Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Timurlenk ve Bayezıt... O zamanların cihangir yetiştiren tek yaylasında, tek ırktan doğan iki kaplan... Onları birbirine yendirmek isteyen düşmanlarına Bayezıt'ın kendini beğenmişliği de eklenince Ankara'da kapıştılar. Yıldırım uğraşı kaybetti, tutsak düştü. Türk beylerinde kardeşin kardeşe, küçüğün büyüğe saygı devri geçmişti. Yıldırım Bayezıt'ın, kardeşlerini öldürerek açtığı yol, kendi oğullarının da birbirini öldürdükleri kanlı bir meydanda kardeş kavgasını yarattı.
Ya Ankara Muharebesini neden kaybettik? Kılıç Abdal bir kere doğruldu. - Söyleyeyim mi sultanım? dedi. Şehzade Mustafa: - Söyle!., dedi. Korkma!.. - Öyle ise, siz de bir gün bey olursanız sultanım, Türklere padişah olursanız unutmayın; Türkler başlarına geçen büyükleri kendilerini korursa sayarlar, uğrunda canlarını verirler. Fakat o baş,kendilerini unutursa, çevresini saran dalkavukların sözleriyle oturur kalkarsa, sonu böyle düşman elinde can vermekle biter. Pederiniz merhum sultan, Niğbolu Muharebesini kazandığı günlerde bize dayanıyordu, bizim derdimizle uğraşıyordu. Bizimle yiyor, bizimle içiyordu. Sonraları Laz kızı elinden şarap içti. Bizleri unuttu. Sanki kazandığı cenklerde halkın ve bizim hiçbir değerimiz yoktu. Memleketiyle uğraşmadı."Ben bir kere ayağa kalkarsam, ardımdan sayısı yüz binleri asan bütün millet gelir!.." diyor, bununla avunuyordu. Fakat Ankara'da Timurlenk'e hücuma kalktığı zaman bir de ardına baktı ki, kimseler yok... Haklarını yediği, kendilerini hiç saydığı, dertlerini dinlemediği halk ve beyler onu en büyük düşmanı karşısında yalnız bıraktılar.
Reklam
1370'de tahta çıktığında sadece Ulu Han ünvanını isteyen Timurlenk yani aksak Timur, başkenti Semerkand'ından yola çıkıp dünyayı fethetmiştir. Timur yenilgi nedir bilmemiştir. Beyazıd da öyle. Her ikisi de Türk'tür ve Türklerin dediği gibi nasıl gökyüzünde tek bir Tanrı varsa dünya üzerinde de tek bir hükümdar olmalıdır.
Timurlenk
Onca masanın, sandalyenin hiçbiri boş değil; bu yüzden kendilerine oturacak yer bulamadan oradan oraya gezen gariban bir grup var salonda. Çoğu genç, bakımsız, yoksul ama zeki bakışlı erkekler. Biri de genç bir kadın. Birbirlerinden hiç ayrılmadan o masadan bu masaya geziyorlar, oturacak bir tek sandalye bile bulamadan. Bırakın onları
Sayfa 262 - Edebi ve ebedi gölgelere dairKitabı okudu
Semerkant'ın ele geçirilmesi tipik bir Timurlenk hilesi ile başarıyla sonuçlandı. Kurnaz komutan şehrin surlarından görülecek şekilde birliklerini her yöne dağıttı ve her bölük atların arkasında çeşitli açılardan sürüklemek için kavak dalları kesti. Havaya yükselen muazzam toz bulutu, sadece çok büyük bir ordunun yaklaşmakta olduğunu değil, aynı zamanda askerlerin dört bir yandan gelmekte olduğu izlenimini de verdi.
... Timur tarihte karşımıza bir uçta şeytanın bedenlenmiş hali, diğer uçta milyonların gönlüne giren bir hayırsever olarak; çok geniş bir yelpazede değişik şöhretler edinmiş karmaşık bir kişilik olarak çıkmaktadır.
Reklam
Timur
Yaşam öyküsünde, aklın kaba güç üzerindeki ölçüsüz üstünlüğü ve en görkemli tasarımların, küçük ve önemsiz araçlarla yapılabildiği tespitini yapmıştır.
Ustalıkla yapılmış bir plan, yüz bin askerin yapacağı işi yapabilir.
Ordudaki askerlere kuvvet ve cesaret vermek için Timurlenk ve emrindeki tüm komutanları, en düşük rütbeli askerle aynı kaptan yemek yerlerdi.
Ankara
"Selçuk zamanında Bizans'ın Anadolu içinde son savleti 1197 yılında burada kırılmıştır. Kılıç Arslan'ın ve Melik Danişmend'in müşterek zaferi olan bu muhabereden sonra Bizans kartalı bir daha Anadolu'da uçamaz. Yıldırım, Timurlenk'le, yani talihinin zehirden acı yüzü ile yine Ankara'da karşılaşır. Kısacası Anadolu kıt'asının kaderinde az çok değişiklik yapan vak'aların çoğu onun etrafında gelişir. Bu hâdiselerin en mühimi şüphesiz en sonuncusu olan İstiklâl Savaşı'dır. Bu muharebe sadece Türk milletinin kendi hayat haklarını yeni baştan kazanmış olduğu harp değildir. Hakikatte 26 Ağustos sabahı Dumlupınar'da gürleyen toplar, iktisadî ve siyasî esaret altında yaşayan bütün şark milletleri için yeni bir devrin başladığını ilân ediyordu. Onun içindir ki bundan böyle her zincir kırılışının başında Ankara'nın adı geçecek ve her hürriyet mücadelesi, Sakarya'da, İnönü'nde, Afyon'da, Kütahya ve Bursa yollarında ölenlerin ruhuna kendiliğinde ithaf edilmiş bir dua olacaktır."
Sayfa 14 - Dergâh Yayınları
Reklam
HAYATI ANLAMAK Hayatın güçlükleri
Mağlup olup canını güç belâ kurtaran, kendini bir harabeye atan Timurlenk, hayata küsmüş, bütün bütün ümitsizliğe kapılmıştı. Ama ona bir karınca ümit ışıklarını yaktı. Karınca ağzına aldığı taneyi belki otuz-kırk kere tümseğe yukarı taşımış, yuvarlanmıştı. Ama sonunda aşırmayı başardı. Karınca kendinden büyük bu buğday tanesini o tümsekten nasıl aşırmıştı? Azmiyle, ümidiyle tabiî. Timur, " Yazık bana! " dedi. " Bir karınca kadar olamadım. Yıkıldım, ümitsizliğe kapıldım. Bundan sonra yılma, çekilme yok. Çalışıp başaracağım. " İşte bu ümit ışığı Timur'u başbuğluğa yükseltmişti.
Sayfa 70 - Yeni Asya Yayınları
Derler ki Timurlenk Şiraz'ı fethedince Hafız'ın kabrine gider ve Hafız Divanını açarak tefehül eder.Çıkan ilk beyiti okur.Aynen şöyle denmektedir beyitte : " Bir zamanlar aslanların kükrediği bu yerlerde ,şimdi topal tilkiler dolaşmaktadır." Bunu okuyan Timur elinde tuttuğu divanı yere çalar: " Kim demiş ki Hafız öldü diye,Hafız yaşıyor." der...
Timurlenk
Bir köylüyken, taht kurdum Dünyanın yarısının üstüne. Ve böylesi alçakgönüllü Bir kadere söylendim.
Kurtuba Ulu Camii'nden Tlemsen'in küçük mücevher kutuları misali camilerine, Fas'taki Karaviyyin veya Kahire'deki İbn Tulun camiine, İstanbul'un devasa camileri veya Isfahan'ınkilerin cennet misali soğan kubbeleri ya da Samarra'nın çok sade helezonî minaresi arasında, Semerkant'taki Timurlenk türbesinden Hindistan'daki Taç Mahal'in hârelenen kabrine, Gırnata'daki Elhamra saraylarından Isfahan'daki Ali Kapu ve Çihil Sütun saraylarına kadar heryerde kendi payıma ben, her zaman, bunların hepsinin de, aynı Allah'ın çağrısına yönelmiş, aynı imandan ilham alan, aynı kişi tarafından inşa edilmiş olduklarının bizzat yaşanmış tecrubesini edinmişimdir.
Sayfa 153 - Türk Edebiyatı VakfıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.