Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dersaadet'in kalburüstü şeyhlerinin başlarının yakılarak telef edilmeye başlanması, yüzlerce kere hâtim indirip, farzı sünneti teravihiyle binlerce rekat namaz kılarak, Hakk Teâlâ'nın cemâlini görebilmek uğruna Cennet-i Âlâ'ya göçmek için yanıp tutuşan sofu ahâliyi, helâk sırası kendilerine gelecek diye dehşete düşürmüştü. Alicenap ve hamiyetperver zât-ı muhteremler dehşet içindeyken, yedi denizin dışarı attığı cibilliyetsiz orostopollar çarşıda pazarda gönülleri ferah, keyifleri yerinde, ellerini kollarını sallaya sallaya salimen dolaşıyorlardı. Şeyh İsmail Efendi Vani Hazretleri'nin cesedi başında bekleyenlerden bazı temiz kalpliler kâtilin, işlediği onca hayır ve girdiği bunca sevaptan sonra maktulü Cennet'e tez vakitte yollamak isteyen bir hayırsever olduğunu söyleseler de, hurilerin Kevser şarabı sunduğu bu mekan, yine de palas pandıras gidilecek bir yer değil gibiydi.
Can Yücel
SAHTE CAN YÜCEL ŞİİRLERİ HAKKINDA !!! Kalibresi düşük şairlerin yazdığı şiirimsi manzumelerin çokça mal edildiği şairlerden biri de Can Yücel. Tam 31 sahte şiirin altında Can Yücel imzası var. Bu sahte şiirlerden biri de ders kitaplarına bile alındı geçen yıl. Prof. Dr. Semih Çelenk, sahte Can Yücel şiirlerinin listesini çıkarmış. Çelenk
Reklam
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nasıl bir kitap mıydı? Hemen başlarında bu kitabı sevdim diyemezsiniz. Sanırım okudukça sizi yavaş yavaş içine alan, kelimeleriyle etkisi altında bırakıp, sizi derinden sarsan,kalbinize dokunan, bir kitap. Ve okuduğum kitaplar arasında, bize bir şeyler katıp düşünmemizi sağlayan, çok duygusal kitaplardan biriydi. Kitap Lydia nın ölmesiyle
Sana Söyleyemediğim Her Şey
Sana Söyleyemediğim Her ŞeyCeleste Ng · Martı Yayınları · 20191,189 okunma
Bizim çocukluğumuzda annelerimiz çalışmazdı. Okuldan eve geldiğimde boynumdaki anahtarla kapıyı hiç açmadım. Hatta Babamın bile anahtarı yoktu. Annem evimizin bir parçası gibiydi, hep evdeydi. Her yere birlikte giderdik, zaten öyle çok da gidilecek bir yer yoktu ki..... En büyük eğlencemiz sokaklarda oynamaktı. Sokakta oynamak diye bir kavram
-Haydi allahaısmarladık, daha gidilecek on yerim var. Ah, Tanrım yaşamak ne güzel şey! Sonra çıktı gitti. Oblomov düşündü: "Bir günde on yer, vah zavallı! Bu da hayat mı?" Omuzlarını silkti.
Sayfa 24 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Marksizm Nedir?
Marksizm (yahut Tarihcil Maddecilik) denilen sosyal doktrin (mezhep: gidilecek yol) ve akide (kanaatler ve kavrayışlar bütünü) iki şey yapar: 1-) Evreni izah eder [açıklar, yorumlar], 2-) Evreni değiştirir... Evren deyince iki şey anlıyoruz: 1-) Tabiat [doğa], 2-) Cemiyet [Toplum]... İnsan, gerek doğa ve gerekse toplum içinde yaşamak için ve
Derleniş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
''Yolculukta, gidilecek yeni bir yer olduğun yerden daha çekici gelirdi sana, ama sonra oraya varınca da doyumsuzluğun seni izlediğini anlardın: serap bir sonraki aşamaya dek yer değiştirirdi. Geçmiş albeni kazanır, gelecek seni çeker, ama şimdi üstüne çökerdi.''
Kitap yazma çabam
İyi geceler sevgili 1000 kitap okuyucuları.Bu gece sizlere yeni yazmaya başladığım kitabımın ilk bölümünü paylaşacağım.İyi yada kötü yorumlarınızı bekliyorum.Yorumlarınız ne olursa olsun hatta hiç yorum gelmese bile ben yazmaya devam edeceğim.Yazmayı seviyorum.Yorumlarınız sadece bana doğru ve yanlışlarımı analiz etmem konusunda yardımcı
"Bu ne biliyor musun? Hayatına neredeyse eksiksiz devam eden bir kadının yüzleşmesi bu. Bir anda bir adamın gelip tüm boşlukları doldurması ve sonra çekip gitmesi.
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı, başlangıcından itibaren ele almamız gerek. Osmanlı için yazılan kitaplarda direkt olarak Padişah ve hikayelerine girişler yapılıyor ve bunu yapanların çoğunu da okurken insan ister istemez hani güzel bir başlangıç bekliyor. Bu kitap oan sahip. Güzel bir önsöz, hem Bizans, hem Osmanlı, hem Batılı hem de Günümüz tarihçileri kâle alınarak
Osmanlı Padişahları
Osmanlı PadişahlarıAhmet Seyrek · Tulpar · 201530 okunma
Reklam
Mecnun Leyla'sına giderken devesini alır, doğru yola sürermiş. Sonra Leyla'sını düşünürken bir daldı mı kendini de devesini de unuturmuş. Deve de sürülmediği zaman, doğru geldiği köye, köşesine gider uyuyuverirmiş. Mecnun kendine geldi mi bir bakar devesi yok, hemen anlar iki günlük yolu devesi geri dönmüştür. Mecnun da köye geri dönüp devesini köşesinden tekrar alır, tekrar yola koyulurmuş. Böyle aylarca yollara koyulmuş da her defasında Leyla'sına dalınca devesi yine dönmüş köşesine. Mecnun da en sonunda devesini bırakıp yaya gitmiş Leyla'sına. ' Devemin dileği geride, benim dileğim ilerde, Dilekte onunla benim aramda ayrılık var.' "Devenin, yani nefsimizin dileği hep farklı olacak. Ancak yol belli, gidilecek, varılması gereken yer belli. Bırak deveye uymayı da, yayan da olsa talip ol yürüyeceğin yola. Deveye uyup da geri döne döne harcama bu ömrü."
Sayfa 157Kitabı okudu
GELİŞMİŞ RUHLAR İÇİN UYARILAR!
1)Nereden geldiğini anımsa, nereye gittiğini ve özellikle de kendini, kendi yarattığın bu pisliğin içine nasıl soktuğunu. 2) Öğrenmek zaten bildiğini ortaya çıkarmaktır. Yapmak, bildiğini göstermektir. Öğretmek, diğerlerine senin kadar iyi bildiklerini anımsatmaktır. Siz hepiniz! Öğrenenler, yapanlar ve öğretenlersiniz. 3) Hangi yaşam süresinde
Serdar Aydın
Yarım kalmış acılar denizi pencereme konardı geceyle, savrulurdum. Gözyaşı kokusuyla dolu bir kuğu, zamanın sonuna kalkan, sürgünümdü; göz mavisi duman, Boz bulanık bir gündü. Yağmur zaman zaman yağıyor, rüzgarın uğultusu hiç dinmiyordu. O gün, Şair Kaan İnce’nin anısına bir toplantı düzenleneceğini biliyordum. Yanımdaki Mahzun arkadaşımla
275 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.