Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
insan olmanın bedeli, yaşamak yaşamanın bedeli yanmaktır. kaçakçı heybesinde haşiş, gerilla namlusunda kurşun. yaraya saplanmış kör bıçak gibi, güzel bir düşün, tam ortasında uyanmaktır. . burkalı Afgan kadınının hayali, görülmektir düşmüşün hayali, şifa diye yaralarına sürülmüş yangınları söndürmektir. benimki ise: cami avlusuna bırakılmış bebeğe güneş şefkati vermek evladı yitik bir ananın, gül dalına astığı ağıdı okurken ölmek ve un ufak edilmiş bir züğürt mezarının yanına gömülmektir
Selim Işık Günseli'ye veda mektubu
günseli, son günlerde öyle bir durumdayım ki bir iki dakika bile aklımı toparlayıp düşünemiyorum. sevgilim, şeytan bilir nelere takılıyorum, neler düşünüyorum. günlerdir yatıyorum. hastalıktan mı bilmiyorum şimdi biraz düşünebileceğimi hissediyorum ve uzun süredir aklımda yüzen belirsiz bir cismi aydınlatmaya karar verdim. evet aklım gene
Sayfa 521Kitabı okudu
Reklam
Janet Leigh, biyografisinde, duşun altındaki cinayet kurbanını oynadığı Hitchcock'un Sapık filminin çekimlerinden sonra uzun yıllar duşa girmeye cesaret edemediğini, bunun yerine küveti tercih ettiğini yazmıştı. Kitap, filmin gösteriminden yaklaşık otuz yıl sonra piyasaya çıktığı için Ellen okurken kadının bunu reklam amaçlı iddia etmediğinden emin olmuştu.
Sayfa 287Kitabı okudu
Belki bu satırları okurken benim derdim kendime yeter, diyorsundur. Bir dakika düşün, eğer karnın doyuyorsa, gece korkusuzca uyuyabiliyorsan,sağlıklıysan, sevdiklerin varsa dünya nüfusunun en şanslı %5 ‘inin içindesin.
nefes
"Sen bunu okurken ben çoktan ölmüş olacağım ama yine de sana son bir sözüm var, kâşif. Varoluş mucizesini iyi düşün ve var olabilmenin keyfini çıkar. Bunu söylemeye hakkım olduğunu düşünüyorum çünkü bu sözleri yazarken ben de öyle yapıyorum."
Sayfa 53 - Monokl Yayınları Ocak 2020, 1. BaskıKitabı okudu
Okuma biçimim :)
Tahtından feragat eden bir kral gibiyim okurken. Nasıl ki kralın asasıyla tacı en yüksek değerine, kral giderken onları yere bıraktığında ulaşırsa; ben de sıkıntının, düşün bütün madalyalarını giriş odalarındaki taşlara bırakıyor, sadece başımdaki soyluluğu kuşanmış olarak merdivenleri tırmanıyorum.
Reklam
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Tahtından feragat eden bir kral gibiyim okurken. Nasıl ki kralın asasıyla tacı en yüksek değerini, kral giderken onları yere bıraktığında ulaşırsa; ben de sıkıntının, düşün bütün madalyalarını giriş odalarındaki taşlara bırakıyor, sadece bakışımdaki soyluluğu kuşanmış olarak merdivenleri tırmanıyorum. Ölürcesine okuyorum. Ve klasiklerin, sakinlerin, acı çekseler bile bunu asla söylemeyenlerin, bana kendimi kutsal bir yolcu gibi hissettirenerin dünyasında -işte onların dünyasında kendimi kutsanmış bir hacı, AMAÇSIZ DÜNYANIN NEDENSİZ SEYİRCİSİ, çekip giderken hüznün son sadakasını son dilenciye veren büyük sürgün prensi gibi hissediyorum...
Okurken tırstım :D
sakın aklımdan şüphe etme. Hantise* hikâyelerini bilirsin. İskoçya şatolarını düşün. Kapılar gece yarısı kendi kendine açılır kapanır, camlara vurulur, havada eller dolaşır. Klâsiktir bunlar. Gülme. Hepsini gördüm bu gece ben. Çıldırıyordum az daha. Nedir bunlar? Evham mı?
Sayfa 342 - *Hantise : KorkuKitabı okudu
«Bir zamanlar seni sevmiştim. Ve sevgiyi senin suretinde yaratmıştım.» Boşta kalan elini göğsüne götürdü: «Bu kalbin, birini sevmeğe ihtiyacı vardı. Ve sen bunu anlamadın. Ve bana eziyet ettin. Ve eziyet ettiğini bilmedin. Göz yaşımı silmedin.» Albay, «Soytarılık etme Hikmet,» dedi. «Ve ben, senin bilgisizliğinin artmasına izin verdim. Fakat hiç
206 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.