Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Uzun yaşamak için her aşırı şüphecinin, kendisinden daha az şüpheci olan insanların desteğine ya da bolca şansa ihtiyacı vardır.
Sayfa 33
Herşey senden geçer
Karşına çıkacak en kötü düşman her zaman kendin olacaksın. Mağara ve ormanlarda kendini takip eden kendinsin. Yalnız insan sen kendine doğru gidiyorsun. Yolun senden ve senin, yedi şeytanından geçer. Kendinin cini, perisi, kâhini, delisi, şüphecisi, uğursuzu ve kötüsü olacaksın. Kendini kendi alevinde yakmak istemelisin. Kül olmadan nasıl yenileneceksin?
Reklam
Taciz, tecavüz
“Tarih: 29 Ekim 2007. Sabaha karşı 03.00… Yer: Erzurum. Bir kız çocuğu Dadaşkent Polis Merkezi’nden içeri girdi.
Şimdilik Nobel'in bize armağanı birbirimizi tahrip için kullandığımız dinamit tohumlarından ibaret. Acaba istikbalde mağrur Avrupa bizi de kendi ailesinin öz evladı telakki edecek mi? Mükafatlar konusunda bendeniz son derece şüpheciyim. Hakikatte armağanlar cılız kabiliyetleri şüpheli kabiliyetleri ölüme mahkum kabiliyetleri yaşatmaya memur birer yardımcıdırlar yani birer koltuk değnekleridirler. Şimdiye kadar hiçbir deha armağanlar sayesinde insanlığa kendini kabul ettirememiştir. Deha her şeyden evvel uzun bir sabırdır, mücadeledir, kavgadır, fetihtir. Kaldı ki edebiyat mükafatı Nobel'in kendi aile fertlerine ihsan ettiği bir mükafattan ibarettir. Cemil Meriç
Sayfa 34
Cezaevleri gibi, polisin dünyası da, o dünyada yaşayanları değiştiriyordu o dünya polislere şüphecilik, hesaplama, dar görüşlülük, sertlik ve kabalık açılıyordu Bunlar polisin karakterine göre onun nazik ya da kötü bir insan haline getiriyordu bir polis zamanla vatandaşlarına karşı nazik, sadık, cesaret verici bir insan haline gelebiliyor zor zamanlarda onlara yardımcı olabiliyor ama bir başkası şüpheci olumsuz Düşünen ve zalim bir insana dönüşebiliyor insanlara karşı kaba sert güç kullanan bir polis oluyordu
Sayfa 284Kitabı okudu
"Modern dünya, insanın yüksek melekelerine ihtiyaç duyan herşey hakkında şüpheci olmaya eğilimlidir. Ama, herhangi bir şeye ihtiyaç duymayan şüphecilik hakkında hiç şüpheci de­ğildir."
Sayfa 77 - İz yayıncılık
Reklam
Bir tavır olarak şüphecilik
Felsefi bakımdan sağlıklı bir tavır olarak şüphe, bizzat felsefenin ruhunda vardır ve yine bu anlamda her filozofun felsefi bir tavır olarak belli ölçüde şüpheci olduğunu söylemek mümkündür. Kant, bu tavrı "gerekçeleri, temelleri olmadığı sürece herhangi bir görüşü, iddiayı kabul etmeme " tavrı olarak tanımlamaktadır.
Deney dışı bilgiye ilişkin şüphecilik
Aslına bakılırsa Kant, bir bakıma şüpheci sayılmaz hatta nedensellik ilkesinden şüphe eden Hume'a karşı Bu ilkenin geçerliliğini gösterme ve dolayısıyla bilimi yeniden sağlam temeller üzerine dayandırma amaç ve çabası bakımından şüpheciliğin tam karşısında yer alan bir filozoftur. Ancak öte yandan Her türlü insan deneyini aşan bilgilerin, özellikle metafizik diye adlandırılan ve geleneksel olarak Tanrı'nın varlığı, ruhun özgürlüğü ve ölümsüzlüğü gibi konularla ilgilenen felsefe veya bilgi dalının imkanını reddetmesi bakımından tam bir şüphecidir.
Fakat karşılabileceğin en kötü düşman, bizzat kendin olacaksın daima; sensin mağaralarda ve ormanlarda pusu kuran kendine. Ey yalnız, yürümektesin kendine giden yolu! Gel gör ki, bu yol uğramakta, kendine ve yedi şeytanına. Münkiri olacaksın kendinin ve cadısı ve kâhini ve delisi ve şüphecisi ve uğursuzu ve şirreti. Yakmak istemelisin kendini, kendi alevinde: Nasıl yeni olabilirsin, önce kül haline gelmeden?
Sayfa 88 - Say YayınlarıKitabı okudu
189 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.