Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
KANSIZ İŞGAL...
GDO'lu bir gıda ve nanoteknolojik ilaçla her eve girip sessizde işgal edecekler.Yeni nesil terörist ve işgalciler bunlar.Kansız işgal.Sessiz ve sinsice.
Nasıl bir nesil yetiştirmek istiyorsanız öyle bir insan olun.
Eğer yeni bir neslin belli özelliklerle donanmış olarak yetişemesini istiyorsak o nesli eğitme görevi yüklenmiş olanların da aynı özellikleri taşıması kaçınılmazdır.
Sayfa 398Kitabı okudu
Reklam
Yaşlılar istiyordu ki, kendileri mektepte hangi terimleri görmüş ve okumuşlarsa şimdi o dille yazsınlar. Oysa, okullarda, gazetelerde dil değişmişti. Maksatlı veya maksatsız dilin değişmesi için çok şeyler yapılmıştı. Yeni nesille eski neslin arası dil sebebiyle açılmıştı. Solcular, devrimciler, batıcılar bu uçurumu daha da büyütmek için ellerinden geleni artlarına bırakmıyorlardı. Uydurma hale getirmişlerdi dili. Ama, tam bir çıkmaz karşısındaydık. Eski nesil, "cemiyet” diyor, yeni nesil "toplum" diyordu. Biz hangisini kullanacaktık? Eskiler, dilin bozulmaması için eskide ısrar etmemizi istiyor lardı. Ama, böyle yaparsanız, yazınızı sadece yaşlılar oku yacaktı, yeni nesille bağınız kopacaktı. Solcuların amacı da buydu. "Tercüman" gazetesi eski dil savunmacılığının kalesi gibiydi. Ama, karşıdakiler ara sıra eski dil şampi yonlarının bile farkında olmadan yeni kelimeler kullandıklarını listeler yayınlayarak isbat ediyorlardı. Doğru yol, bir nevi orta yoldu. Yeni nesle yeni bir dille seslenmek şarttı. Ama, mümkün mertebe, uydurma kelimelerden kaçınmak lazımdı. Vazgeçilmez terimlerimizi de korumalıydık tabii ki. Benim görüşüm ve tutumum buydu. Fakat, en ufak bir değişiklik ve yeniliğe tahammülü olmayanlar, kenarda köşede aleyhime propaganda yapıyordu, uydurma dilci diye. Oysa, dikkatli olanlar uydurma dilci, Ataççı olmadığımızı görebiliyorlardı.
Sayfa 306Kitabı okudu
Umarım eskiden olduğu gibi Tanrı' ya hala dua ediyor, onun varlığına inanıyorsundur. Şimdilerde yeni nesil gençlerin birçoğunun yüreğinde inançsızlığın yer etmiş olduğunu görüyor ve üzülüyorum.
Ah, yeni yetişen nesil ne acınacak bir haldeydi? Yarınki çocuklar saygı, itaat ve görenek gibi kayıtlardan kurtulacak, fakat aynı zamanda bu kayıtların temin ettiği zevklerden, saadetlerden de mahrum kalacaktı. Gittikçe sathileşecekler, gittikçe kabalaşacaklardı ve akıbet başıboş bırakılmış hayvanlar gibi, oradan buraya, buradan oraya atılıp dururlarken, günün birinde ya bir çukura düşecekler, ya da bir suda boğulacaklardı.
Öğretmenin şahsi yapısı ve saygınlığı, toplum içindeki maddi yapısının güçlü olmasıyla yakından ilgilidir.
Sayfa 133 - timaşKitabı okudu
Reklam
ülkemizi herhangi bir konuda eleştirmek çok kolaydır. Hatta yeni nesil ifadesiyle ülkemizi "gömmek" için binlerce sayısal veriden bahsedilebilir. Önünüze alacağınız birkaç uluslararası araştırma sonucu, ülkemizin ne kadar da yaşanmaz bir yer olduğunu anlamamız için bizi 15 dakikada ikna edecektir. Bu araştırma sonuçlarının birinde, bizim merhametsiz bir toplum olduğumuz sonucu bile çıkmıştır. Komşumuza bile güvenmediğimiz, ülkemiz hakkında bilgisiz olduğumuz, eleştirel düşünme becerisinden yoksun olduğumuz, kitaba ve kültüre itibar etmediğimiz, mutsuz insanlar olduğumuz, çocuklarımızın da mutsuz olduğu gibi sonuçlar, düzenli aralıklarla kamuya servis edilmektedir.
Sayfa 85 - Yakamoz Y.Kitabı okudu
Toplumun mimarları kadınlardır.
Yani annelerdir. Bir topluma nasıl şekil vermek istiyorsanız, o toplumun kadınlarını o yöne sevk edin. Çünkü yeni nesil onların kucağında yetişiyor. Bunun farkında olan emparyalistler, hesaplarının (pırojelerinin) odağına kadını yerleştirmişlerdir. KADIN YOLUNU ŞAŞIRDI mı, toplum bozulur. ... ~...
"İnsanları basit ve üstün olanlar diye ayırmama gelince, basit olanlar yani yalnız insan cinsini üretmeye yarayanlar, diğerleri de yeni bir şey söyleyebilmek isteğiyle doğmuş üstün insanlardır. --- --- --- --- Toplum muhafazakarlık görevini yerine getirmek için çok kez bu insanları asıp kesiyor ya da her türlü hareket imkanından mahrum ediyor. Ama yine aynı toplum, bir nesil sonra bu astığı insanlığın anıtını dikip ona tapıyor... İlk bölüm şimdinin adamıyken, ikinci bölüm geleceğin adamıdır. Birinciler dünyayı korur ve onun nüfusunu çoğaltır; ikincilerse onu hareket ettirir ve asıl amacına doğru yürütürler. Her iki sınıfın da yaşamaya hakkı vardır."
Sayfa 280Kitabı okudu
“Batılı aydınlar yeni inançlarıyla 16. ve 17. asırlarda olumlu bir fonksiyon ifa ettiler. Hareketli ve yapıcı bir sınıfa şekil kazandırdılar, ilmin ilerleme yolunu açtılar, çeşitli ilmi keşiflerin ve icatların yapılmasını sağladılar. Ama 16. ve 17. asırdaki aydınların aynı sözleri, düşünceleri, kavramları, görüşleri ve sloganları Müslüman
Sayfa 80
Reklam
Değişen ve yenilenen nesiller yeni anlayışlar, gayeler ve taleplerle gelmektedir. Bu yeni nesil insanlara geçerliliğini çoktan kaybetmiş yönetim şekilleri zorla dayatılamaz; yeni nesillerin hayatının temelini mantıklı, adil ve sağlam bir devlet yönetimi esasına göre şekillendirmek gerekmektedir.
Bu insan, Diriliş İnsanı; ve ondan doğacak nesil, Diriliş Nesli; bu neslin kuracağı toplum Diriliş Toplumu ve bu Toplumun insanlıkta mayalandıracağı yeni hakikat uygarlığı atılımı, Diriliş Uygarlığı olacaktır.
Ortadoğu ile kurulan en güçlü bağın İslam olduğu düşünüldüğünde diyalektik bir şekilde Türkiye'de İslam'ın kültürel alandaki etkisini zayıflatan uygulamaların haritalardan önce zihinlerde sınır çizme işlevi gördüğü tespit edilebilir. Yeni nesil, özellikle self oryantalizmin ideolojik kodlarıyla okullarda hem yerli kültürden hem de Ortadoğu'dan
Sayfa 206Kitabı okudu
Toplum olarak genelde zenginliklerini ve değerlerini kaybettikten sonra hayıflanmayı çok seven fakat bu değerlere sahipken korumak, özümsemek için pek de istekli olmayan bir yapımız var. Bu durumun oluşmasında kamuoyunu yönlendiren basın yayın organlarının, üst düzey devlet idarecisi ve belediye yetkililerinin, belki de daha önemlisi sürekli göç alarak büyüyen ve şehre gittikçe yabancılaşan yeni bir İstanbullu kitlesinin varlığı önemli rol oynuyor. İstanbulluluk konusunda bilinçli bir nesil yetiştirilmeden, eski İstanbul olarak bilinen bölgeyi koruyacak gerekli kanunları çıkarıp lüzumlu tedbirleri almadan, değişen belediye iktidarlarına rağmen değişmez bir şehir politikası gütmeden bu harikulade şehri gelecek nesillere layığıyla aktarmamız pek de mümkün görünmüyor. 50'li, 60'lı ve 80'li yıllarda "imar faaliyeti" adı altında yapılan yıkınılara alkış tutan da, şimdilerde kaybettiği değerlere hayıflanan da aynı toplum olunca insan söyleyecek söz bulamıyor.
Sayfa 7 - Kronik Kitap 2. Baskı, Kasım 2021, İstanbul
189 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.