...korku ve kölelikle özgür iradesi yok edilmiş milyonlarca insan, Trujillo'yu tanrılaştırmıştı. Ondan korkmakla kalmıyorlardı, seviyorlardı onu; tıpkı dayak ve cezaların onların iyiliği için olduğuna inandırılan çocukların otoriter ebeveynlerini sevdikleri gibi. (S.81)
.
Merhaba. 2021'de okuduğum en iyi kitaplardan biri olan Teke Şenliği'nden söz etmek istiyorum. Mario Vargas Llosa'dan okuduğum ilk kitaptı ve şimdiye kadar okuduğum kitaplarla kıyaslanamaz düzeyde bir okumaydı. Yaşanan gerçek ve bir ülke adına son derece mühim olayları bir edebiyatçı ustalığı ile aktarmış Llosa. Yazarım neden Nobel Edebiyat Ödülü aldığını okuduğum bu ilk kitabında anladım. Dominik Cumhuriyeti'nde şantaj, cinayet, tehdit, tecavüz ve türlü zorbalıklarla 31 yıl iktidarda kalan Rafael Trujillo adındaki diktatörün yaşadıkları ve o dönemde çevresindeki insanlara ve Dominik halkına yaşattıklarından bahsediyor kitap. Kurgu sanmayın! Kitapta yaşanan her bir olay her bir karakter gerçek! (Urania Cabral dışında) Bir ülkede iktidarın tek elde olmasının ne demek olduğunu, bu yetki ve güce sahip bir insanın neler yapabileceğini, yaptırabileceğini çok etkili bir biçimde anlatmış Llosa. Kitapta tek bir gereksiz cümle, gereksiz ayrıntı ya da konudan sapma, durağanlık gibi bir bölüm yok. Baştan sona gerçek ve son derece akıcı bir anlatıma sahip. Eğer okurken günümüz ve ülkemizden de pay çıkaracak olursanız kesinlikle sarsılacaksınız. Daha çok şey yazmak ya da konuşmak isterdim ama başımı derde sokmaya pek niyetim yok:)). Kısaca yorumum bu şekilde. Mutlaka ve mutlaka okumanızı öneririm.