Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her halükarda, odada yalnızdı ve bu mahremiyetten faydalanıp masasına ve dolabına göz atmaya başladı. Kitaplar tanıdıktı: Fail-Safe, The Making of the President - 1960, Travels with Charley. Yeni, renkleri solmamış ve yıpranmamış kapaklı albümler ona müzik dinleyerek geçirdiği gündüz ve geceleri hatırlattı: Stan Getz ve Joan Gilberto, Kingston Trio, Jimmy Witherspoon ve bunlar gibi uzun zaman önce kaybettiği ya da artık bıktığı onlarcası. Jeff, anne babasının bir Noel'de ona hediye ettikleri Harman-Kardon stereo teybi açtı ve "Desafinado"yu koyup gençliğine ait eşyaları karıştırmaya devam etti. Bol pantolon ve Botany 500 spor ceketlerin asılı durduğu askılar, Emory'den önce gittiği, Richmond'ın dıĢındaki yatılı okuldan aldığı bir tenis kupası, New Orleans'daki Pat O'Brien'dan aldığı, kağıda sarılı duran Hurricane bardak koleksiyonu, Playboy ve Rogue'un düzenlice yerleştirilmiş sayıları.
_Az yemek, az uyku, az konuşmak ve herkesle düşüp kalkmamak. İşte doktora ihtiyaç olmaması için yapılması gerekenler bunlardır. _Az ye! Yedikten sonra hazmoluncaya kadar başka bir şey yeme! Zira şifa yemeğin hazmolunmasındadır. İnsanın sağlığını bozan yemek üzerine yemek yemektir. Tıp ilmi ki beyte sığdırılmıştır. Ve söylemenin güzeli de kısa
Reklam
_Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin
_Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. _Üzülme, kızma, sadece anla. İnsanlara kahkahalarla gülmek ya da nefret duymak yerine onları anlamak için çaba sarf ettim. _Tutkulardan kurtulup özgürleşmek için, eylemlerimizin gerçek nedenlerini anlamalıyız. Anlamak, onları dönüştürür. _Aklın kılavuzluğunda yaşayan insan başkasının kendisine olan nefretine,
_Cumhuriyet, erdemli insanların yönetimidir. _Bir kişiye yapılan haksızlık, tüm topluma yöneltilmiş bir tehdittir. _Hür bir milletin kurtarıcısı olabilir. Köle bir milletin ise başka bir efendisi çıkar ortaya. _Sadece mutlu olmayı istesek kolay olacaktı ama biz başkalarından daha mutlu olmak istiyoruz. Bu da oldukça zor, çünkü onları daima
_Edebini kaybeden kimse, kötülükten zevk alır. _Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır. _Adaletli olmak herkese eşit davranmak değildir, herkesin durumuna, konumuna göre davranmaktır. _Arzular ve duygular arabayı çeken iki at, akılsa onları yönlendiren arabacı olmalıdır. _Müziğin insanı götüreceği yer güzellik sevgisidir. _Görünen değişiyor,
Reklam
_Estetik: Güzel Sanatlar Felsefesi’dir. _Sanat: Kendisini nesne olarak alan Tin’dir. Yaratıcı Ruh’un nesneleşmesidir. İnsanın doğaya öykünmesi ve gereksinmesi olup tinsel ve duyusal olanın uyuşmasıdır. _Sanat, bizleri felsefi düşünmeye çağırır; felsefi düşünme ile de o, sanatta bir yenilenmeyi, yeniliği sağlamayı değil, ama sanatın temelinde
_Bir insanı hiç bir sebep yokken yüreğinizde sıcacık hissediyorsanız, işte bu, gerçek sevgidir. _Sevgi, etkin olarak, bir başka insanın içine girmektir. Bütünleşme sayesinde, kişi hem kendini bulur, hem de karşısındakini keşfeder. Böylelikle insanı çözmüş olur. _İnsan seviyorsa iki şeyi asla yapmaz. Aldatmaz ve ağlatmaz. Çünkü aldatmak
Türk bestecilerinin bu Batı tarzı marşlara rağbeti, II. Mah mud'un öncülüğünden sonra, ondan II. Abdülmecid'e kadar beş pa dişah devrinde en yüksek mûsikî rütbelerinin sahibi olan Rifat Bey'le devam etti. Torunu olmak şerefini taşıdığı Hammamîzâde İsmail Dede'nin, hemen bütün mûsikî formlarında eser verdiği hal de bu nev-zuhûr marş modasına hiç itibar etmemiş olmasına karşı lik, "Sivastopol önünde yatan gemiler"le "Annem beni yetiştir di"nin bestecisi Rifat Bey gibi, Zekâi Dede, Leylâ Hanım, Hoca İs mail Hakkı Bey, Rakım Elkutlu, Dr. Subhi Ezgi ve Hüseyin Sâded din Arel de marş besteciliğinin cazibesinden kendilerini alıkoyama mışlardır. Ancak, klâsik Türk mûsikîsi kaynağından gelen bestekâr ların marşlarıyla, Batı müziği eğitimiyle yetişmiş olanların marşla ri arasında, millî duygu ve prozodi açısından -birazdan örnekleyeceğimiz gibi- büyük anlayış farkları vardır.
Sayfa 112 - Dergah yayınları, 2004Kitabı okudu
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.