Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bireysel psikoloji sağlam bir oluş zemini üzerinde kalıyor ve bu oluş ışığında bütün insan çabasında bir tamlık eğilimi buluyor. Hayat hamlesi vücut ve ruh bakımından çözülmüş bir şekilde bu eğilime bağlıdır. Her ruh belirtisi aşağı bir durumdan üstün duruma götüren bir hareket manasını taşımaktadır. Her bireyin hürriyet içinde ve yaradılış
218 syf.
5/10 puan verdi
En çok gündemde olan sosyal yaramız;akraba evlilikleri.Konu her dönem Türkiye'nin gündeminde ve içimizi acıtıyor. Ne yazık ki kitapta konu duysallıktan uzak...Makaleden de uzak...İstenilen etkiyi bırakmadı bende.Çok yüzeysel geçilmiş,karakterlerdeki duygu yoğunluğu okuyucuya aktarılamamış
Kardeş Gibiyiz
Kardeş GibiyizEvgin Atalay · Müptela-Penguen Kitap · 201414 okunma
Reklam
128 syf.
8/10 puan verdi
Sami Paşazade Sezai'ye ait olan bu tanzimat dönemi eserini okumakla okumamak arasında kalmıştım aslında.Eser tanzimat dönemine ait olduğu için anlamını bilmediğim ve kafamı karıştıracak bir çok kelime olduğunu farkettim.Eserin adını son zamanlarda çok duydum ve merak ederek okuma kararı aldım.Şöyle ki okuduğumuz bu dönemin kitapları yaşadığımız
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201645,7bin okunma
Eşimizi Neye Göre Seçeriz? Tesadüf gibi görünen eş seçimleri gerçekte tesadüf müdür? Eş seçimi aslında tahmin edilenden daha karışık bir süreçtir. Aşık olma süreci tamamen tesadüfler üzerine kurulu gibi görünse de gerçekte olan aslında beynimizin alt katmanları yani en temel beden fonksiyonlarını yerine getiren kısmı, eşimizi ebeveynlerimizle
164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
“Kürk Mantolu Madonna” Hakkında Bazı Mülahazalar Okuduğum kitaplarda beni en çok cezbeden şey anlatıdan ziyade yazarın iç dünyasına duyduğum tecessüstür. Bu bağlamda biraz Sabahattin Ali'nin hayatına da değineceğim bilahare. Bir kapı daha aralanıyordu belleğimden içeri. Meçhul bir kuvvet çağırıyordu beni Raif Efendi'nin gizemli dünyasına. Kitabı
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,7bin okunma
Klasisizm Klasisizmi klasik vasıflara sahip edebiyat çığırının adıdır. 17. Asrın büyük Fransız muharrirlerinin eserlerinde müşterektir (Racine, Corneille, Moliere, La Fontaine, Boileau, Bossuet… ve 18. Asırda Voltaire) Klasik vasıfların üç taalluk sahası vardır: Konu, şekil, ruh. Klasik eser ilk çağ edebiyatının konularına yeni bir ifade
Reklam
Romalı giysileri, deniz fenerleri... Bir an bütün ders kitaplarının sokakta yürüdüğünü düşündü. İşte şu adam cebinden para çıkarıyor, karşılığında kağıt mendil alıyor. Sosyal Bilgilerden çıkmış ikisi de. Konuşunca Dilbilgisi çıkıyor ortaya. Büfeci paranın gerisini adama veriyor: Bu da aritmetik. Bir kadın kızını elinden tutmuş sürüklüyor. Böyle kadınlar da var. Kız ise annesinden bir şey istemiş belli ki. Masal. İşte o istediği. Otobüsler tıklım tıklım dolu. İçlerindeki her insan ayrı kişi; ayrı özlemleri var hepsinin, roman olmuyor mu bu? Peki şiir ne? Bütün bunların hepsinin kendisinde uyandırdığı karışık ama güzel duygu mu yoksa?
" Trajik şema tamamlanır.Trajik çünkü Werther ( ve Lotte de ) arada kalmıstır.Lotte ve Albert arasındaki bağ tarihin kaydettiği sosyal bağların en güçlüsüdür: Nikah.Toplumun, dinin, ahlakın, yasaların ve vicdanın desteğini almıştır arkasına.Werther ve Lotte arasındaki bağ ise romantik bireyin kendini gerçeklestirmesi için gerekli en kuvvetli duygu olduğu gibi yerleşik ahlaka kafa tutabilecek de yegane duygudur.Aşk
Sayfa 139 - TİMAŞ
96 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kahramanımız doksan yaşına kadar hiç aşık olmamış ve evlenmemiş; ömrünü evi, köşe yazarlığı yaptığı gazete ve ünlü bir genelevde geçiriyor. Doksanıncı yaşında ise kendine bir ödül olarak, genelev sahibi Rosa Cabarcas'tan kendisi için bakire bir kız bulmasını istiyor... Doksan yaşına kadar sadece para karşılığı yaşadığı ilişkiler üzerine bu kız onda farklı duygular yaratmayı başarıyor. Onu seyrederek kendi yalnızlığı içinde bir dünya kuruyor. Hiç tatmadığı bu duygu, yaşlılığının hüznünde ona coşkuyu ve kendini genç hissettirmeyi başarıyor. Delgadina'yı seyretmek aşkla dolması dışında kendine tekrar sorular sorup geçmişini yad etmesini sağlıyordu. Ona okuduğu masallar ve kendi yazıları ile mutlu oluyordu... Hayal dünyasına yerleştirdiği Delgadina için kıskançlık duygusu da yaşamaya başlamıştı... Yaşının verdiği yalnızlığı ve hüznü bu aşk ile bertaraf etmeye çalıştığını kendisine bile itiraf edemiyordu... Kitapta neredeyse her kesimden insana yer verilmiş. Geneleve giden erkek müşterilerin toplum ve sosyal yaşamlarında ki yerlerinden, bedenini satıp ailesine bakmak zorunda kalanlara kadar... Her tür kötülüğün üstünü örtebilecek insanların var olduğu anlatılan bu eserde, doksan yıllık bir yaşamın nerede başlayıp nasıl bitebileceği sade bir dil ile anlatılmış...
Benim Hüzünlü Orospularım
Benim Hüzünlü OrospularımGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 201920,8bin okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
İrene,evli iki çocuk annesi, eşi avukat olan bir kadındır. Burjuva hayatından sıkılıp bir piyanist ile yaşadığı ilişkinin boyutlarını hesaba katmadan hayatına devam etmeye çalışıyordu, ta ki şantajcı olan bir kadın kendisini tehdit etmeye başlayana kadar... İrene sosyal konumu ve eşinin saygın çevresinden dolayı şantajcısına boyun eğmeye
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022102,5bin okunma
Reklam
“ŞEHİRLERİN SULTANI SEYYAHLARIN AYNASINDA İSTANBUL” M.NİHAT MALKOÇ İstanbul, dünyanın en çok konuştuğu ve gıptayla seyrettiği bir dünya kentidir. Bu şehir filmlere, şarkılara, türkülere, romanlara, hikâyelere ve masallara konu olmuştur. Bugüne kadar İstanbul için neler söylenmedi, neler yazılmadı ki… Bundan sonra gelen nesiller de
Edebiyat, kişinin duygu ve düşüncelerini, kendine özgü bir dil kullanarak, estetik kurallar çerçevesinde, yazılı veya sözlü olarak dile getirmesidir. Edebiyatın da bir yöntemi olduğundan o da bir bilimdir. Edebiyat bir bilimin yapması gereken:-anlama, -yorumlama, -değerlendirme, -benzerleriyle karşılaştırma, -yerleştirme basamaklarını yaptığı için bir bilimdir. Edebiyat’ın amacı estetik ve güzelliktir. Edebiyat’ı edebiyat yapan iki temel özellik vardır: 1) Dil-üslup 2) Estetik-güzellik. Bu özelliklerin ikisi de okuyucuya ve yazara göre değişkendir. Edebiyat duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakine anlatabilmek için bir araç niteliğindedir. Edebiyatta içerikten çok o içeriğin nasıl dile getirildiği önemlidir. Edebiyat sanatçıyı, bilimi ve eseri içinde yaşadığı dönemi ve türü içindeki yerini inceler. Edebi eserin incelenmesi açısından, bir sosyal bilimdir. Diğer sosyal bilimleriyle sürekli iletişim ve etkileşim içindedir. Edebiyatın diğer sosyal bilimlerden farkı: yaratıcı olması, öznel olması ve kurmaca olmasıdır. Edebiyat tarihinin oluşturulması açısından, edebiyat bilimi önemlidir.
Öfke, ifade edilemeyerek bastırılan duygu ve düşüncelerin dışavurumu ve patlamasıdır. Öfkeyi kontrolde en önemli yöntem öfkenin bastırılması yada kontrolsüz dışa vurumu yerine sosyal yollarla ifade edilmesidir. (İletişim, sanat, spor,bilişsel terapi gibi) Hasan Turgut ERDOĞAN
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.