Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hastalar Risalesi

Bediüzzaman Said Nursî

Hastalar Risalesi Hakkında

Hastalar Risalesi konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Yaratan Rabbinin adıyla oku . O, insanı " alak " dan yarattı. Oku, Senin Rabbin en cömert olandır. Alak 1-2 Demek insan, bu dünyaya yalnız güzel yaşamak için ue rahatla ve safâ ile ömür geçirmek için gelmemiştir; belki azîm bir sermaye elinde bulunan insan, burada ticaret ile ebedî daimî bir hayatın saadetine çalışmak için gelmiştir. Onun eline verilen sermaye de ömürdür. Eğer hastalık olmazsa sıhhat ve afiyet gaflet verir, dünyayı hoş gösterir,âhireti unutturur. Kabri ve ölümü hatırına getirmek istemiyor. Sermaye-i ömrünü bâd-i hevâ boş yere sarfettiriyor. Said Nursî Her kim hayat-ı fâniyeyi esas maksat yapsa zahiren bir cennet içinde olsa da manen cehennemdedir. Ve her kim hayat-ı bakiyeye ciddî müteveccih ise, saadet-i dâreyne mazhardır. Dünyası ne kadar fena ve sıkıntılı olsa da dünyasını, cennetin intizar salonu hükmünde gördüğü için hoş görür, tahammül eder, sabır içinde şükreder. Said Nursi RİSALE-İ NUR NEDİR ve NASIL BİR TEFSİRDİR ? Tefsir iki kısımdır: Birisi: Malûm tefsirlerdir ki, Kur'ân'ın ibâresini ve kelime ve cümlelerinin mânâlarını beyân ve izah ve ispat ederler. Ikinci kısım tefsir ise, Kur'ân'ın îmânî olan hakîkatlerini kuvvetli hüccetlerle beyân ve ispat ve izah etmektir. Bu kısmın çok ehemmiyeti var. Zâhir mâlûm tefsirler, bu kısmıbâzan mücmel bir tarzda derc ediyorlar; fakat, Risâle-i Nur, doğrudan doğruya bu ikinci kısmı esas tutmuş, emsâlsiz bir tarzda muannid feylesofları da susturan bir mânevî tefsirdir. Risâle-i Nur sübjektif nazariye ve mütâlâalardan uzak bir şekilde, herasırda milyonlarca insana rehberlik yapan mukaddes kitabımız olan Kur'ân'ın hakîkatlerini rasyonel ve objektif bir şekilde izah edip, insâniyetin istifadesine arz edilen bir külliyattır. Risâle-i Nur, Kur'ân âyetlerinin nurlu bir tefsiri: Baştan başa îman ve Tevhid hakîkatleriyle müberhen. Her sınıf halkın anlayışına göre hazırlanmış. Müsbet ilimlerle mücehhez. Vesveseli şüphecileri iknâ ediyor. En avâmdan en havassa kadar herkese hitap edip, en muannid feylesofları dahi teslime mecbur ediyor. Risâle-i Nur, nurlu bir külliyat Yüz otuz eser; büyüklü küçüklü risâleler halinde. Asrın ihtiyaçlarına tam cevap verir. Aklı ve kalbi tatmin eder. Kur'ân-ı Kerîm'in yirminci asırdaki lâfzî değil, mânevî tefsiri. İspat ediyor akla gelen bütün istifhamları, zerreden güneşe kadar îman mertebelerini, vahdâniyet-i İlahîyeyi, nübüvvetin hakîkatini... İspat ediyor arz ve semâvâtın tabakatından, melâike ve ruh bahsinden, zamanın hakîkatinden, haşir ve âhiretin vukuundan, Cennet ve Cehennemin varlığından, ölümün mâhiyet-i asliyesinden ebedî saadet ve şekâvetin menbâına kadar. Akla gelen ve gelmeyen bütün îmânî meseleleri, en katî delillerle aklen, mantıken, ilmen ispat ediyor. Pozitif ilimlerin müşevviki. Riyâzî meselelerden daha katî delillerle aklı ve kalbi iknâ edip, merakları izâle eden bir şâheser.. ( Hastalar Risalesi, rnk neşriyat risalei nur, Hastalar Risalesi risale-i nur , bediüzzaman said nursi risalei nur, RNK NEŞRİYAT Hastalar Risalesi. karton cilt )
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 49 dk.Sayfa Sayısı: 64Basım Tarihi: 2017İlk Yayın Tarihi: 2003Yayınevi: RNK Neşriyat
ISBN: 9786059699099Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 62.2
Erkek% 37.8
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said NursîYazar · 173 kitap
Bediüzzaman Said Nursî (Mart 1878, Bitlis - 23 Mart 1960, Şanlıurfa), İslam alimi, düşünürü. 1892'de Bitlis'te Şeyh Emin Efendi ve diğer İslam alimlerinin de bulunduğu ilim meclisinde yapılan imtihan ve münazara sonunda Molla Fethullah tarafından Bediüzzaman unvanı verilmiş; diğer alimler tarafından da kabul görmüş ve bu isimle anılmaya başlanmıştır. I. Dünya Savaşı'nda gönüllü alay komutanı olarak Kafkas Cephesi'nde mücadele etti. Savaş sırasında birçok öğrencisi ölmüş, kendisi ise gazi olmuştur. Başarılarından dolayı kendisine Harp madalyası verildi. Ordu-yu Hümâyun'un tavsiyesi ile Dar'ül-Hikmet'ül İslamiye azası olarak atandı. 1922'ye kadar görevini yerine getirdi. 1923 yılında TBMM'nin daveti üzerine Ankara'ya gelen Nursî, Ankara'da aradığı atmosferi bulamaz. Van'a dönerek inzivaya çekilir ve daha sonraları bu dönüşünü Yeni Said'in başlangıcı olarak nitelendirir. Bu dönemde sosyal ve siyasi meselelerden uzaklaşır. En önemli vazifenin imanı kuvvetlendirmek olduğunu söyler. Şiddetle karşı çıktığı ama silah çekmediği Cumhuriyet idaresi tarafından bu dönem zarfında uzun yıllar sürgün, gözetim ve yer yer hapis hayatı yaşatılacak ve zorunlu ikamete tabi tutulacaktır. Büyük çoğunluğunun Isparta Barla'da yazıldığı Risale-i Nur külliyatının yazımı ve Nur Cemaati'nin oluşumu bu dönemde yaşanmıştır. 23 Mart 1960'ta Şanlıurfa’da vefat etti. Detaylı bilgi: tr.wikipedia.org/wiki/Said_Nursî