Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Unutmanın Genel Teorisi

Jose Eduardo Agualusa
Angola bağımsızlığını kazanmadan hemen önce, Ludo yaşadığı apartman dairesinin kapısına bir duvar örer. Burası onun otuz yıl boyunca ayrılmayacağı yuvasıdır artık. Terasında yetiştirdiği birkaç sebze ve yakaladığı güvercinlerle beslenir. Isınabilmek için kitapları, mobilyaları yakar. Ve evin duvarlarını kendi hikâyesiyle kaplar, satır satır işler yalnızlığını. Ancak dış dünya bırakmaz Ludo’nun yakasını, yavaş yavaş sızar hayatına: Radyoda bir cızırtı, yan daireden bir ses, peşindekilerden kaçan bir adam, ayağına not bağlı bir güvercin. Ta ki bir gün küçük Sabalu, yan binaya kurulan inşaat iskelesine tırmanarak Ludo’nun terasına çıkana kadar... Angola’nın bağımsızlık öyküsüyle birlikte akan Ludo’nun öyküsü bu, evinden dışarı çıkmayan bir kadının duvarlarında yankılanan gerçek bir hikâye. “J.M. Coetzee ile Gabriel García Márquez’i karıştırın, José Eduardo Agualusa’yı elde edeceksiniz: Portekiz’in Nobel Edebiyat Ödülü için bir sonraki adayı.” — Alan Kaufman “Sayfalara sığmayan bir hayal gücü.” — The Irish Independent “Unutmanın Genel Teorisi, okuru ‘kahraman’la ‘kötü adam’ arasındaki çizgiyi çekmeye ve tarihle kurgu arasındaki ilişkiyi sorgulamaya davet ediyor. İyi edebiyatın yapması gerekeni yapıyor: Okuru koltuğuna mıhlıyor, bırakıp gitmek imkânsız.” — Maaza Mengiste “Portekizli Fernando Pessoa ve Arjantinli Jorge Luis Borges gibi, Portekizli-Angolalı yazar José Eduardo Agualusa da yarattığı kurgusal dünyalarla oynayan bir hokkabaz... Ortaya koyduğu parçalı türün ustası olan Agualusa polisiye bilmecelerden pastoral betimlere, oradan mekânın yansımalarına başarıyla geçiyor. Ancak onun kalbi hep kahramanlarından yana, - her karakterin hikâyesi okurun içine işliyor, algı ve empati sınırlarını genişletiyor.” —Star Tribune “Angola’nın en yaratıcı yazarlarından Agualusa, yaşanmış bir olay üzerine kurguladığı bu hikâyeyi, ülkenin zorlu geçmişini analiz etmek için en uygun araca dönüştürüyor... O, hiç şüphesiz, Portekizce konuşulan Afrika ülkeleri yazarları arasında öne çıkan ses. Romanın karakterlerinden biri diyor ki ‘İyi bir hikâyesi olan insan neredeyse kraldır.’ Bu doğruysa, Agualusa kendini kıtasının asilleri arasında görmeli.” — The Financial Times (Tanıtım Bülteninden)
Yazar:
Jose Eduardo Agualusa
Jose Eduardo Agualusa
Çevirmen:
Sevcan Şahin
Sevcan Şahin
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 42 dk.Sayfa Sayısı: 272Basım Tarihi: Nisan 2018Yayınevi: Timaş Yayınları
ISBN: 9786050827736Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
272 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Angola bağımsızlığını kazanmadan hemen önce, Ludo yaşadığı apartman dairesinin kapısına bir duvar örer. Burası onun otuz yıl boyunca ayrılmayacağı yuvasıdır artık. Terasında yetiştirdiği birkaç sebze ve yakaladığı güvercinlerle beslenir. Isınabilmek için kitapları, mobilyaları yakar. Ve evin duvarlarını kendi hikâyesiyle kaplar, satır satır işler yalnızlığını. Savaşın kalabalığında ve açlığın coğrafyasında kirlenmeden, umudunu yitirmeden ayakta kalmaya çalışan bir kadının romanı. Vicdanın ve sağduyunun dramatik, fakat gerçekçi hikâyesi. Yine aynı şeyi söylemek istiyorum. Insanın insana yaptığını başka hiçbir varlık yapmıyor. #iyiinsanolmakduasıyla #savaşheryerdesavaş #mutlakaokunmalı.
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
·
22 saatte okudu
Unutmanın Genel Teorisi, Angola’nın yakın tarihinin sürükleyici bir şekilde kurguya yedirildiği güzel bir kitap. Uzun bir süre Portekiz’in sömürgesi olmuş ülkenin sancılı özgürleşme sürecinin sonlarında, Angola’nın bağımsızlığını kazandığı dönemde başlıyor kitap. Kız kardeşi ve onun eşi ortadan aniden kaybolunca, yabancı ve kaosun hakim olduğu ülkede tek başına kalan baş karakter Ludo, evin kapısının önüne bir duvar örüyor ve nerdeyse otuz yıl boyunca evde tek başına yaşamına devam ediyor. Bu süre boyunca bir yandan Angola’da iç savaş devam ederken terastan gördüğü kadarıyla olaylara tanıklık ediyor, diğer yandan temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor Ludo. Hikaye sadece Ludo üzerinden ilerlemiyor; kurgu, paralel birkaç kişi çevresinde ilerliyor ve yazar her biri diğerinden ilginç karakterlerin hikayelerini birbirine ve/veya ana karaktere çok güzel bağlıyor. Yani, arka plana Angola’nın siyasi tarihini koyarak, ilginç parçalardan güzel ve sürükleyici bir bütün oluşturmayı başarmış yazar. Arka kapakta belirtildiği gibi Angualusa’nın tarzının Coetzee ya da Marquez’e benzediğini ben düşünmüyorum ama kitabı da yazarın tarzını da çok sevdim.
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Benim için karmaşık başlayan sonrasında çözülen ve en sona geldiğimde ise hayran kaldığım bir kitap oldu ‘unutmanın genel teorisi’. Angola bağımsızlığı öncesi kardeşine taşınan Ludo’nun,30 yıl boyunca ördüğü duvarın ardına yuva kurmasını anlatıyor yazar.Ama bundan daha da fazlası var.Yolları akıl almaz bir şekilde kesişen karakterler,altı çizilecek pek çok satır..Ludo’nun karalamaları ise ‘neden kabuğunu kıramadığını-kırmadığını’ açıklıyor. Şu cümlelerde olduğu gibi: “Onun varlığı her ne kadar bizim sınırlı algımızın çok ötesinde olsa da Tanrı’ya inanmak,kibirli insanlığa inanmaktan daha kolay geliyordu.Uzun yıllar boyunca sırf tembellikten,kendimi inançlı biri kabul ettim. Tanrı’ya inanmanın yolunun insanlığa inanmaktan geçtiğini son yıllarda anladım. İnsanlığın olmadığı yerde Tanrı da yok. Tanrı’ya da insanlığa da inanmamayı sürdürüyorum.” Ve okuduğum en can acıtıcı cümlelerden biri de bu kitabın içindeydi: “..annemin kollarından uzakta nasıl çocuk olabilirim?”
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
Unutmanın Genel Teorisi ‘sen bu kitabı seversin' diyen bir arkadaşım sayesinde, editörünün de övgüleri ile elime ulaşır ulaşmaz başladığım ve bittiğinde kendimi boşlukta bulduğum kitap. Angola'nın bağımsızlık mücadelesi verdiği dönemlerde Ludo kapısının önüne bir duvar örer ve kendisini dört duvarın içine hapseder. Otuz yılı aşkın bir süreyi
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
Reklam
272 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Büyükanne, annemin kollarından uzakta nasıl çocuk olabilirim ?"
Angola bağımsızlığını kazanmadan önce Ludo yaşadığı apartman dairesine duvar örüyor ve köpeğiyle 30 yıl yalnız yaşıyor. Kitap gerçek hayatta var olan Ludo'nun günlüğünden kurgulanmış. Bittiğinde içimde çok acı bir his bıraktı. Unutmak bazılarına göre ölümdür bazıları içinse bir umut.
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
272 syf.
3/10 puan verdi
Gəncliyində aldığı travma nəticəsində, qalan həyatını bir növ insanlardan gizlənərək "yaşayan" ( buna nə qədər yaşamaq demək olar bilmirəm) Ludo.. Anqolaya köçdükdən sonra həyat əvvəl onlara bir şans versə də, Qərənfil inqilabının başlaması ilə yenidən qara günləri başlayır. Ludo da qonşularla əlaqəsini tamamilə kəsmək üçün qapının
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
"İnsanlığın olmadığı yerde Tanrı da yok. Tanrı'ya da insanoğluna da inanmamayı sürdürüyorum Fantasma öldüğünden beri onun ruhuna ibadet ediyorum. Onunla konuşuyorum. Beni duyduğuna inanıyorum. Bu hayal gücünün zorlaması değil hele mantıksızlık, hiç değil yalnızca mantıksızlıkla da açıklanabilecek tamamen başka biri yeti. Kendi kendime
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kitabımız uzun yıllar boyunca Portekiz’in sömürgesi altında yaşayan Angola’nın bağımsızlığını kazanmadan hemen önceki sürecini anlatıyor. Gerçek bir hikâyeden kurguya çevrilmiş bir kitap. Baş kahramanımız Ludo’nun gerçek hayatta tuttuğu günlükler kullanılarak romanlaştırılmış. Ludo, yaşadığı apartman dairesinde, savaşın etkilerinden olabildiğince uzakta hayatta kalmaya çalışıyor. İşe dairesinin önüne bir duvar örerek başlıyor. Stokladığı yiyecekler, terasında yetiştirdiği sebzeler ve güvercinler onu bir süre tok tutuyor. Yıllar geçtikçe ısınmak için mobilyalarını ve kitaplarını yakmak zorunda kalıyor. O apartman dairesinde yalnız başına tam 30 yıl yaşıyor. Kitap soğukkanlı anlatımıyla ve gerçekçiliğiyle tüyler ürperten bir etki bırakıyor. Ben okuyalı birkaç sene oldu ama bazı kısımları hâlâ aklımda.
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
Reklam
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Angola'nın bağımsızlık mücadelesi verdiği dönemlerde Ludo kapısının önüne bir duvar örer ve kendisini dört duvarın içine hapseder.. Otuz yılı aşkın bir süreyi terasta yetiştirdiklerini yiyerek, kitapları ve eşyaları yakarak, yaşadıklarını önce defterlere sonra da duvarlara yazarak geçirir.. Bu süreçte de en yakın arkadaşı Fantasma'dır. Köpeği. Ama işlerin kendisi için nahoş bir hal aldığı bir gün mutfak tezgahında bir kola ve ekmek görür. Sorgulamadan bunları yiyen Ludo ertesi gün daha fazlası ile karşılaşır ve en nihayetinde karşısına bu yiyeceklerin kaynağı olan insan çıkar. Sabalu. Ve Sabalu ile Ludo'nun hikayesini okurken buna paralel olarak bir sürü faklı hikayeyi de okuruz. Ben beğendim, hem değişik hem de Afrika edebiyatından bir tat. Bir nefes. Okuduğunuzda hüzün kaplıyor içinizi. Keyifli okumalar efenim
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Nedeni finale saklanmış, unutmaya adanmış koskoca bir ömür ve bir ömrün sığdırıldığı dört duvar.. Bir kaçışın hikâyesi aslında, unutmak onda bir umut yalnızca. Portekiz'den Angola'ya sürüklenen bir hayat hikâyesi bu, oldukça kaliteli bir kurgu, çok az olan karakterlerin karmaşık öyküleri en sonunda yerli yerine oturan bir pazıl gibi birleşiyor. Bir dramın öyküleniş biçimi olarak hayal gücü ve senaryo çok iyi. Ömür boyu süren bir travmanın nedeni olan ve kitabın sonunda açıklanan kadına bakış konusundaki 'biraz tanıdık' toplumsal bir sorun var. Kitabın içinde bir yerde 'melezleşmeyle ilgili' anekdot ise tezat bir kültür örneği üzerinden okurun öyküyü yakalaması için özenle yerleştirilmiş gibi.. Kitabı okurken Afrika'da sömürgesi olan ülkelerin 'arka bahçeleri' ile olan organik bağları hakkında iyi-kötü fikir de ediniyorsunuz.
Albert Camus
Albert Camus
'un
Yabancı
Yabancı
kitabının Cezayir'deki Fransız dokusuna benzer bir koku var bunda da, zenginliklerinin üzerinde hep bir 'Avrupalı eli'.. "Portekiz nere, Angola nere?" diye düşünmeden edemiyorsunuz. Ya da bir
Wilbur Smith
Wilbur Smith
romanı olan
Alev Kıyıları
Alev Kıyıları
nda olduğu gibi "İngiltere nere, Güney Afrika nere?" gibi, örnek çok..da konu bu değil tabi, ama geçmişte müstemlekelerinin zenginliklerinin üzerine çöken Avrupalıların, neden oldukları trajedilerin üzerinden bugün edebiyat üretmeleri bana hep manidar gelir.. Tıpkı dediğin gibi 'derin ve anlamlı' bir kitap ve evet 'iyi ki dostlar da var..' :) Teşekkür ederim sevgili dostum @Tubiornattubi :) Keyifli okumalar..
Unutmanın Genel Teorisi
Unutmanın Genel TeorisiJose Eduardo Agualusa · Timaş Yayınları · 2018811 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.