Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zürriyeti belli olmayan bazı insanlar; kendileri gibi zürriyetsiz (atar, trip) kelimeler üretmekte pek bi mahirler. Kelimelerin de bir kökü, bir zürriyeti vardır; tıpkı insanlar gibi Anlamını, sadece birkaç kendini bilmezin bildiği ses türemesini, ke
264 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Konusu gerçekten çok ilginç ve o koku duyusunu okurken hissedebiliyorsunuz. Kesinlikle tavsiye ederim.
Koku
KokuPatrick Süskind · Can Yayınları · 201821,9bin okunma
Reklam
Giysiler sonsuza dek toplandı O tepede ettim vedamı Ev boşaldı, mobilyalar satıldı Ardında bıraktığın koku çürümeye başladı Neden aradığımı bilmiyorum, nasıl olsa telefonu kimse açmıyor Neden şarkı söylediğimi bilmiyorum, nasıl olsa beni kimse dinlemiyor
Onu elde etmeliydi, sırf sahibi olmak için değil, yüreğinin dinginliği aşkına.
Ağacın kökü topraksa insanında kökü ekmektir be yahu..
Sayfa 142Kitabı okudu
"…Bu sefer yıldızpoyrazla birlikte geldi bulutlar, adanın üstünü göz gözü görmez bir karanlık örttü. Dört bir yandan ılık yeller esti, yellerin arkasından seyrek, kocaman damlalar düştü. Yoğun bir toprak kokusu sardı dört bir yanı. Kokular içinde insanı sevinçten uçuran, başını döndüren, bin yıllık cenneti bir anlık da olsa insanın yüreğinin köküne oturtup onu tadılmamış mutluluklara, yaşanmamış, görülmemiş dünyalara, renklere alıp götüren, belki de tek kokudur, yağmur başlarken aldığımız koku."
Reklam
Kokuların öyle bir inandırıcılığı vardır ki, sözden, gözle görmekten, duygudan, iradeden daha güçlüdür. Savılıp atılamaz bu inandırıcılık, soluduğumuz havanın ciğerlerimize işleyişi gibi, o da içimize işler, doldurur bizi, hepten ele geçirir, çaresi yoktur.
Ayrı düşmüş insanlar için ülke bazen yalnızca bir türkü demekti, bazen buğusu üstünde sıcak bir yemek, bazen bir sokak görüntüsü, bazen de bir isim. Nereye giderse gitsin, ülkesini içinde taşırdı insan. Ülke düşüncelere sinerdi, davranış olur hiç beklemediğiniz bir anda kendini gösterirdi. İstersiniz ama kurtulamazdınız ondan, bir tat, bir dokunuş, bir ses, bir koku, bir görüntü olur aklınıza takılır, çekip götürürdü çocukluğunuzun, gençliğinizin geçtiği yerlere.
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Hayatımda okuduğum en güzel kitaplardan biriydi.
Zıkkımın Kökü
Zıkkımın KöküMuzaffer İzgü · Bilgi Yayınları · 20201,673 okunma
"Eylül!.. Henüz renk ve güzel kokular bitmemiş, fakat baharın bol renkleri, hissedilmez şekilde kaybolmuştu. Bu kayboluşta geri gelmek ister gibi bir eda vardı ama, bu boş, acı, hırçın bir edaydı ve buna karşın baharın rengi soluverdi. Artık uyanmış, doğanın ruhunu görüyordu; yaprakların nasıl sararmış, birçoğunun düşüp çamurlarda çürümüş olduğunu görüyor ve şimdi, hava ne kadar güzel olsa, ne kadar geçici, bu renk ve güzel kokuların ne kadar vefasız, ne kadar ele avuca sığmaz, eldeyken değeri bilinmemiş, öylece harcanmış bir hazine olduğunu acı acı görüyordu. İşte artık ne bir çiçek kalmıştı, ne de güzel bir koku…"
Reklam
"Deli burnuyla görür"gözleriyle göreceğine ve anlaşılan Tanrı vergisi aklın ışığının daha binlerce yıl yansıması gerekecekti ilkel inancın son kalıntılarının da defedilebilmesi için....
....gece göğünün zaten az olan ışığını yüksek binalar yutunca....
Bu güne kadar hep, büzülüp uzaklaşması gereken şeyin genel olarak dünya olduğunu sanmıştı. Oysa dünya değil insanlardı. Öyle görünüyordu ki dünyada, insanları boşalmış bir dünyada pekala yaşanabilirdi.
Sayfa 125Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.