Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
152 syf.
9/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Yöneten, Yönetilen ve Erk
Kendini sosyalist olarak tanımlayan Orwell bu kült eserinde aslında Stalinist Kominizmi eleştiriyor. Soğuk savaş döneminde etkisi o kadar yüksek oluyor ki bir dönem ABD’de komünizm eleştirisi olarak öğrencilere okutuluyor. Kitabı okumadan önce Orwell’in hayatını okumakta fayda var, bu şekilde kitabın anlatısı daha anlamlı bir hal alıyor. Bunun yanında siyasal, toplumsal, dini ve felsefi yönlerden bir eleştiri olduğunu da eklemek gerek. Kitapta daha iyi yaşam şartları için çiftliklerinde domuzlar önderliğinde ayaklanan hayvanların, zaman içerisinde aslında yaşamlarında bir fark olmadığını sadece “yöneten”in değiştiğini, domuzların zamanla “insanlaştığını”, gücü elinde tutan “erk”in gerektiğinde en kutsalı dahi kendi isteği doğrultusunda kullandığını ve yeri geldi mi kendine göre değiştirebildiğini okuyacaksınız.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,8bin okunma
Malesef yaptılar bunu...
Çağımızda, sıcak savaşlar, yavaş yavaş yerini soğuk savaş dediğimiz psikolojik savaşa bırakmıştır. Çünkü bir milleti, devleti ele geçirmenin en köklü yönü içten kazanmaktır. Sıcak savaşın etkileri kaybolduğu zaman insanlar yine eski haline dönmek için daha fazla çaba göstermektedir. Psikolojik savaş ile fikren mağlup edilen milletler, düşmanlarının ömür boyu esiri kalmaya mahkumdur. Bu bakımdan çeşitli fikir akımları, propagandalar ve bilhassa gençliği saptırıcı davranışlara çok rastlanmaktadır. Maalesef İslâm âlemi kendisini bu baskıdan kurtarabilmiş değildir.
Sayfa 90
Reklam
Günlüğüm
Az evvel bir yazı gördüm sevgili insan kardeşlerim. Şöyle yazıyordu: “Yüreği soğuyanın, savaşı biter.” Nasıl bir söz bu? Nasıl bir söz? Bu ne denli bir sözdür? Ah kalbim yoksa savaşın bitti mi? Bu aralar kalbim çok soğuk. Savaş bittiği için midir bilmem ama çok üşüyorum sevgili insan kardeşlerim. Çok.!
Sadri Alışık öldü, Nubar Terziyan, Sami Hazinses, Turgut Özatay, Belgin Doruk öldü. Siyah - beyaz Türk filmleri vardı. Ayhan Işık içeride ders çalışırken, mum ışığında onu okutmak için gizlice dikiş diken annesi vardı. Araba çarpıp da kör oluveren Ediz Hun'un ameliyatını yapan doktorlar ne de babacandı. Ya o boğaza bakan tanıdık tepedeki çam
Elma yayıneviKitabı okudu
bilim ve savaş
Soğuk savaş döneminde bilim bir savaş cephesi haline geldi. Amerikyum, berkelyum ve kaliforniyumun yan yana olması, Sovyetlerin kurçatovyumunun diplomatik bir hamleyle rutherfordiyum olarak değişmesi, ve Amerikalı araştırmacıların tablonun yaratıcısı olan Rus kimyacı Dimitri Mendeleyev'in isminin bir elemente verilmesine karşı çıkması tesadüf değildir.
Metis yayınları
Prens Andrey kız kardeşine özellikle soğuk bir tavırla,"Hava sıcak olsaydı," diyordu, "tek bir gömlekle çıkarırdık,hava soğuk olduğuna göre,sıcak tutacak bir şeyler giydirmek gerek,zaten bu amaçla yapılmışlar;havanın soğuk olmasından varılacak sonuç budur,hava alması gerekirken çocuğu evde tutmak değil."
Sayfa 630
Reklam
II. Dünya Savaşı’ndan sonraki Soğuk Savaş döneminde ABD, en büyük rakibi Komünist Rusya’ya karşı hep “din” silahını kullanmıştır. ABD, 1945 ’ten itibaren Sovyet Rusya’yı çevresindeki Müslüman ülkelerle kuşatmak istemiştir. Afganistan, İran ve Türkiye bu bakımdan ABD’nin doğrudan etkisi altındaki İslam ülkeleridir. ABD, bu ülkelerde radikal İslami hareketleri desteklemiş, bu ülkelerde dini referanslı siyasi oluşumların iktidar olması ıçin çaba harcamış ve hatta bu ülkelere yardım ederken de “din şartını öne sürmüştür. ABD’nin bu “din eksenli” “İslam merkezli’ politikasının bilinen adı “Yeşil Kuşak Projesi”dir.
Sayfa 33 - Inkılâp kitabeviKitabı okudu
124 syf.
4/10 puan verdi
Türkiye'de Düşük Yoğunluklu Çatışma ve PKK
Türkiye'de Düşük Yoğunluklu Çatışma ve PKK
Ümit Özdağ
Ümit Özdağ
Bu çalışmanın amacı, yirminci yüzyılın en uzun süreli konvansiyonel olmayan silahlı çatışmalardan birinin analizini ve değerlendirmesini siyasî-askerî bir perspektiften yapmaktır. Bu çalışma gösteriyor ki, güvenlik güçlerinin uygun bir strateji benimsemesi ve bölge halkına sözünü geçirmeyi başarması halinde, dış güçlerce desteklenen bölücü bir örgütü kontrol altına almak ve hatta yenmek mümkündür. Ne var ki, konvansiyonel olmayan bir savaşta, nihaî zafer kazanmak için diğer devletleri ya da dış grupları terörist örgüte verdikleri desteği kesmeye zorlamanın zaruri olduğunun vurgulanması gereklidir. Türkiye vakasında, güvenlik güçlerinin zaferi, maliyeti çok yüksek askeri çabalarla ve önemli maliyetleri olan siyasî, sosyolojik ve ekonomik sonuçlar pahasına mümkün olmuştur. Dahası, askeri zaferin, siyasî meselelerden ortaya çıkan sorunlara kalıcı çözümler getirmediği de aşikardır. Bu çalışma ayrıca "Bir gerilla savaşının sadece ve sadece köylü sınıfına karşı teknolojinin savaşı olmadığını, daha ziyade. bir dayanma gücü ve milli irade yarışı olduğunu, kesin kararlılık gösterenin geri adım atmayan taraf olacağını" da gösterecektir. Türkiye örneğinin önemi, terörist eylemcilerin düşük yoğunluklu bir çatışmada geniş ölçekte yenilmesine önemli bir örnek teşkil ediyor olmasından kaynaklanmaktadır. DYÇ, Soğuk Savaş sonrası dönemde en yaygın çatışma biçimi hâlini almıştır. Şüphesiz ki gelecek on yıllarda da dünya siyasetinin gündeminde olacaktır.
Türkiye'de Düşük Yoğunluklu Çatışma ve PKK
Türkiye'de Düşük Yoğunluklu Çatışma ve PKKÜmit Özdağ · 3ok Yayınları · 200514 okunma
Moskova Devlet Üniversitesi'nde hukuk eğitimi alan Gorbaçov, Komünist Parti içinde reformcu kişiliğiyle tanınıyordu. 1985'te parti genel sekreteri olunca değişime direnen pek çok bürokratı görevden aldı. ABD ile girilen silahlanma yarışının ve bunun bir sonucu olan Soğuk Savaş'ın ülkeye ağır bir yük getirdiğini düşünen Gorbaçov, Aralık 1987'de Ronald Reagan ile orta menzilli nükleer füzelerin imhası konusunda anlaştı. Afganistan'daki dokuz yıllık Sovyet işgalini sonlandırdı. Attığı adımlar Sovyetler Birliği'nin dağılmasını tetikledi. Doğu Almanya, Polonya, Macaristan ve Çekoslovakya'da seçimlerle iş başına gelen demokrat liderleri tanıdı. Kademeli olarak bu ülkelerden Sovyet askerlerini çekti. Batı ve Doğu Almanya'nın evvela birleşip sonra beraberce NATO'ya girmesi karşısında tepkisiz kaldı. 1990'da dünya barışına yaptığı katkılardan dolayı Nobel Barış Ödülü aldı.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.