Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Tarih, insanları; insanlar da tarihi yarattığına göre ebediyete kadar devam edecek bir fasid dairenin içinde kapalıyız demektir ve tarihin bedbahtlığı da kendisinin, menfaat gördükleri zaman en ilahı hakikatı bile red, inkar, tahrif veya ihfa edebilen insanlar tarafından hikaye edilebilmesindedir." Fasid daire: Kısır döngü Tahrif: Bir sözün anlamını değiştirme; bozma İhfa etmek:Gizlemek, saklamak
Sayfa 91 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Tarih, insanları; insanlar da tarihi yarattığına göre ebediyete kadar devam edecek bir fasid dairenin içinde kapalıyız demektir ve tarihin bedbahtlığı da kendisinin, menfaat gördükleri zaman en ilahi hakikati bile red, inkar, tahrif veya ihfa edebilen insanlar tarafından hikaye edilmesidir.
Sayfa 91
Reklam
"...Zira küfür; şu mektubat-ı Samedaniye derecesinde ve kıymetinde olan kâinatı manasız, gayesiz bir derekeye düşürdüğü için, bütün kâinata karşı bir tahkir olduğu gibi; bu mevcudatta cilveleri, nakışları görünen bütün esma-i kudsiye-i İlahiyeyi inkâr ile red ve Cenab-ı Hakk'ın hakkaniyet ve sıdkını gösteren gayr-ı mütenahî bütün delillerini tekzib olduğundan nihayetsiz bir cinayettir. Nihayetsiz cinayet ise, nihayetsiz azabı îcab eder..."
Görülüyor ki Spinoza 'dan Einstein’a kadar gelen başlıca yahudi filozof ve bilginlerinden herbiri, hakikat binası kurma iddiası ile ebedî hakikatlar binasından bir parça koparmışlardır. Spinoza "Kâinat Allah'tan ibarettir. Bunların ikisi bir ve aynı şeydir" derken hür ve yaratıcı olan; âlemin dışnda ve onu aşkın olan Allah inancını
Sayfa 208209 - Dergah Yayınları(Epub)Kitabı okudu
Tarih, insanları; insanlar da tarihi yarattığına göre ebediyete kadar devam edecek bir fasid dairesinin içinde kapalıyız demektir ve tarihin bedbahtlığı da kendisinin,menfaat gördükleri zaman en ilahi hakikatı bile red, inkar, tahrif, veya ihfa edebilen insanlar tarafından hikaye edilmesindendir.
Kitapla ilgili yazımızı profildeki linkten okuyabilirsiniz.Kitabı okudu
Diriliş eri bir alpinisttir. İnkar, red ve kara alışkanlık pürüzlerini kıra kıra bu dik yamaçtan dağın tepesine, temiz havaya ve güneşe yükselecektir kişi. Büyün o çekilen sıkıntılar, korkular, bu sevinç ve bu güvenlik içindir.
Reklam
Lakin nice boş kafalı kimseler, İslam'ın ilk döneminde bir maslahat için vaki olan menetmeye dair rivayetleri görüp katı bir taş gibi saf taklitçilik hali içinde donup kaldılar. Meselenin aslını düşünüp taşınmadan (akli ilimleri) red ve inkar eylediler. "Felsefe ilimleri" diyerek onları kötüleme illetine müptela oldular, yeri göğü bilmez (ve diğerinden ayırt edemez) bir cahil iken alim geçindiler. "Göklerin ve yerin hükümranlığına, Allah'ın yarattığı her şeye ve ecellerinin yaklaşmış olabileceğine bakmadılar mı?"1 tehdidi kulaklarına girmeyip, arza ve semalara bakmayı sığır gibi gözle bakmak sandılar 1: A'raf, 7/185
“Dinde hiç bir zorlama yoktur. Gerçekten iman ile küfür apaçık meydana çıkmıĢtır. Artık her kim Tâğutu red (ve inkâr) eder ve Allah‟a iman ederse o, kopması mümkün olmayan sapasağlam bir kulpa tutunmuĢ olur. Allah iĢitendir, bilendir.” (Bakara Sûresi, 256) Bu ayet-i kerime, Allah‘a iman etmeden önce tâğutu inkâr etmeyi bizlere emretmektedir. Sağlam olan kulpa yapışmayı tâğutu inkâr şartına bağlamıştır. Bu şart gerçekleşmeden ortaya atılan iman iddiası sadece bir ―iddiadan‖ ibaret kalacaktır. Dolayısıyla ‗Ben müslümanım‘ diyen bir kimsenin üstte zikretmeye çalıştığımız maddelerde adı geçen tâğutları reddetmesi, kabul etmemesi ve onlardan uzak durması gerekmektedir. Ama gelin görün ki günümüz dünyasında ‗Ben müslümanım‘ diyen insanların birçoğu —maalesef— bu tâğutları desteklemekte, onlara sevgi göstermekte ve onlarla el ele gezmektedir. Bu musibetten Rabbimize sığınıyor ve bir an önce bu despot zalimlerden, işbirlikçi tâğutlardan Ümmet-i Muhammed‘i kurtarmasını niyaz ediyoruz.
Resmi tarih hegemonyasının, dilinin, söyleminin, red ve inkâr politikalarının, geniş kesimlerin gerçekleri bilme, öğrenme tutkusu, adalet arayışı ve vicdanı gereklilikler karşısında gün günden zayıf düştüğü bir dönemden geçiyoruz.
Sayfa 11 - MetisKitabı okuyor
Tarih insanları; insanlar da tarihi yarattığına göre ebediyete kadar devam edecek bir fâsid dairenin içinde kapalıyız demektir ve tarihin bedbahtlığı da kendisinin, menfaat gördükleri zaman en ilâhî hakikatı bile red, inkâr, tahrif veya ihfâ edebilen insanlar tarafından hikâye edilmesindedir.
Reklam
İmân
İnkâr, red , küfür, imânın lekesizliğini, kar gibi beyazlığını, etkinliğini, zaruretini daha iyi belirtmek için var edilmiş dekorlar, siyah fonlardır.
562 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.