O, şan şöhret veya büyük paralar kazanmak için sanat yapan biri olmadı hiçbir zaman, olamazdı da. Çünkü çalıp söylemek onun ruhunun tozuydu. Saz çalıp çağırmak, onun için bir yaşam biçimiydi; yemek, içmek gibi... O kadar tabii ama o kadar da önemli ve vazgeçilmez.