Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her birimiz tek başımıza ölüyoruz ve bütünüyle ölüyoruz; bu iki hakikati çoğu kişi reddeder, çünkü çoğu insan yaşadığı süre boyunca uyuklar ve yok olacağı anda uyanmaktan çekinir. Yalnızlık, ölümün okullarından biridir, çoğunluk asla bu okula giremez, bütünlük başka bir yerde elde edilemez, aynı zamanda yalnızlığında ödülüdür bütünlük. İnsanları birbirinden ayırt etmek gerekirse, insanlar üç takıma ayrılır: Uyurgezerler, ki bunlar bunlar sürüyledir; aklı başında ve duyarlı olanlar iki düzlemde yaşarlar ve kendilerinde neyin eksik olduğunu bilerek, hiç bulamadıkları şeyi aramaya çalışırlar; tinsel insanlar iki kez doğmuşlardır, tek başlarına ölmek ve bütünüyle ölmek için düzenli adımlarla ölüme doğru yürürler, ölüm anını, yerini ve tarzını tesadüfen de olsa seçemedikleri durumda, gündelik işleri küçümsedilerini belirtmenin tek yoludur bu onlar için. Uyurgezerler putperesttir; aklı başında ve duyarlı olanlar mümindir; iki kez doğmuş tinseller, uyurgezerlerin hayal edemedikleri, ötekilerin ise tahayyül bile edemediği şeye taparlar tinde, çünkü onlar kâmil insanlardır, dolayısıyla zaten elde etmiş oldukları şeyi ne aramaya kalkışırlar ne de ona taparlar, çünkü kendileri odur zaten.
Çünkü bedenin düşüncesi ölüm, fakat ruhun düşüncesi hayat ve selâmettir. Hakikati arayan hayata erer; ve şerrin ardından giden kendi ölümü için gider. Yol var ki, adamın önünde doğru görünür, fakat sonu ölüm yollarıdır. Boş lakırdı insanı yoksulluğa götürür.
Reklam
Dünyayı ve Cenneti aynı anda bir arada bulunduran bir zihinde, ikisinin de uzlaştığı bir buluşma noktası nasıl olabilir? Onlar düşünsel seviyede gerçek gibi görünseler de hakiki değildirler çünkü onları düşünen zihin, düşüncelerinin Tanrı’dan ayrı olduğuna inanmaktadır. Bölünmüş olan zihin ile sonsuza kadar Bir olan Zihin nasıl birleşir? Nasıl bir plan hakikati bozmadan muhafaza eder, illüzyonların yarattığı ihtiyaçları fark eder ve saldırı veya acı olmadan hepsini yok eder? Tanrı’nın Düşüncesi’nden başka hangi plan hiç olmamış suçları ve illüzyonları unutabilir? Kutsal Ruh bu planı, Tanrı’nın yarattığı şekliyle Sizin de bir olduğunuz Zihin’de korudu. Kaynağı sonsuzluk olduğu için, Tanrı’nın planı zamanın etkilerinden muaftır. Fakat işlevini zaman içerisinde gösterir; çünkü siz zamanın gerçek olduğuna inanırsınız. Kutsal Ruh, sarsılmaz bir şekilde suç, acı, ölüm, ağıt ve kayıp görüntülerinize bakar. Fakat O, tek bir şeyin hakiki olduğunu bilir; Tanrı her zaman Sevgi’dir ve bu görünen, O’nun Niyeti değil.
Sayfa 99
Rüya "1-)Öncelikle rüyanın ne olduğunu bilmek lazım. İnsanın bedeni vardır, ruhu vardır, nefsi vardır. Her insanın en az bir de şeytanı vardır. Dört varlık bir arada yaşar. Eğer bize ait şeytanımız olmasaydı, emin olun nefsimiz, imanımıza daha çok hizmet ederdi İmtihan bu ya, dörtlü gezeriz, yaşarız; beden burada kalır, şeytanımız burada
https://whatsapp.com/channel/0029VaIMsaPJENxw0Kga621N
🔴BÖLÜM 1: RÜYA NEDİR ? Öncelikle rüyanın ne olduğunu bilmek lazım. İnsanın bedeni vardır, ruhu vardır, nefsi vardır. Her insanın en az bir de şeytanı vardır. Dört varlık bir arada yaşar. Eğer bize ait şeytanımız olmasaydı, emin olun nefsimiz, imanımıza daha çok hizmet ederdi İmtihan bu ya, dörtlü gezeriz, yaşarız; beden burada kalır, şeytanımız
"Ve hakikati söylemek, en uç biçimiyle, yaşam ve ölüm oyununun bir parçası sayılır."
Reklam
Aşk ölüm kadar ürkütucü olabilir -çoğu zaman da böyledir zaten; ancak, ölümün tersine, arzu ve heyecanla bu hakikati gizler. Aşk ile ölüm arasındaki farkı çekim ve itilim terimle- riyle kavramak uygun düşer. Fakat iyi düşünüldüğunde bu o kadar da kesin değildir. Aşk vaatleri, genellikle lütuflarından daha az muğlaktır. Dolayısıyla aşık olmanın cazibesi büyük ve karşı konulmazdır, ama kaçmanın çekiciliği de böyledir. Dikensiz bir gül aramanın cazibesi asla uzak değildir ve buna direnmek de pek guçtur.
Sayfa 25 - PdfKitabı okuyor
“İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar!” Hz. Rasûlullâh(aleyhisselâm) Şimdi lütfen bu cümleye iyi dikkat edin... Bu cümlede sınırlama, istisna yok!.. Bir cümleyi okuduğumuz ya da duyduğumuz zaman, önce kafamızdan şunu geçireceğiz... Bu cümle bir sınırlama getirmiş mi, getirmemiş mi?.. “İnsanlar uykudadır...” diyor!.. Beyazlar, zenciler,
İnsan, bilinmeyenlerin bilineni, olmayanların olduranı, yaşamayan ve yaşatmayanların yaşayanı, yaşanmış ve yaşayacakların yakaza hâli. Sonu olmayan yola talip olan, hakikati aramayı unutup seyre dalanların şahı. Gök kubbenin altına hapsedilmiş sonsuzluk diyarının ümitvarı. Ümidimizi zedeleyenlerin en gaddarı. Çaresizlik zamanlarının çare olmak isteyeni. Gönül yorgunluğumuzun en belirgin sebepleri. Geceleri uyutmayanımız. Hayatı yaşatmayanımız. Ömrümüzü elimizden alanımız, elimizden alanımız... Ömür ile ölüm arasındaki ayraçtır insan. Zamanın naif özgürlüğü sarar insanın bedenini. Ölene kadar unutur güzel ahlakı, sevgiyi, sevilmeyi. Asıl mesele zor gelir insana. Unutur da yaşar bir ömür boyunca gelip geçici işlerle. Hapsolur bulunduğu çıkmaz dairenin içine. Ve bir gün ölüm ile dünya uykusundan uyanacak öylece...
516 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Marquis De Sade, kimine göre deli, kimine göre dahi; kimine göre sapık, kimine göre gerçekçi, ama bence en çok bir filozof. Tıpkı diğer filozoflar gibi bir öncü. Bir fark yaratmanın bedelini de ödemiş elbette. Kapatılarak. Her türlü haneye konuk olmuş. Konuklukları bir ölümle sonuçlanmama sebebi elbette zengin nüfuslu aristokrat bir aileye mensup
Aline ve Valcour: Felsefi Roman (1. Cilt)
Aline ve Valcour: Felsefi Roman (1. Cilt)Marquis de Sade · İthaki Yayınları · 202317 okunma
Reklam
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
ÖLÜM MAĞLUBİYET DEĞİLDİR!
Melekü’l-Mevt, can emanetini emir üzere bedenden çekip çıkarmaya gelmeden, küffârın silahları ölüm vaat edemez ve ecel gelip çattığında hiçbir mahfaza ve hiçbir kalkan canı tende tutamaz. Öyleyse ölüm, 'Ölümü Yaratan'ın (El-Mümît) emriyle başa geldiğinde; câninin cinayetinde nasıl bir kâr olabilir? Ve zalim, mümini öldürmek tesellisiyle avunurken mümin, şehitler mertebesinde rızıklandırılıyorsa; küffar için bu akıbet nasıl zafer olabilir? Kendi cehennem çukurunun sonsuz azabını katmerleyen zalimâne fiillerin sahipleri, dünyalık bir kâra bile geçemedilerse; bütün katliamlarının ahiretteki yansıması kendilerine azap, müminlere müttaki cennetleriyken; bu ahval mümine nasıl mağlubiyet olabilir? Aslında bir vird ile meramı kalpten kâinata sızdırmak, bütün sızıntılardan kalplere hakikati zerk etmek daha imkânlı: LÂ GALİBE İLLALLAH FİLİSTİN ÖZGÜR OLACAK 🇵🇸 #FreePalestine #IsraelTerrorist #GazaGenocide #KassamTugayları #أبوعبيدة
Ahsen İlhan
Ahsen İlhan
Ölüm Ateş değildir, ölüm son değildir ve ölüm dert de değildir. Ve hatta güzeldir ölüm. Yaratılmış bir şey yoktur ki kötü olsun. Zira güzel olan kötüyü var etmez. Biz, ademoğulları kötü diye biz deriz onlara. Can yakar sevdiği birinin dünyadan el çekmesi, ölmesi ateş düşürür içine doğru. Lakin doğana düğün edip de ölene matem tutmak ne garabettir. Zira Doğan ölecektir. Biliriz hakikati. O vakit bildiğimiz gibi yaşamak gerek. Ölümü yanında Bir Emanet Gibi taşıyana Gam getirmez ölüm. Bilin ki öleceksiniz Ama yok olmayacaksınız. Zira ölenler yok olmamıştır.
Sayfa 193Kitabı okudu
Arayış
Kimi insanlar var güzel düşünen, güzel seven, güzel bekleyen, güzel tebessüm eden... Ama kimse güzel olmanın peşinde değil. Böyle insanlar karşımıza çıksın istiyoruz ama kendimize dönüp güzel bir insan olmanın yollarını kendi ellerimizle kapatıyoruz. Herkes kendine göre bir arayış içinde. Sen ne kadar güzel ahlak üzereysen eminim senin gibi biri bir gün karşına çıkacaktır. Eğer ki eline, beline, diline hakim olamayıp bu dünya hayatına dalıp gidersen, hakikatı bırakıp eşantiyonlara dalarsan vay senin haline.Ölüm var ölüm...Sen ölmeden önce uyananlardan ol.
İnsan yaradılışı tam bir eşitliğe razı olamaz. Ufak tefek imtiyazların teşvikine de muhtaçtır. Diyebilirim ki bizzat iyilik dahi ancak ceza görmesi ve ayıplanması icap eden bir kötülüğün bulunmasıyla kabildir. Günde iki defa Edirnekapı ile Fatih arasındaki yolu en uzun zaman içinde, her adımı ayrı ayrı hayaller peşinde atarak gider gelirdim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.