Gradiva-Bir Pompei Düşü, bir çok sanatçı için (özellikle sürrealistler) düşleri ve çılgın bir aşkı temsil eden bir yapıttır. Psikanalitik bir incelemeye tabi tutulan ilk edebiyat eseridir ayrıca.
Norbert Hanold, antikçağ zamanından kalma bir rölyefi saplantı haline getiren bir arkeolog ve kitabımızın başkahramanı. Norbert, İtalya gezisinde Pompei'yi ziyaret eder ve kendini düşler aleminde bulur dersem sanırım abartmış olmam. Gerçek ile düş arasında salınıp duruyor hikaye.
Ben aslında Pompei yazısını gördüğüm anda aldım kitabı. Nedenini bilmesem de Pompei şehrinin hem kendisi, hem de hikayesi bana çok enteresan geliyordu, hala da geliyor. Şehri daha önce ziyaret ettim fakat ileride fırsat bulursam tekrar gidebilmeyi çok istiyorum. Kitap, bendeki bu heyecanı biraz daha körükledi sanırım. Tabii bir de mitoloji, arkeoloji ve psikolojinin birleşiminden oluşan bir esere hayır demem imkansızdı elbette.
Mükemmel diyemem belki ama şans verilebilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Keyifli Okumalar!