Biz, Ooo kanka naber ya, deriz. "Ooo" önemli.
***
Hasena, Çiti ve ben bu iki sözcüğü birbirimize karşı kim bilir kaç kez kullanmışızdır, diye düşündü Leyla. İki üç gün birbirimizi görmesek, kolayca, hiç duraksamadan söyleriz: Seni özledim, Hasena. Ah, ben de seni çok özledim. Tarık’ın suratındaki ekşimeye bakılırsa, oğlanlar bu açıdan kızlardan farklıydı. Onlar dostluklarını bir gösteriye dönüştürmüyordu. Bu tür sözler etme dürtüsü, ihtiyacı hissetmiyorlardı.
Hani birine yol sorarsında “ ooo sen çok yanlış gelmişsin” der ya. İşte bu aralar o yoldayım…
Sorgu kısaydı. “İsminiz?”
“Johann Wolfrang Stock.”
“Kaç yaşındasınız?”
“24 yaşındayım.”
“Mesleğiniz?”
Stock, Blanqui’nin sözleriyle cevap verdi.
“Proleter.”
“Bu bir meslek değil.”
“Bu en faziletli meslektir. Bu meslekte milyonlarca insan çalışıyor. Bu insanlar kendi alınterleriyle yaşıyorlar ve tüm haklardan yoksunlar.”
“Ooo! Nereden öğrendiniz bu devrimci fikirleri?” “Benim okumam yazmam yoktur.”
“Nasıl öğrendiniz bunları?”
“Despotizm bizi sahip olduğumuz her şeyden mahrum etti. Ama doğrusunu söylemek gerekirse düşünme yetimiz bizde kaldı. Ben gerçeği kendi aklımla buldum.”
Messisiz Barcelona nəyə oxşayar
Ooo boyda Messi getdiye Barselonadan. Bundan sonra daş yağsa inanaram 😲
İki eşek bir batı kasabasında karşılaşırlar.
Biri kasaba eşeğidir, sırtında yalnızca bir eyer. Diğeriyse altın arayı?ısınındır, sırtında yükler, kamp ve yemek pişirme gereçleri, dört tane de yirmi beşer kiloluk maden filizi. İki büklüm durmaktadır. Kasaba eşeği, «Ooo,» der. «Bayağı yüklüsün.» Altın arayı?ısının eşeğiyse, «Ne yükü?» der.
Moliére /Tartuffe
TARTUFFE: Gözüm görmesin, şu göğsünüzü kapatın. Böyle şeyler nefsi ifsat eder; akla günahkâr düşünceler getirir.
DORINE: Ooo... Maşallah, şeytana uymaya ne kadar da hazırmışsınız. Demek insan teni içinizi gıcıklıyor. Bu ne heyecan, anlamıyorum...
- Ooo!!! Cellât efendi! Hoş geldin aramıza... dünyayı bize zindan etmeye mi geldin? Dünya nasıl olsa zindan! Gel! Sen de otur yanımıza! Çek kaygusuzdan....
- sefa bulduk! Nedir o 'kaygusuz' dediğin?
- lâfla sözle anlatılmaz, çek sen hele bir nefes! O zaman anlarsın kaygusuz nedir...
Sayfa 51 - iletişim yayınlarıKitabı okudu
aklımdan hiç çıkmadığını bilmeni istiyorum. Bir gün birini seni sevdiğim gibi sevebileceğime inanmıyorum.
böö ööö böö ööö ööö
böö ööö böö ööö ööö.
Sevme beni,
Senin sevmelerine kalmadım.
Tutma elimi.
Gecelerce için için ağlamadım,
Bir of çektim içimden ooo-ooof..
Aşk gitti, aşk veda etti.
Ooo :D
"Diplomalarla hiç ilgilenmiyorum. Hiçbir şey bilmeyen bu profesörlerden alınacak diplomalarla ne yapacağım?"
Aydınlık Gençlik kitap okuyor, umut verici :)
Aydınlanarak başladım güne bugün :D
Dün, BKM Kitap'ın sayfasını takip ettiğim bir Facebook paylaşımında ; K. KÜBRA BERK ISSIZ ADAYA DÜŞSE YANINA ALACAĞI 3 KİTABI AÇIKLADI! şeklinde bir başlık gördüm. Gayet olağan bir şekilde " Cehaletime verin ama, bu arkadaş kimdir?" dedim. Ooo olaylar olaylar yaş ortalaması max 18-19 olan bir hayran kitlesi tarafından linç edildim. Hatta biri "O bir Yazar, kitap filan yazana yazar deniyor bilir misin ok? Günaydın sana" demiş
Eeee o zaman benden de herkese bir GÜNAYDIN, Güzel bir hafta olsun :)
-Hey niye yaptın bunu
-Ne önemi var geçmişte kaldı
-ama hala acıyor
-Ooo demekki geçmiş acı verebiliyor💔 acıyı unutmak için ya ondan kaçarsın yada alışırsin