Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
•|Sen kendini biliyorsan, bil ki kendini bilmezlerin söyledikleri anlamsızdır... Unutma gereksiz eleştiri sadece gizli hayranlıktır.. :) _Cengiz Aytmatov_
Unutma, insanlar açık ve net bir şekilde reddedilmektense yalan söylenmesini tercih ederler.
Reklam
Marcus Aurelius “herhangi bir yeteneksizlik ya da kabiliyetsizlik mazeretine mahal vermeden” herkes tarafından uygulanabilecek şekilde belirlenmiş bazı ilkeleri şöyle sıralar: dürüstlük, şeref, sıkı çalışma, özveri, kanaatkârlık, tutumluluk, şefkat, bağımsızlık, sadelik, sağgörü, yüce gönüllülük. “Unutma ki seni yönlendiren zihnin kendi kendine yetebildiğinde yenilmez olur... Tutkulardan kurtulmuş bir zihin kale gibidir: İnsanların sığınabileceği daha güçlü bir yer yoktur.”
İnsanlar neden başkalarından onay görmek ister? Bu çoğu zaman, ödül ve ceza eğitiminin etkisinin sonucudur. Kişi uygun eylemleri gerçekleştirirse, övgü duyar. İstenmeyen eylemleri gerçekleştirirse, ceza alır. Adler ödül ve ceza eğitimini çok eleştirmiştir. İnsanların, Kimse beni övmeyecekse, uygun eylemlere başvurmam ve kimse beni cezalandırmayacaksa, uygunsuz eylemleri gerçekleştiririm, diye düşündüğü hatalı yaşamlara neden olur. Kimse tarafından övgü duymazsan bir daha asla böyle bir şey yapmamaya karar verirsin. Bu durumda bir terslik olduğu belli. Başkalarının beklentilerini tatmin etmek için yaşamıyoruz. Şöyle bir söz vardır: Hayatını kendin için yaşamıyorsan, kim senin için yaşayacak? Kendi hayatını sadece sen yaşarsın. Hayatını kimin için yaşadığına gelince, tabii ki cevap yine sende. Hayatını kendin için yaşamıyorsan, senin yerine kim yaşayabilir? Sonuç olarak, 'ben' konusunu düşünerek yaşarız. Bu şekilde düşünmememiz için hiçbir neden yoktur. İnsan başkalarından onay görmeyi istediğinde ve sadece başkaları tarafından nasıl yargılandığı önemsendiğinde, sonunda başkalarının hayatını yaşamaya başlar. Onay görmeyi çok istemek, 'bu tür bir kişi ' olmanı isteyen insanların beklentilerine bağlı bir hayat yaşamana neden olur. Bir başka deyişle, gerçekten kim olduğunu bir tarafa bırakır ve başkalarının hayatını yaşarsın. Ayrıca, lütfen şunu unutma: Başkalarının beklentilerini tatmin etmek için yaşamıyorsan, başkaları da senin beklentilerini tatmin etmek için yaşamıyor demektir. Birisi senin istediğin gibi davranmayabilir ama bunu seni öfkelendirmek için yapmaz. Bu, doğal bir şeydir.
Aile/Güven Üzerine İyi Tespit...
Unutma; bir kişinin kamuoyundaki itibarını şekillendiren neredeyse bütün dedikodu ve söylentiler, Aile Üyelerinden Çıkar...
Sayfa 43 - Quintus Cicero
Bir kişi sana karşı ne kadar fazla samimi ve gerçek duygu gösteriyorsa ve ailenle yakın bağ kuruyorsa, seni o kadar çok seveceğini ve en iyi yerlere gelmeni isteyeceğini her zaman aklında tut. Örnek olarak bu kişiler arasında, klan üyelerin, akrabaların, hamilerin, özgür bıraktığın eski kölelerin ve son olarak mevcut kölelerin yer alır. Unutma; bir kişinin kamuoyundaki itibarını şekillendiren neredeyse bütün dedikodu ve söylentiler, aile üyelerinden çıkar.
Reklam
Unutma, senden yardım isteyen kişilerin büyük kısmı aslında bu yardıma gerçekten ihtiyaç duymayacaktır. Dolayısıyla, herkesin sana kendi evinde sürekli öfke duymasındansa forum meydanında bazı kişilerin zaman zaman sana öfke duyması daha iyidir. İnsanlar, kendilerini doğrudan reddeden kişilere karşı daha fazla, "elimden gelse size yardım etmekten memnuniyet duyardım, fakat bana bu konuda mani olan büyük bir durum var" diyerek mazeret belirten kişilere daha az öfke duyar.
Unutma, insanlar açık ve net bir şekilde reddedilmektense yalan söylenmesini tercih ederler.
Unutma, insanlar açık ve net bir şekilde reddedilmektense yalan söylenmesini tercih ederler.
Epikharmos'un şu bilge sözlerini unutma: "Bilgeliğin kas ve kemiklerinde inanç ve güven aceleye gelmez."
Reklam
Kendini, gücünü farket ve bunlara ihtiyaç duyduğunda içinde olduğunu unutma
Zira gerçekte insanın kendi güçlerini kullanmasından ve hissetmesinden başka hiçbir zevk yoktur ve en büyük acı, insanın güce ihtiyaç duyduğunda yokluğunu hissetmesidir.
‌"Stoacılar Felsefeyi üçe ayırır: Mantık, Fizik ve Ahlak. Stoacılara göre felsefe yaşayan bir canlıdır. Mantık, bu canlının kemiklerini ve sinirlerini, Fizik etli bölgelerini, Ahlaksa ruhunu oluşturur. Stoacılar bunlar arasındaki ilişkiyi şöyle ifade eder: "En üstün iyi, erdemdir; erdem doğayla uyumlu yaşamaktır, doğayla uyumlu yaşama,
Bir insan bir uçak yapabilir ve onunla bütün dünyayı dolaşabilir . Fakat nasıl mutlu, başarılı ve memnun olunacağını öğreten o basit sanatın tamamen ca­hilidir. Sanatları öğrenirken listenin en başına 'yaşama sanatı'nı koy­mayı unutma ...
Okullarımızda bize kuşku ve unutma sanatı öğretiliyor, her şeyden önce kişisel ve yerel olanın unutulması.
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
481 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.