Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İslâmiyetin çıkışı sırasında Arapların genel olarak dini putperestlik idi. Bahreyn, Oman, Yemen, Necran bölgelerinde Mecûsilik, Hristiyanlık, Mûsevîlik sayılabileceği gibi, ayrıca Hristiyanlığın Yakûbilik ve Nestûrilik şekli de burada kendine taraftar bulabilmiştir. Fakat Mekke ve etrafı Hicaz'da bu dinlerden hiçbiri yerleşememiştir. Orada ecdadın yaptığı putlar, Kâbe'nin içini süslemektedir. Kureyşli Araplar'ın kutsal tanıdığı ve taptığı putların sayısı ise üçyüz altmışı bulmakta idi. Kâbe'nin en önemli putu Hubel, Kureyş kabilesinin putu idi. Kâbe her ne kadar putperest Araplar' ın müştereken kutsal tanıdığı bir yer olmuşsa da bundan gayri, Yarımadanın başka başka yerlerinde yüz kadar tapınak daha vardı ve onların da etrafı tavaf edilir, kurbanlar kesilir, bunlara hediyeler sunulurdu.
Sayfa 8 - Cem YayıneviKitabı okudu
Vahiysiz din, mûcizesiz peygamber yoktur. Binâenaleyh mecûsîlik, budistlik, putperestlik gibi vahiy ve mucize ile alâkası olmayan saçma yollara din denilemez. Onlar olsa olsa bâtıl birer mezheptirler. İlâhî dinlerin her biri aslında haktır. Yalnız Mûsevîlik, İsevîlik gibi eski dinler tahrife uğramış; asılları kaybolmuştur. Zaten bunlar Allah indinde bir müddetle tahdit edilmiş olduğundan o müddet dolduğu zaman neshedilmiş, yâni hükümleri kaldırılmıştır. Meselâ İsevîlik Mûsevîliği neshettiği gibi, en son gelen Müslümanlık da İsevîliği neshetmiş ve kıyâmete kadar hükmü bakî yegâne din olarak kalmıştır. Allâhü Teâlâ Hazretleri (meâlen): “Hiç şüphe yok ki, Allah indinde din, İslâm Dîni’dir.” (Âl-i İmrân Sûresi, âyet 19) ve “Bugün size dininizi ikmâl ettim; size olan ni’metimi tamamladım ve size din olarak İslâm’a razı oldum.” (Sûre-i Mâide, Âyet 3) buyurarak bunu bütün cihana ilân etmiştir.
Reklam
Mecûsilik
"Türk dünyasında Ateşperestlik veya ateşe tapanların dini olarak bilinen Zerdüştlük, İran menşei dinler arasında en karakteristik ve dikkat çekici olarak yerini alır. İnanç adını elbette kurucusu olan ve M.Ö. 628-551 yılları arasında yaşamış olan Zerdüşt'ten alır."
İslâm Öncesi Sapık İnançlar / 7
. • Mecûsîler (ateşperestler) denilen bir grup ise Zervâniyye, Meshiyye, Hurremdîniyye ve Behâfirîdiyye olmak üzere dört fırkaya ayrılmışlardı. Bunların her biri Mecûsî mezhebi üzere olup Yezdan ve Ehriman’a inanırlardı. (Düalizm) Açıklama: (Mecûsîler, birçok âlim tarafından “Seneviyye” olarak da adlandırılır. Seneviyye, ikilik anlamına gelmekte olup düalist ilah anlayışına sâhip inançların geneline isnât edilir. Milel ve Nihal kitabında ise Şehristânî, Mecûsîler ile Seneviyye’yi ayrı ayrı zikretmiş ve Zerdüştlüğün bazı kolları olan Mani dîni ile Mazdeizm’i Seneviyye başlığı altına almıştır. Mecûsîlik ve yukarıda zikredilen dört kolunu Zerdüştlükle birlikte sınıflandırmıştır. Bunların hepsi düalist/ikili ilah inancına sâhip bâtıl sapkın inançlardır. Hepsi; biri Nûr/Yezdan diğeri Zulmet/Ehrimen’i temsil eden iki ilah olduğunu ve bu ikiliğin kâinâtı idâre ettiğini iddia ederler. Bunlardan başka Deysâniyye, Merkûniyye, Keyûmersiyye, Harrânîlik ve Zerdüştlüğe nisbet edilen Zenâdike de Seneviyye başlığı altında zikredilen diğer düalist gruplardır.)
Sayfa 156Kitabı okudu
Burada, muhalif görüşünün, muhalifin kastetmediği bir anlam çerçevesine oturtularak değerlendirildiği görülmektedir. Nitekim, Taftazânî, İnsan fiillerinde-ki görüşleri nedeniyle Mu’tezileye yöneltilen tekfir oklarının ve Mecûsîlik ithamı-nın hakikati yansıtmadığını ifade etmektedir. Taftazânî’ye göre “İnsan, fiillerinin hâlıkıdır (yaratıcısıdır)” diyen için “tevhid ehli değil müşriktir” denilemez. Zira şirk; Mecûsîlerde olduğu gibi “varlığı zorunlu olma” manasında ya da putperestler-de olduğu gibi “ibadete layık olma” manasında “ulûhiyette ortak” kabul etmektir. Oysa Mu’tezile bunu kabul etmemekte ve insanın yaratıcılığını, Allah’ın yaratıcılığı gibi görmemektedir. Çünkü, Mu’tezile’ye göre insanın yaratıcılığı, Allah tarafından yaratılan sebep ve âletlere dayanmaktadır Doç. Dr. Recep ARDOĞAN
Mecûsilik
Bu din, yönetici sınıfa önem verdiği için Meci/Mecûş olarak bilinen rahip sınıfından dolayı İslami kaynaklarda Mecusilik, Batı kaynaklarında Zerdüşt'ten dolayı Zoroastrianism veya Ahuramazda isminden ötürü Mazdeizm olarak adlandırılmıştır. Yine bu din ateşe tapınmayı öne çıkardığı ve ateşle ilgili inanç ve ibadetleri sebebiyle Ateşperestlik olarak meşhur olmuştur.
Reklam
Hem Ahura Mazda darılmasın hem de Müslümanlar :))
*** Bâtınîlik ya da Bâtınîyye; çeşitli bâtıl dinlerdeki inançları, özellikle de Mecûsîlik'teki inanışları İslâm dinindenmiş gibi göstermeye çalışan fırkadır. “Kur'ân-ı Kerîm'in anlaşılan zâhirî manası olduğu gibi, bâtinî yani iç manası da vardır” derler ve, “Kur'an'ın bâtınî manası lazımdır, zâhirî manası lâzım değildir" diyerek âyetleri buna göre yorumlarlar.
Bilinmeden konuşulan Zerdüşt ve Mecûsilik
Söylemlerimizde hep, önce insan diyoruz fakat günümüzde bu söylem, pratiğimizle ne kadar uyum sağlıyor? İnsanlar kadar değersiz bir şey var mı? İşin enteresan tarafı dini, ırkı ne olursa olsun diyoruz fakat hala din eksenli ırk eksenli bakıyoruz insana ve dolayısıyla toplumsal olaylara bakış açımız da pek farklı olamıyor.
İslâm Öncesi Sapık İnançlar / 2
. • İslâm’dan önce “Sofistâiyye” olarak bilinen bir grup (Yunan filozoflarının öncülleri Sophiste’ler/Sofistler), eşyânın hakîkatini inkâr ederdi. (Agnostisizm) • “Sümeniyye” denilen bir grup, nazar ve istidlâli kabul etmez, âlemin kadîm (varlığının başlangıcı olmayan, ezelî) olduğunu iddia ederdi. Açıklama: (Sümeniyye hakkında farklı kaynaklarda çok çeşitli isim ve tanımlamalara rastlanmaktadır. Budizm, Sâbiîlik, Mecûsîlik Harrânîlik ve Şamanlığa kadar geniş bir yelpazede çeşitli âidiyet tarifleri yapılmaktadır. Semeniyye, Şemeniyye, Sümenî, Şamâniye, Şemenîlik şeklinde değişik isimlerle anılırlar. Puta taptıkları da söylenir, ama bu geneli için değil bazı kolları için söylenmiştir.)
Sayfa 155Kitabı okudu
Akıl sâhibi olan herkesin açıkça gördüğü gibi, kâinâta ibret nazarı ile bakıldığında, kâinâtdaki bütün işlerin ve hâllerin bir ni- zâm [düzen] içinde, değişmeyen kanûnlara bağlı olduğu görülür. O kanûnları koyan ve aynı şeklde hıfz eden bir Hâlıkın [yaratıcı- nın], ya’nî vâcib-ül vücûd olan, Allahü teâlânın lâzım olduğu, akl-ı selîm sâhibi
Reklam
Mecûsilik
Hz. Peygamber'in hadisleri çerçevesinde de Mecusiler, ehli Ehli Kitaba davranıldığı gibi muamele edilmesi gereken dini bir topluluk olarak kabul edilmektedir.
Mecûsilik :Bu dinin kurucusu Zerdüşttür. Yaşadığı dönemin düalizme yani ikili tanrılı inanca dayanan tanrı düşüncesinde köklü değişikliğe giden Zerdüşt, tek tanrıya dayalı bir anlayışı şekillendirmeyi hedefler.
Sayfa 287 - Mecûsilik /Mehmet AlıcıKitabı okudu
Dünyayı Kurtaran insan nerede
Sözlükte “doğru yolu bulmak; yol göstermek, rehberlik etmek” anlamındaki hüdâ (hedy, hidâyet) kökünden türemiş bir sıfat olup “hidayete erdirilmiş, kendisine doğru yol gösterilmiş kişi” demektir. İleride gelecek bir kurtarıcı (mesîh, mehdî) inancı büyük dinlerde olduğu gibi ilkel dinlerde de görülmekte, bu inanç bir bakıma tarihte ve günümüzde bazı dinî-siyasî hareketlerin güç kaynağını oluşturmaktadır. Kavramın içeriğindeki âhir zaman, hükümdarlık, dini yenileme, kurtarıcılık gibi ana özellikleri değişmemekle birlikte içinde bulunduğu dinin karakterine göre ayrıntılarda farklılıklar görülmekte, bu kavramı ifade eden kelimeler de dinlere ve kültürlere göre değişmektedir. Meselâ Avrupalı araştırmacılar, Yeni Gine ve çevresindeki halklarda görülen mehdîlik hareketleri için kargo kültü, Kuzey Amerika yerlileri için ghostdanc tabirini kullanmışlardır. Eski Amerika yerlilerinden Aztekler mehdîlerine quetzalcoatl, Eski Mısırlılar ameni demişlerdi. Kavram için Hinduizm kalki, Budizm maytreya (maitreya, mettaya), Mecûsîlik saoşyant, yahudi ve hıristiyanlar mesîh kelimesini kullanırlar. Mehdî, farklı kültür ve dinlere göre dünya tarihinin sonunda (âhir zaman) Tanrı tarafından yeryüzüne gönderilecek ve yeryüzünü hâkimiyetine alacak bir hükümdar, insanlara doğru yolu gösterecek bir peygamber, dinî bir lider veya Hinduizm’de olduğu gibi bir tanrıdır.
Mecûsilik
Bu Mabedlere Mecusi olmayanlar alınmazlar. Mabedlerde yanan ateşler günde beş defa yerine getirilen özel ayinlerle temizlenir ve takdis edilir. ... Ateşin insan nefesiyle kirlenmemesi için ateşe yaklaşan rahipler, ağızlarını bir bez parçası ile kapatırlar.
Din deyince sırf üç İbrahimî dini anlamayınız. Hinduizm, Mecûsilik, Budizm, Şintoizm, Şamanizm nasıl dinlerse, Marksizm de artık bir dindir, faşizm de bir dindir, falanjizm de bir dindir, Nazizm de bir dindir, her şeyin serbest piyasa olduğunu anlatan sınırsız kapitalizmin içinde vazedildiği düşünce de bir dindir. Düşünmeden, eleştirmeden kabûlü telkin eden her sistem dindir ve dinler tarafından yönetilen her toplumun sonu tarihte felaket olmuştur.
Sayfa 21 - Ka KitapKitabı okudu
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.