Albayım,
15 gündür Hikmet Benol'un etkisinden çıkmaya çalışıyorum. Derdi ne bu adamın albayım? Ne bu kadar tatava? Noldu, anlattın da noldu Hikmet? Senin yüzünden 15 gündür ne okuduğumdan zevk alabiliyorum ne de herhangi bir kitaba elim gidiyor. Ne vardı bu kadar sarsacak? Tanımadığım bilmediğim insansın, karakter olarak hayatıma girip beni
Herkesin dilinde aşk da aşk. Cidden aşk sadece bir kelimeden mi ibaret? Bu kadar mı basit aşık olmak? Kişiden kişiye atlamak mı aşkın adı? Eğer aşk buysa Leyla ile Mecnun’un yaşadıkları ne anlama geliyor. Mem ve Zîn’in sevme şekline ne deniliyor? Kavuşmalarının imkansız olduğunu bile bile her geçen gün daha çok sevmiyorlar mı birbirlerini? Mem, Zîn için zindanlara bile razı değil miydi?... İşte bu yaşanılmışlıklara aşk deniliyordu. Ne ara aşk bu hale geldi? Hangi vakit insanlar aşk denilen bu kutsal sonsuzluğu bu kadar basitleştirdi?... Mecnun’un Leyla için, Kerem’in Aslı için, Ferhat’ın Şirin için, Mem’in Zîn için, Romeo’nun Juliet için verdiği mücadelelerin tek sebebi aşktı. Aşka çok saygısızlık etmişiz. Yazık, çok yazık.
-Ayşenur
Khaled Hosseini'nin bu kitabını okumadan önce önyargılıydım. Uçurtma Avcısı(henüz okumadım)kitabının yaptığı sükse yüzünden şişirilmiş bir yazar olabileceği hakkında endişelerim vardı ama yazar, kitabının sayfalarını her çevirişimde bu önyargılı tavrımı paramparça etti.
Kitabımızdaki olaylar Afganistan'ın çeşitli bölgelerinde geçiyor.
Benim için şimdiye kadar yaptığım en özel inceleme olacak bu, umarım yazmak istediklerimin çeyreğini olsun ifade edebilirim.
Leyla ile Mecnun hayatımda en önemsediğim şeylerden biri. Bir diziye bu kadar anlam yüklemek ne kadar mantıklı tartışılabilir. Ama sitede son zamanlarda denk geliyorum benden yaşça büyük kişilerin yorumlarına;