“Kesin, sarsılmaz görüşlere, içgüdülere, tutkulara, oturmuş, kendini kabul ettirmiş bir karaktere sahip olmak; hepsi dönüp dolaşıp şu korkunç sonucu doğurur: ruhumuzun bir olguya, dışarıya ait, maddi bir şeye dönüşmesi. Yaşamak, var olanları ve kendimizi bilmediğimiz, tatlı, kıpır kıpır bir haldir; bir bilgeye yakışan, hayat veren biricik yaşam tarzıdır bu.”