Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ama Tanrı'ya tevekkül ederek yaşamak başka bir şey, olayların yükünü başkalarının üzerine yüklemek başka bir şey.
Sayfa 25 - timaşKitabı okudu
Dinsel ideolojik hegemonyanın yoğunlaşması, ona karşı ve ondan yana ideolojik savaşımı hızlandırdı. Ortalıkta kader, kaza, tevekkül, sabır, inşallah maşallah, hamdolsun, Allah'a emanet ol, işin doğası, fıtratı, riski gibi sözler cirit atmakta. Her insanın yaratılışıyla birlikte, önceden saptanmış yaşam süresinin sonu­nu belirten bir yazgı olarak "ecel" inancı da bunlardan biridir. Hangi çağda? Dünyanın hemen her ülkesinde, çeşitli nedenlerle yüreği duran kimselerin (inançlara, yakarmalara değil) bilimsel bilgilere ve teknikiere başvurularak yaşama geri döndürüldük­lerine tanık olunan bilim ve ileri teknoloji çağında! Böyle bilgi­lerin bilinmediği, böyle teknolojinin bulunmadığı zamanlarda, toplumlarda, durumlarda sonuç, yazgının, ecelin değil olanak­sızlığın ürünüdür. Olanakların bulunduğu koşullarda kalp ma­sajı vb tekniklerle yaşama döndürülen bir gencin, bir çocuğun ecelini, yazgısını Allah'ın önlediğini mi kabul edeceğiz? O za­man bilimin, doktorların adını bile anmadan "Allah'a şükür!" mü diyeceğiz?
Reklam
Hakîm-i Tirmizi:
"Allah Teâlâ kullarının rızkına kefil olmuştur. O bu rızkı bir şekilde onlara ulaştırır. Kullarına da kendisine tevekkül etmeyi (güvenmeyi) emretmiştir. Öyleyse kul, Allah'ın üzerine aldığı işi dert etmemeli, onun kullarına teklif ettiği şeyin (ibadet ve taatin) derdine düşmelidir."
Sayfa 130
"İlimden sekiz şey öğrendim ki bu da bana kâfi geldi. Çünkü ben necâtımı ve kurtuluşa ermemi bunlardan bekliyorum." Şakîk: "Nedir onlar?" diye sordu, Hâtim el-Esamm şöyle cevap verdi: "Birincisi: Halka baktım, her birinin bir sevdiği, bir mâşuku olduğunu gördüm. Bu sevilenlerin bazısı kişiye ölüm döşe ğine kadar, kimisi
KETEBE YayınlarıKitabı okudu
Hubeyb bin Adiyy r.a.
Tevhid inancının inatçı düşmanları, gözlerini kamaştıran İslam nurunu gölgele­meye güçlere yetmeyince, çeşitli hilelere başvurmaktan geri durmadılar. Bil­hassa Bedir gibi Uhud’da da elebaşlarını kaybedince iyice azdılar ve intikam hıncıyla tutuştular. Lihyanoğullarıyla anlaşan Adal ve Kare kabilesinden bir grup, Müslüman olduklarını söyleyerek
Sayfa 468Kitabı okudu
! Tevekkül !
(...) Allah, üzerine düşeni eksiksiz yapan fakat sonucun elde edilmesi konusunda yalnızca O'na güvenen, O'na dayanan kimseleri yani tevekkül edenleri sever. Âl-i Imran159. Ayet
Reklam
siyerin evrensel mesajı.
Yine, Efendimiz'in (sas) nübüvvet öncesi Hz. Hatice ile alan ticari münasebeti, yaptığı ticari seferleri, o dönem zarfında Mekke'de ticaret adına attığı adımlar, sadece tarihi bir malumat olarak değil, ideal bir tüccarın vasıflarını tespit etme maksadı ile okursak o tablolarda bize çok şeyler söyleyecektir. Bu tarz bir okuma, nübüvvetin gelişi ile birlikte ortaya çıkan hadiseler üzerinde yapılsa ortaya çıkan sonuçlar çözümler bizleri çok daha farklı bir boyuta taşıyacaktır. Örneğin, Efendimiz'in Hira Dağı'ndaki arayış süreci, varlık sancısı ve hakikat arayışının bir ızdırabı olarak okunsa, Darü'l-Erkam; talim ve terbiyenin işin başında hangi usul, uslup ve müfredat üzerine yürüdüğünü anlama maksadı ile okunsa, Şib-i Ebi Talib Muhasarası, yokluk, fakirlik, bela ve musibetlere karşı "Nasıl tavır takınılmalı?" sorusuna cevap bulma adına okunsa, İsra ve Miraç; mükafat ve yücelme, Akabe, biat, sadakat ve çaba, Sevr; tedbir ve tevekkül dengesini kurma, Hicret; yol ve yolculuk adabını öğrenme arayışı için de okunsa siyer nasıl sadece bir tarih (geçmiş malumat yığı olarak kalabilir ki?
"Gelecekte ne olacağını önceden kestirmeye çalışmak, oturup sakin sakin düşünülerek yapılacak iş değildir; hiç durmadan kafasını duvarlara vurur insan. Bunun sonu ne olur? Genel olarak da bir sona ulaşır mı bu? Son mudur, başlangıç mı? Bu da yeni bir yaratış usulü müdür, insanlıkdışı, ex nihilo bir yaratış? Yaşlı profesör, hıçkırıklarla sarsılan öğrencisi Katya'ya 'Bilmiyorum', diye cevap verir. Çehov da bütün ağlayanlara, bütün işkence görenlere 'Bilmiyorum,' diye cevap verir. Çehov üzerine bir incelemenin şu sözlerle, yalnız ve yalnız şu sözlerle sona ermesi gerek: "Tevekkül göster ey gönül, hayvanca uyumaya devam et." Denise kitabı kapadı, düşünmeye başladı. "Neden hayvanca?" dedi içinden. "Bertrand olsa o da 'Bilmiyorum, der, fakat şunları eklerdi: 'Ama bir şeyler öğrenmeye çabalayabilirim, "Tevekkül göster ey gönül, hayvanca uyumaya devam et! Evet, ara sıra hayvanca uyumak, her şeyi unutmak, hayvanın canlanmasına fırsat vermek gerek. Ama uyanışlar yok mu? Uyanışlar ve zaferler?"
Beyin Dalgalanmaları ve İnsandaki Yansımaları Bugün 4 adet beyin dalgalanması tespit edildi. Bu dalgalarla nasıl senkronizasyon edildiği ve beyinde nasıl uyarıldıkları da tespit edildi. İşte bu tespitler üzerine de sibernetik tıp yerleşti. Siz tehlikenin ne kadar büyük olduğunu anlıyor musunuz? Atom bombasının tehlikesi bile bunun yanında nerede
Sayfa 354 - Maur Yayıncılık, 6. Baskı: Eylül 2020Kitabı okudu
385 öğeden 241 ile 250 arasındakiler gösteriliyor.