Belki de korkmuştum hep uyumaktan. Uyuyan insanların üzerine abanan acizlik de iğrendirmişti beni. Onlar gibi görünmek, onlar kadar zayıf ve yalın olmaktan da korkmuştum…
Besleme ve üreme gibi yalın ihtiyaçların dışında insanoğlunun en çok istediği şey ardında kendinden bir iz bırakmaktır; gerçekten yaşamış olduğunun bir belirtisi belki de.
Hakikatin önemsizleşmesi döneminde artık siyasi liderlerin savlarının ve söylemlerinin hakikatle bir ilişkisi olması önemini yitirmiştir. Destekçisi olan kitlenin inançlarına ve önyargılarına uygun olduğu sürece liderin tutarsız savları ileri sürmesi, yolsuzluk yapması, başarısız dış siyaset ya da ekonomi yönetimi yapması önemini yitirir. Zira artık her olumsuz gelişme için bir bahane vardır. Olumsuzlukların tümü iç düşmanlar, dış düşmanlar, terörist örgütler, casuslar, ülkenin gelişmesini istemeyen seçkinler gibi çoğunlukla siyaseten icat edilmiş kesimlere yıkılır. Başarılar siyasetçilerin, başarısızlıklar ise ülkenin ilerlemesini istemeyen şer odaklarının kurduğu pusulardan kaynaklanmaktadır. Hakikatin önemsizleşmesi döneminde, bu sayları ileri süren siyasetçilerin kitleleri, hiçbir akıl yürütmeye başvurmadığı ve her şeyi inanç ve kanaat aracılığıyla kabullendiği için, böylesine büyük komplo teorilerinin -kulağa garip geliyor ama-tümü karşılık bulacaktır.
"Ah, dedi, insanlar uykularındaki kadar masum, çocukları kadar yalın, yaşlılar kadar dingin yaşasalar zamanı, acı, dünya haritasından silinir, herkes her sevinci aynı incelik ve içtenlikle hak ederek yaşardı."
Fırlayıp ilk ışıklarıyla günün dağınık yataklardan
Koşaradım gidiyorsunuz işinize değişmeyen yollardan.
Kurulmuş saatler gibi gün boyu çalışıp tekdüze
Uzayan gölgelerle koşaradım dönüyorsunuz evinize
Ne kadar uzaksa bir felaket sizden o kadar mutlusunuz
Unuttunuz başkalarının acısını duymayı
Küçük çıkarların büyük kurnazları
Alışverişe döndü tüm ilişkileriniz, hesaplı, planlı
Sevgileriniz ayaküstü, ilgileriniz koşaradım
Unuttunuz konuşmayı kendinizi vererek
Düşünmeden bir başka şeyi, içten yalın dürüst
Dışa vurmayı duygularınızı
Unuttunuz, neydi bir ince söze yakışan en güzel davranış.