Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
434 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Güneş de sanıyor ki bir tek o yanıyor.-
"Aşk, bir bedende iki kişi." “Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi Şapkandan bir kumru havalansın Bana öyle büyük ki bu kalp, Gelsin yüreğime yuvalansın” Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir
Düşünmek Yaşamın Pasını SilmektirTahsin Özmen · Karina Yayınevi · 2018501 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Sevgili Milena, Sana bu mektubu ruhlar aleminden yazıyorum.Ya da kulağına hatta yüreğine fısıldıyorum diyelim. Bildiğin gibi ben öleli 3 sene oldu , neden bu kadar beklediğimi soracak olursan sebebi basit. Burada işler pek dünyadaki gibi değil, önce her fani gibi verilmesi gereken hesaplarımla meşguldüm.Asıl hesap kıyametten sonra görülecek olsa
Sevgili Milena
Sevgili MilenaFranz Kafka · Say Yayınları · 201654,5bin okunma
Reklam
Birkaç tavsiye ...
Bir şarkın olsun. Senin olsun. Hayatına her giren insana "bu benim şarkım bak" diye dinlet. Birgün o kişinin hayatından çıktığında bir radyoda denk gelirse seni hatırlasın . Tek bir parfümün olsun. Özdeşleşmek iyidir. Dünyada bunu illaki birtek sen kullanmayacak son .Öyle bir sana ait olsun ki, bir yabancıda bile duysa "acaba
576 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sahibinden satılık, hasarlı bir hayat! (Yalnızlığın sponsoruyuz hepimiz!)
Bir mezarın tarihi seyri nasıl olur bilir misiniz? Her şey bir ölümle başlar! Kiminin fiyakalı bir mezar taşı olur kiminin daha sade. Zaman geçer, ilk günlerde kalabalık olan mezar yalnızlaşmaya başlar. Üzerinde otlar biter. Daha da zaman geçer ve yazıları dahi silinmeye yüz tutar. Taze ölülerin başı kalabalıkken onun gelen gideni olmaz. Diğer
Burada Gömülüdür 2. Cilt
Burada Gömülüdür 2. CiltAhmet Erhan · Kırmızı Kedi Yayınları · 20151,104 okunma
190 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Tokat Alevileri
İslam Peygamberi Hz Muhammed'in kızı Hz.Fatıma ile damadı Hz.Ali ve onların soyundan gelenlere duyulan muhabbet merkezli bir inanç olarak tanımlanan Alevîlik, üzerinde en çok konuşulan konulardan biri olmasına ve hakkında çok şey yazılmasına rağmen, henüz tüm yönleriyle tam bir açıklığa kavuşturulamamıştır. Çünkü bu konuyla
Tokat Alevileri
Tokat AlevileriHasan Coşkun · Kitabe Yayınları · 20215 okunma
Neden şeriat gelmeli?
Eselamûaleykûm 🤚 Öncelikle Şeriat bilindiği üzere şuan İranda uygulandığı gibi bir yönetim şekli değildir! Şeriat, Allah'ın Müslümanlar'a halkı ve ülkeyi yönetim sistemi için uygulamalarını emrettiği kanunlardır. Sevgili peygamberimiz ﷺ bize nasıl yürüyeceğimizi, nasıl konuşacağımızı, insanlara karşı nasıl davranacağımızı öğretmişken
Reklam
Allah'ım, 'kin, kibir ve kim ne der' hastalıklarından sana sığınırım. Bu güzel cuma gününü senin rızan için sevgi ve muhabbet içinde geçirmeyi nasip eyle. Amin. Cumamız mübarek olsun.
Elazığ Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi’nde tedavi gören ve 1965 yılında vefat eden fotoğrafta ortada olan ve deli denilen velinin Allah'a yazdığı muhteşem mektup; “Ben dünya kürresi, Türkiye karyesi ve Urfa Köyünden, El-Aziz (Elazığ ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; İsmi önemsiz, cismi değersiz, Çaresiz ve kimsesiz
“ÇOCUKLUK NE GÜZEL BİR BAŞI BOŞLUKTUR”
Der
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
hakikaten de öyle özellikle 👧🏻90’lar çocukları sokağın toprağını yutmuş çocuklardır. Bu çocukların gizli bir bağı vardır. Diğer şehirlerde ki çocuklarla. Ve Sadece çocukların arasında “Nasıl ya ?” Şöyle anlatayım efendim; Bazı oyunlar vardır, o zaman herkes oynamıştır. O oyunları her şehir de, farklı isimlerle. Misal biz İzmir’de ⚽️MUÇİ
Çook Güzel Bir Anı...
Geçen pazar günü Ankara kalesine çıktık, geziyoruz. Sare balımla bir kaç fotoğraf çekerken, tahminen 70 yaşlarında bir hanımın bizi izlediğini fark ettim. Hanım gayet açık giyimli, saçları sarıya boyanmış, makjaylı biriydi. Çektiğimiz fotoğraflara bakarken yanımıza yaklaştı ( biraz kötü hissettim çünkü genelde giyimimden dolayı çok kez kötü sözler duydum, yine öyle olacak diye düşündüm). Fakat hanım gülümsüyordu. 😌 -Ne kadar güzelsiniz dedi. Bende ona; "sağ olun,sizde öylesiniz dedim." Küçük hanım çok güzel fotoğraf çekiyordu, gözümü sizden alamadım kusura bakmayın deyince, "estağfurullah teşekkür ederiz" dedim. Sonra şu güzel soru ile muhatap oldum. - " sizinle tekrar karşılaşmamın olasılığını çok merak ediyorum ve bunu çok isterim, sizi çok sevdim." dedi... Dünya küçük, inşallah tekrar karşılaşırız, bende çok isterim deyince, gözleri dolu dolu bunu duyduğuma çok sevindim dedi... Birbirimize dua edip ayrıldık.. Şunu düşündüm; elhamdülillah, biz kimseyi (dış görünüşünden vs.) kınamayacak hassasiyete sahip olmaya çalışıyoruz. Müslüman'a yakışan da budur. O hanımda sadece kıyafet olarak benden farklıydı ama kalbinde kin, öfke, kınama yoktu. Rabbime çok şükrettim. Çünkü bu yaşıma kadar ilginçtir ki, hiç böyle bir tepki ile karşılaşmadım. Böyle gönlü güzel insanlar hep vâr olsun. Çok isterim, gönülden istenmiş tekrar karşılaşma duasının kabul olduğunu ve uzun uzun o hanımla muhabbet etmeyi... Canım Allah'ımm, âmin. :)
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
Yandım yandım...
"Ama sonunda kaybeden siz olmuşsunuz." "Kayıp mı? Kaç kişi böylesine sevebilmiştir dünyada?" "Ama kucağında bir kucak korla kalan siz olmuşsunuz." "İyi ya, boş değildi kucağım." "Ama yandınız, kül oldunuz." "Ama vardım, kül bunun kanıtı." Yanmak, kavrulmak , kavuşamasan da olsun be
Suzan Defter
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202212,8bin okunma
İstanbul'da yaşıyorum ama işlerim sebebiyle yılın altı ayını Antalya'da geçiriyorum. Anne babamın da gerçek memleketi de burası aslında.. İstanbul'da Heybeliada'yı bilen bilir.. Orada adanın arkalarına doğru kendime küçük bir koy bulmuştum.. Tabii ki oraya ulaşım zor olduğu için hiç kimse yürüyerek gelemiyordu.. Ama ben
Yaşlı bir kadın olduğumda olası ruh halim,,,
DAVET Şunları bir araya toplayayım,bir güzel muhabbet edelim diye düşündüm. Mutfak işinden anlarım, donattım sofrayı, bayağı uğraştım. Hepsinin ayrı ayrı ne yemekten ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim. Bayağı da para gitti. Dört kişilik sofra kurdum Mumları yaktım Bak hepsi de müziği severdi, müziği de ayarladım. Geldiler... 20 yaşında ben, 30 yaşında ben, 40 yaşında ben ve bugünkü ben. Dördümüzdük. 20 yaşımı 30 yaşımın yanına oturttum, 40 yaşımın karşısına da bugünkü ben oturdum. 20 yaşım 30 yaşımı tutucu buldu, 40 yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.. Yatıştırayım dedim "Sen karışma moruk!" dediler. Büyük hır çıktı. Komşular alttan üstten duvarlara vurdular. 20 yaşım 40 yaşıma bardak attı. Evin de içine ettiler... Bende kabahat! Ne çağırıyorsun tanımadığın insanları evine...
Can Yücel
Can Yücel
20 YAŞ 35 YAŞ 40 YAŞ VE BUGUNKÜ BEN
Şunları bir araya toplayayım. Bir güzel muhabbet edelim diye düşündüm. Mutfak işinden de anlarım. Donattım sofrayı. Bayağı uğraştım. Hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.