Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ÜNAL YALTIRIK Diyarbakır'da İlkokul 8 yaşında herhalde Diyarbakır'a geliyorsunuz, 1940-41 arası... Kabaca 8-12 yaş arasında Diyarbakır'dasınız diyebilir miyiz? Evet. İlkokula orada başladığım için o hesaba geliyor. 8 yaşında ilkokula Diyarbakır'da başladım. Diyarbakır'daki evinizi hatırlıyor musunuz? Nasıl bir evdi?
Uzun ince düşünmenin tam zamanı şimdi.
Reklam
Uzun ince düşünmenin tam zamanı şimdi.
Uzun ince düşünmenin tam zamanı şimdi
Uzun ince düşünmenin tam zamanı şimdi..
_Kanatsız uçmaya kalkışma! _Ham, pişkinin halinden anlamaz; öyle ise söz kısa kesilmelidir vesselâm. _O, kırmızı güldür, sen ona kan deme. O, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma! _Hakiki olan vaadleri gönül kabul eder; içten gelmeyen vaadler ise insanı ıstıraba sokar. Kerem ehlinin vaadleri görünen hazinedir; ehil olmayanların vaadleri ise
Reklam
Aktörlük Sanatı, Sanat Kuramları, Görme Biçimleri
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
_Türkler, hür ve bağımsızdırlar. Gururları çok yüksektir. Gururludurlar fakat asilzadelik taslamazlar. Türklerin karakterinde büyük tezatlara rastlanır. Hem sert ve dik başlı hem de yumuşak ve sabırlıdır. Yırtıcılığı İskitlerden, yumuşaklığı da Yunan'dan almışlardır. Fetihçi ve cahil olduklarından bütün uluslara tepeden bakarlar. Aralarında
Cephede vaziyet iyi değildi. Düşman ilerliyordu. Faysal kuvvetlerinin Mafrak İstasyonu’ndaki üç cephane vagonunu ateşleyeceklerini haber aldım. Haberi, derhal Dera’da bulunan Mersinli Cemal Paşa’ya bir raporla arz ettim. Bizimkiler de cephaneye yetiştiler. Son süratle raporu yetiştiren eski bölüğün eratından beş eri, ceplerindeki altınları vermek
Uzun ince düşünmenin tam zamanı şimdi
Sayfa 36 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hazer
Ben sana demedim mi oğul Yosmanın kara günleri geçsin hele Bak ne imiş hazerde usul Gör kimler için kopmuş bunca velvele Ben sana demedim mi oğul İşte meydan İşte zindan Savaş yok artık, yaraşır gam zamanı şimdi Figan yok Destan yok Lisan yok Uzun ince düşünmenin tam zamanı şimdi
Sayfa 36 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
... " Tüm sokaklar birbirinin aynısı. Her umudum birbirinin aynısı, her hayalim ve her hayal kırıklığım. Koşmalıyım. Hayal kurmanın ve onları tek tek kırmanın zamanı değil. Bir gerçeğin tam ortasındayım. Emin miyim? Bir gerçek her zaman tam ortada mıdır? Koş! Hayalin ortasında kalmış ve bu hayali bir gerçekliğin ortası kabul etmiş olabilir miyim? Koş! "
Kâinat bir dersâne, insanlar o dersânenin talebeleri, onların imtihana tâbi tutulacakları kitap da Kur'ân-ı Kerîm'dir. Bu sebepledir ki hem kâinat ve insanın yaratılması, hem de bir hidâyet rehberi olarak Kur'ân-ı Kerîm'in indirilmesi, pek çok ilâhî maksat ve hikmete bağlıdır. Bu kâinat nizamı, haklıyla haksızın, iyiyle kötünün, zâlimle mazlûmun bütün amellerinin kaydedilip neticede hesabının görülmesi için kurulmuştur. Bu muazzam kâinat çarkı bunun için dönmektedir. Ancak bu çarkın dönmesi dâimî ve ebedî değildir. Bunun da insan ömrü gibi belirli bir süresi vardır. Eceli gelen insanlar ölüp diğer tarafa intikal ettikleri gibi, en sonunda bu nizam muhakkak altüst olacaktır. Allah'ın adâletinin tam olarak tahakkuku için de belirli bir zaman kararlaştırılmıştır ve zamanı geldiğinde mutlaka vuku bulacaktır. -Ömer Çelik / Hakk'ın Dâveti Kuranı Kerim Meâli ve Tefsiri Cilt 4
Sayfa 518Kitabı okudu
Islam Alimleri derler ki: Kalem, Peygamberimiz Muhammed Mustafa (S.A.V.) nin mübarek ismini yazdığı zaman Yüce Allah'a secde etti ve bin yıl secdede kaldı ve sonra secdeden kalkıp: Esselamu aleyke ya Muhammed!» dedi. Ulu Allah, Resûlü yerine selâmı alip: «Sana ve ona, Allah'ın selâmı ile rahmeti olsun. Cennetimi, Resûlüme ve onu tasdik
66 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.