Bir zamanlar bir öğrencinin Ustasına sorduğu soru buydu.
Usta o anda cevap vermedi. Ancak birkaç gün sonra, o ve genç öğrenci bir nehrin yanında otururken, susadığını söyledi ve çocuktan oradaki eski bir kirli elekle ona biraz su getirmesini istedi.
Öğrenci başladı, çünkü bunun mantıksız bir istek olduğunu biliyordu.
Ancak, Efendisine karşı çıkamadı ve eleği alarak bu saçma görevi yerine getirmeye başladı. Efendisine götürmek için süzgeci nehre her daldırdığında, ona bir adım bile atamadı, süzgeçte bir damla bile kalmadı.
Onlarca kez denedi, ama kıyıdan Efendisine daha hızlı koşmaya çalıştığı kadar, su elekteki tüm deliklerden geçmeye devam etti ve yol boyunca kayboldu.
Yorgun bir halde Usta'nın yanına oturdu ve "Ben o elekle su alamam. Affet beni usta bu imkansız ve ben işimde başarısız oldum" dedi.
“Hayır yaşlı adam gülümseyerek cevap verdi; başarısız olmadın. Elek bak, şimdi yeni gibi. Deliklerinden süzülen su onu temizledi"
"Kitap okuduğunda devam etti yaşlı usta ; bir elek gibisin ve onlar nehir suyu gibi"
"İçinde akıttıkları tüm suyu hafızanda tutamasan da önemli değil, çünkü kitaplar ancak fikirleriyle, duygularıyla, hisleriyle, bilgileriyle, sayfalar arasında bulacağın gerçekle, zihninizi ve ruhunuzu arındıracak, sizi daha iyi ve yenilenmiş bir insan yapacaktır. Okumanın amacı budur”.
Oğuz Atay'a AİT DEĞİLDİR...
#Biliyor musun Olric
Neyi efendimiz?
Onunla ne zaman lades oynasak hep o kazandı.
Neden efendimiz?
Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim?
Tam, "Dur, daha yeni tanıdım seni!" derken kitabın bitmesiyle ellerimden kayıp giden bir arkadaş oldu Martin Eden benim için.
İncelememe başlamadan önce bir itirafta bulunmak istiyorum: Bu eseri spoiler vermeden inceleyecek kadar yeterli görmüyorum kendimi. Ona göre okuyun ki incinmesin hayat mücadelesinde yorgun düşmüş yüreklerimiz.
Son zamanlara okuduğum en etkileyici kitap olduğunu söylersem, kesinlikle abartmış olmam. Kitabın türü korku değil; korkuyorsunuz. Kitabın türü dram değil; ağlıyorsunuz. Kitabı okuduğum an etkilendim ama bundan daha fazlası olacak. Hepsi birbirinden farklı olan her bir kitabı elime aldığımda aklıma bu hikâye tekrar tekrar gelecek ve yine
EsselâmuAleykûm
1.yorumda "Şeriatcılar burda barınamıcaklar artik:))" diye yorum yapan sözde okur vatandaşımızın(şaibeli) sözlerini kâle alıp bir açıklama yapacağım.
Şöyle ki; şeriatçılar bu ülkeye başka ülkeden gelmediler! Onların atası, soyu sopu şeriatçıydı.
Sen kalkıp ta ne had bilmezlikle burda barınamazlar diye konuşursun be
Mahrumiyet Oteli / Ersin Doğan
Kitabımın adı hüzünlü bir yolculuk olacağının habercisiydi aslında. Mahrumiyetler… Sevgi, ilgi, aile, dostluk gibi yoksunlukların yerini başka şeylerle doldurmak mümkün olmuyor. Eser de bu tema üzerine kurulu.
Hayatın kendisine biçtiği rolle yetinmeyenler bir gün geçmişin rövanşına mutlaka alırlar. Kimi zaman bu mutlu son getirir kimi zaman da hüsran ama ne olursa olsun yarım kalan ve acıtan bir defter artık kapanmıştır ya bu bile ferahlamaya yetecektir aslında.
Eser;
Leman, Gölge, Derviş Baba ve Kardan Adam’la sırlarla dolu bu otelde sıra dışı bir konaklamaya davet ediyor bizi.
Evsiz çocuklar, yaptığı yanlıştan dolayı evladına sırtını dönen aileler ve varolma çabasındaki güçlü kadın mücadelesi beni hem üzdü hem de uzakta da olsa umuda sürükledi.
Heyecanı çok yüksek bir romandı. Finalinde bile iki kez şaşırttı beni. Film tadında soluksuz okudum. Yayıneviyle de tanışma kitabım oldu ayrıca. Baskı ve sayfa kalitesi birçok yayınevine örnek olacak nitelikte. Demem odur ki her anlamda kocaman bir iyi ki Kıymetli yazar @ersin_dogan1 Bey’in diğer eserlerine de merakla bekliyorum.
#alıntılarım
Madem buranın hamuruna ilim irfan katılsın istiyorsunuz o zaman önce büyük bir kütüphane yapın.
Ben en çok sonbaharı seviyorum. Bana, evrenin bile renkleri solabiliyorken kendi kaderimi ağlamamın anlamsızlığını hatırlatıyor.
Bu yaşıma kadar öğrendiğim bir şey varsa o da görünenle görünenin ardında bekleyenin her zaman farklı olduğudur
@ersin_dogan1 @angeyayinlarikitap
#mahrumiyetoteli #ersindoğan #angeyayınları
Herkese merhaba, alıntılarınızı daha kolay paylaşabilmeniz için "Kolay Alıntı" isminde bir uygulama geliştirdim. Uygulamaya kitap sayfasının fotoğrafını yükleyip taratıyorsunuz, size kopyalanabilir metin halinde çıktı veriyor. Belki çoğunuz bu tarz bir uygulama zaten kullanıyor ama bu uygulamayı bir amaç uğruna geliştirdim. Amacım, uygulamadan elde edilecek gelirlerin tamamını ihtiyacı olan okullara kitap desteği olarak sağlamak. Sizden isteğim, size de fayda sağlayacak bu uygulamayı alıntı paylaşacağınız zamanlarda kullanmanız ve bu gönderiyi paylaşarak daha çok insana ulaşmasını sağlamanız. Gelirler uygulama içi reklam gösterimi sayesinde sağlanacak. İlk defa böyle bir yöntem deniyorum ve günlük gelirleri aşağıda vereceğim instagram hesabından düzenli olarak paylaşacağım. Süreci benimle birlikte takip etmek için instagram sayfasını takip edebilirsiniz.
Değerlendirmelerinize ve önerilerinize her zaman açığım.
Google Play: play.google.com/store/apps/deta...
Instagram: instagram.com/kolayalinti?utm...
Eskisi Kadar Özlemiyorum Seni ve ağlamıyorum olduk olmadık zamanlarda..
Adının geçtiği cümlelerde, gözlerim dolmuyor..
Yokluğunun takvimini tutmuyorum artık.
Biraz yorgunum..
Biraz kırgın..
Biraz da kirletti sensizlik beni!
Nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama
“İyiyimler” yamaladım dilime.
Tedirginim aslında, seni unutuyor olmak,
Hafızamı milyon kez zorlamama rağmen yüzünü hatırlayamamak korkutuyor beni..
Gel diye beklemiyorum artık,
Hatta istemiyorum gelmeni..
Nasıl olduğun konusunda ufacık bir merak yok içimde.
Arasıra geliyorsun aklıma, banane diyorum
Benim derdim yeter bana banane!
Alıştım mı yokluğuna?
Vaz mı geçiyorum, varlığından?
Tedirginim aslında,
Ya başkasını seversem?
İnan o zaman seni hayatım boyunca affetmem..
“Sürekli kitap okuyup film izleyen, kendini geliştirmek için uğraşlarına, hobilerine zaman ayıran insanlar var. Saçma sapan tartışmalara dahil olmuyorlar. Kendi kurdukları dünyada mutlu mesut yaşıyorlar. Var böyle insanlar..”
Okumak istediğimiz çoğu kitabı okumaya yetişemeyeceğiz. Belki de çoğu zaman yanlış insanlarla birlikte olacağız. Peki, ne yapmalı? Seçici olmalı. En nitelikli kitapları bulmalı. En doğru insanları seçmeli.