Rıhtım çok kalabalıktı. Aksi gibi, dolaşanların hepsinin ürkütücü, can sıkıntısı veren yüzleri vardı. Sarhoş adamlar, kalkık burunlu, başları açık, ayaklarında kaba kunduralarla Finli kadınlar, işçiler, arabacılar, bir iş için o yana uğrayan tek tük bizim gibiler, sokak çocukları...
Besbelli o saatte oralarda başka tür halk bulunmuyordu.