Kitabın üzerine ne kadar düşünürsem puanım o kadar düşecek gibi geliyor. O yüzden hazır hislerim tazeyken yorumumu yapayım dedim.
Bu ay hiç sevmediğim bir şey yapıp dört pdf kitap okudum. Beni inanılmaz yoruyor kitabı elimde tutmamak, sayfaları çevirememek ama zaten okuduklarımın üçünün baskısı yoktu; o yüzden idare ediyorum.
Okuduğum pdfler
Böyle değerli bir kitabın incelemesi önce nereye yazılır diye düşünüyorum fakat cevap basit önce gönle yazılmalı daha doğrusu önce gönül anlamalı bu kitabı sonra belki kaleme, deftere sıra gelir. Sahi ya kalem mi kullansam birkaç satır yazarken, yok olmaz. Neden? Aylardır kalem, kağıt almamışım elime. Aslında var ama başka başka sebeplerden
Kitaba başladığım anda güzel bir aşk şöleni beni bekliyordu. Hani tamam diyordum, Caden ile Makenna arasındaki ilişki güzel bir boyuta geliyor ve öyle devam ediyor diye düşündüm. Ama devam etme yolunda bir dert oluşuyor, buna bir nevi pürüzlük diyebiliriz. Karanlıkta az da olsa ortaya çıkan şu pürüzlükler, aydınlıkta daha çok gün yüzüne çıkıyor.
Oğuz Atay eserini daha bitirmiş bulunmaktayım. Okuduğum dördüncü kitabı. Kaldı üç kitap. Onları da en kısa zamanda okumak isterim. En kısa zaman derken bir ay diye düşünmeyin, ama bir yıl içinde olabilir. Önce elimde okunmayı bekleyen kitapları bitirmeliyim.
Gelelim, yazdıklarıyla eleştirmenler tarafından POST MODERN edebiyatçı
Yazarın yarattığı dünya çok ayrıntılı. Oluşturduğu evren ve bu evrendeki dil, kültür, din ve mitoloji, mekanikler, güç odakları, teknoloji, dünyalar ve yerel halklar.
Arrakis gezegeninin kendine özgü özellikleri, yaşam şartlarının çok zor olduğu devasa bir çöl gezegeni, iyi işlenmiş. Suyun kıtlığı ile suya verilen değer okuyucuya çok iyi geçiyor -