Antropolojinin başlıca alt alanlarından üçüncüsü de, insan topluluklarının konuştukları dillleri araştıran antropolojik dilbilim veya dilbilimsel antropolojidir. Yaşadığımız dünya ve birbirimizle ilgili deneyimlerimizi kodlamak için kullanılan, rastlantısal sesli semboller sistemi olan dil, birçok kişi için insanın en çarpıcı kültürel özelliğidir. Antropolog dilbilimciler, Batılı olmayan bazı dilleri kayda geçiren, bu dillerin sözlüklerini ve dilbilgisi kitaplarını oluşturan ilk kişilerdendir. Onlar aynı zamanda, bir halkın dilinin ya da dillerinin, o halkın önemli kültürel bilgilerinin de başlıca taşıyıcısı olarak görev yaptığını göstermek için çok çalışmışlardır. Dilbilimci antropologlar, dil ve kültür arasındaki ilişki ve bağlantıların izini sürerken, birçok farklı konuyu da derinlemesine araştırmışlardır.
Sayfa 30 - Doğu Batı Yayınları