Toplu Eserleri 1

Mrs. Dalloway

Virginia Woolf
"Yaşamı ve ölümü vermek istiyorum, sağlığı ve çılgınlığı; toplum düzenini eleştirmek istiyorum, işler halinde, en yoğun biçiminde." Virginia Woolf belki de en tanınmış romanı olan Mrs. Dalloway için bir yazısında bunları söylüyor. Dediklerinin yapıyor da; her şeyden önce tek bir günün yoğun örgüsü içinde hem akreple yelkovanın peşinde koşan hem de o günün saatleri içinde kahramanlarının zihninde uzayıp giden iç zamanlar bulan bir roman bu. Mrs. Dalloway, edebiyat tarihinde daha sonraları "bilinç akışı" adıyla anılacak bir tekniğin en başarılı örneğidir. Kitaba adını veren Clarissa Dalloway, akşam vereceği davetin hazırlıkları peşinde Londra sokaklarında dolaşırken, kitabın öteki, "gizli" kahramanı Septimus Warren Smith aynı sokaklarda başka, daha karanlık bir hedefe doğru yol alır. Kitabın birbiriyle hiç yüzyüze gelmeyen bu iki kahramanı delilikle sığlık, sığlıkla derinlik, yaşamla ölüm kadar temel karşıtlıklar içinde "günden geceye" yolculuklarını tamamlar ve Virginia Woolf'da birleşirler. Mrs. Dalloway'i, Tomris Uyar'ın klasik niteliğindeki çevirisinden sunuyoruz.
200 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 14 Mayıs 1925
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

200 syf.
7/10 puan verdi
İngiliz Edebiyatının feminist yazarı Virginia Woolf, her zaman ilgimi çeken bir yazar olmuştur. Gerek yazdıklarıyla gerekse hayatıyla dikkat çeken bir isim. Çocukluğundan itibaren psikolojik bunalımlar yaşayan Wollf, hayatı boyunca manik depresif ruh halinden kurtulamamıştır. 22 yaşından itibaren 3 defa intihara kalkıştı. Hayatının son
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
Hayata dair her şey
Mrs. Dalloway’in kendi iç dünyalarının insanı olan karakterlerin her biri bende Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna kitabında geçen şu alıntıyı hatırlattı. “Ben dünyadan ziyade kafamın içinde yaşayan bir insanım… Hakiki hayatım benim için can sıkıcı bir rüyadan başka bir şey değildir…” Bilinç akışı denilince akla gelen ilk yazarlardan olan
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Mrs.Dalloway çiçekleri kendisinin alacağını söyledi." Kitap işte bu meşhur cümleyle başlıyor ve bütün bir gün boyunca Mrs.Dalloway'in gününe, saatlerine tanıklık ediyoruz. (Kitabın ismi bu yüzden zaman kavramında geçtiği için saatler olarak kalacakmış ama sonradan değiştirilmiş.) Anlatimi bakimindan karışık ve biraz da zor bir kitap
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · Kırmızı Kedi Yayınları · 20185,1bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
Bir insan iç seslerine ayrı ayrı karakterler yükleyip o karakterleri aynı romanda buluşturup, genel akışı da bu eşsiz monologlardan oluşturur mu? oluşturur. Böyle bir teknik için de bir o kadar değerli altyapı gerekir. Woolf'te bunu fark edeceksiniz her karakter geçişinde... Virginia Woolf bu başyapıtıyla karakterlerin monologlarının yanında zaman ve ölüm konularını muazzam şekilde ele almış. Bu noktada kendi iç sesinizi dinliyormuşsunuz gibi hissedeceksiniz. Zaman ve ölüm konularını İngiltere'deki saat kulesi çanının her vuruşuyla ilişkilendirerek bunu karakterlerin hayata bakış açısına göre modellemiş olması muazzam bir detay. İçerik analizinin yanında anlam analizi de yapmak gerekir bu kitap için. Keza Woolf bu anlatımları bir anlam çerçevesinde yapmakta ve hayattaki seçimlerimizle neleri kaybettiğimizi, ne kazanmak istenirken ne elde edilmiş olunduğunu, bir sapakta tercih edilen yolun insanı nereye götürdüğünü zaman ve ölüm eğrisi içinde şekillendirmekte, doğru ya da yanlış tercihten çok, çıkılan yolun manasına atıfta bulunmakta. Woolf'ün, kitabın karakterleri üzerinden depresif dünyasının izlerini de bulmak mümkün. Bu kitabı yirmili yaşlarımın başındayken okusaydım hayata bakış açımı oldukça değiştirebilirdi. Keza benim için de şu ceplerine taş koyma durumu o dönemde kurtuluş reçetesi olabilirdi. Bugün ise içerik ve anlam analizini ufaktan anlatırken, Woolf'ün ömrü boyunca süren trajedik iradesinin önünde saygı ile eğiliyorum. Keyifli okumalar.
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
Bilinç akışı tekniği kullanılarak ,ölüm&hayat ve kadın&evlilik konuları hakkında yazılmış sıkı bir roman okudum. Bu romanda yazar, Clarissa'nın bir gününü anlatıyor. Mrs.Dalloway yani Clarissa evinde bir parti verecektir, ve ona hazırlanıyordur. Sonra Clarissa'nın gözünde verdiği tüm partiler birden anlamsızlaşır. Kadın kendini ve hayatı sorgulamaya başlar. Mesela düşünür, 'aşık olduğum kişiyle evlenseydim daha mı mutlu olurdum?' Sonra bakar ki , ne eski aşklar şimdiki aşk, ne eski sıkı dostlar şimdiki dost... Herkes hayat rüzgarına kendini kaptırmış ve oradan oraya savrulmuş. Tanıdığı insanlar "Asla yapmam" dedikleri şeyleri yapmış, inandıkları çoğu ülkünün yerini başka işler almış... Sonra bir de savaştan olumsuz etkilenmiş genç var ,Septimus, bir de onun mutsuz İtalyan eşi... Bir de halden anlamayan , ilaç yazmayı iş bilen bir doktor. Bu kitap kesinlikle çok iyi yazılmış. Lakin kitap öyle otobüste, serviste okunacak kitap değil, bu kitabı okumak isteyenlere tek tavsiyem, her gece bu kitap için "kesintisiz" yarım saat ayırın ve sabırla okuyun. Göreceksiniz ki , ayırdığınız zamana değecek. Okurken yazarın anlattığı doğayı zevkle izleyecek, parklarında gezecek ve Septimus'u göreceksiniz , onunla sohbet edeceksiniz.... ve sonraki gün onun evine gittiğinizde ona şöyle sesleneceksiniz: "Septimus seni alıyorum, seni anlıyorum tut elimi, in o pencereden..."
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma
174 syf.
·
Puan vermedi
Mrs. Dalloway, insan bilincinin en derinini yansıtan muazzam bir eserdi. Roman, adeta gelişmiş teknolojiyle çekilmiş bir film gibi geldi bana. Çok iyi bir gerçeklik ve derinlik sunuyor. Bazı yerlerde film izliyormuşçasına kendimizi düşüncelere kaptırır ve kahramanın yerine düşünürüz. Mrs. Dalloway’de belirgin bir olay örgüsü yoktur.
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · Birikim Yayıncılık · 19825,1bin okunma
256 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Karakterlerin iç yaşamının bilinç akışı tekniğiyle iç içe geçtiği Mrs. Dalloway, okuyucuyu beşeri deneyimin, zaman ve mekânın, deliliğin ve pişmanlığın keşfiyle büyülüyor. Kitabı genel olarak beğendiğimi söyleyebilirim. Virginia Woolf, yoğun duygularla yaşanan hayatlardan kesitleri güzel bir şekilde aktarmış. Kitap daha çok Peter'ın Clarissa'ya olan duyguları, Clarissa'nın hayatından bahsediyor. Zarif ve hayat dolu bir kadın olan Clarissa Dalloway vereceği bir davete hazırlanırken, bir zamanlar hayatına giren ve çok sevdiği insanları hatırlar. Savaş sonrası bunalımı yaşayan ve akıl sağlığını kaybetmek üzere olan Septimus Warren Smith'in en kötü günü, Clarissa ve dostlarının davete hazırlandığı günle iç içe geçer. Davet göz alıcı bir seviyeye ulaşırken, söz konusu yaşamlar ortak bir paydada buluşur. Haziran 1923'ün son derece önemli bir günü geçmişi, günceli ve geleceği bir araya getirir.
Mrs. Dalloway
Mrs. Dalloway
Virginia Woolf
Virginia Woolf
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İndigo Kitap · 20195,1bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
“Hayat iyiydi. Güneş sıcaktı. Ama ya insanlar?” . #mrsdalloway de Woolf tek bir günde yaşananları , iki karakter merkezli, geçmiş zamana dönüşlerle bilinç akışı tekniğiyle yazmış. Karakterlerin zihninde dolaşmak müthişti. . O gün çiçeklerini kendi alacak olmasına rağmen Mrs. Dalloway olarak kalacak olan Clarissa ile medeniyetin getirdiği yıkımı, savaşı deneyimlemiş Septimus’un hiç karşılaşmadıkları ama bir şekilde bütün oluşturdukları hikayede Woolf dönemin toplumsal sorunlarını,yıkımı, evliliği, deliliği, aşkı, kadın olmayı anlatmış. Günlüğüne kurulu düzeni eleştirmek istiyorum diye yazmış. . Ve Mrs. Dalloway törpülediği özellikleri, uyum sağlaması ve bir taraftan kendi benliğini koruma çabasıyla hep Clarissa olarak kalacak benim için, çünkü bunu hak ediyor:)) ( Bu cümle karmaşık kalsın.) . Mükemmel bir kitaptı, konusuyla anlatımıyla.Ayrıca Woolf kendisini intihara götürecek olan sebeplere sadece Mrs. Dalloway romanında değinmiş.
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Virginia Woolf günlüğüne 13 Aralık 1924 tarihinde Mrs. Dalloway ile ilgili şöyle bir not düşer. “Gerçekten, bütün kalbimle romanlarımın en doyurucusu olduğunu düşünüyorum ( ama serinkanlılıkla okumuş değilim henüz).Eleştirmenler kopukluk olduğunu söyleyecekler, delilik sahneleriyle Dalloway sahneleri birbiriyle birleşmiyor diye.Ve sanıyorum, yazı
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
19 saatte okudu
Mrs. Dalloway’de Virginia Woolf, romana adını veren karakter Clarissa Dalloway ve bir şekilde bu karakterle yolları kesişmiş bir grup insanın yaklaşık bir gün içerisinde yaşadıklarını, aslında daha çok düşündüklerini, hissettiklerini, kafalarından geçenleri anlatıyor. Marcel Proust’u okumanın hayatında bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Woolf,
Mrs. Dalloway
Mrs. DallowayVirginia Woolf · İletişim Yayınları · 20215,1bin okunma

Yazar Hakkında

Virginia Woolf
Virginia WoolfYazar · 55 kitap
Virginia Woolf (25 Ocak 1882 - 28 Mart 1941) İngiliz feminist, yazar, romancı ve eleştirmen. 1882'de Londra'da dünyaya gelen Virginia Woolf, Victoria devri'nin tanınmış yazarlarından Sir Leslie Stephen'ın kızıydı. Annesi ve babası daha önce başkalarıyla evlenmişler, dul kaldıktan sonra ise bir araya gelmişlerdi. Her ikisinin de ilk eşlerinden çocukları vardı. Sir Leslie Stephen'ın ilk eşi, ünlü romancı William Makepeace Thackeray'nın kızıydı. Thackeray'nın eşi akıl hastası olduğundan, Leslie Stephen'ın bu kadından olan kızı Laura, anneannesine çekmiş, yirmi yaşında bir akıl hastahanesine kapatılmıştı. Virginia'nın annesi Julia Duckworth ile Leslie Stephen'ın beş çocukları oldu. Yaş sırasıyla Vanessa, Julian, Thoby, Virginia ve Adrian. Virginia on üç yaşındayken annesi ansızın ölmüştür. Woolf, o yıllarda kadınların ikinci planda kalması nedeni ile okula gönderilememiş fakat babası yardımı ile kendini geliştirmiştir. Kızkardeşi Vanessa Bell daha küçük bir yaşta iken bir ressam olmaya, Virginia Woolf ise bir yazar olmaya karar verir. Kendisini babasının kütüphanesinde geliştiren Virginia Woolf, 1895'de bir gazetede kısa hikâyelerini yayınlatır. Özellikle, Viktorya tarzı yaşamaya karşı olan Virginia Woolf, yazılarında da bundan bahseder. Bloomsbury Grubu 1904'te babasının ölümünden sonra kardeşleriyle Bloomsbury'ye taşınması ise hayatında ciddi bir dönüm noktası olmuştur. Bloomsbury grubu içinde birçok ünlü edebiyatçıyı barındıran ve cinsel konulardaki özgürlükçü tavırlarıyla tanınan bir grup entelektüelden oluşuyordu. Grupta bulunan birçok kişi eşcinsel ya da biseksüeldi. İnsanlar onları etik bir grup olarak görüyorlardı. Grupta John Maynard Keynes, E. M. Forster, Roger Fry, Duncan Grant ve Lytton Strachey gibi ünlü kişiler vardı. Woolf, 1909'da bir süreliğine Lytton Strachey ile nişanlanmıştır. Evliliği Virginia Woolf 1912 yılında Leonard Woolf ile evlenmiştir. Evlilikleri cinsel açıdan yeterli olmasa da, Virginia Woolf için çok önemli olmuştur. Leonard Woolf eşi için bir basımevi kurmuştu ve bu da Virginia Woolf'un yazdığı kitapları yayımlatması için bir fırsat olmuştu. Ölümü Perde Arası romanını yazdığı sıralarda artık kendini yeterince yetenekli hissetmiyor, yeteneğini kaybettiğini düşünüyordu. Her gün savaş korkusu ve yeteneğini kaybetmenin vermiş olduğu stres, dehşet ve korku sonucu ruhsal bunalıma girmiş, 28 Mart 1941'de içinde bulunduğu duruma daha fazla dayanamayıp evlerinin yakınlarında bulunan Ouse nehrine ceplerine taşlar doldurarak atlayıp intihar etmiştir. Virginia Woolf, geride iki intihar mektubu bırakmıştır. Birisi kardeşi Vanessa Bell'e diğeri ise kocası Leonard Woolf'a. "Sevgilim, yine çıldırmak üzere olduğumu hissediyorum. O korkunç yeniden yaşayamayacağımı hissediyorum. Ve ben bu kez iyileşemeyeceğim. Sesler duymaya başladım. Odaklanamıyorum. Bu yüzden yapılacak en iyi şey olarak gördüğüm şeyi yapıyorum. Sen bana olabilecek en büyük mutluluğu verdin. Benim için her şey oldun. Bu korkunç hastalık beni bulmadan önce birlikte bizim kadar mutlu olabilecek iki insan daha düşünemezdim. Artık savaşacak gücüm kalmadı. Hayatını mahvettiğimin farkındayım ve ben olmazsam, rahatça çalışabileceğini de biliyorum. Bunu sen de göreceksin. Görüyorsun ya, bunu düzgün yazmayı bile beceremiyorum. Söylemek istediğim şey şu ki, yaşadığım tüm mutluluğu sana borçluyum. Bana karşı daima sabırlı ve çok iyiydin. Demek istediğim, bunları herkes biliyor. Eğer biri beni kurtarabilseydi, o kişi sen olurdun. Artık benim için her şey bitti. Sadece sana bir iyilik yapabilirim. Hayatını daha fazla mahvedemem. Bizim kadar mutlu olabilecek iki insan daha düşünemiyorum."
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.