Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Ucuza mal edilmiş her cennet gibi cehennemi andırırlardı.
Çilekli dondurmadan bir kaşık alıyor çocuk, korkunç buluyor. Hemen her şeye, bebek mamalarına, sebzelere, suya sızan, kimi pençesine alacağı belli olmayan bir siyanür sızıntısı var ülkede. Çocuğuna aldığı ilk dondurmanın siyanürlü olduğunu bilmeyen baba, şımarıklık etme diyor, ye şunu! Çocuk tadı berbat dese de zorla ağzına sokuyor dondurmayı. Ta
Nasıl Rahibe Oldum
Nasıl Rahibe OldumCesar Aira · Can Yayınları · 2015155 okunma
463 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Hababam Sınıfı/ Rıfat Ilgaz Bu ay öğrencilerimle "Yol Arkadaşım Kitap" projesi Rıfat Ilgaz'ın kült eserlerinden Hababam Sınıfı romanını okuyup tahlil ettik. Okuyan ve programa katılan tüm öğrencilerimi kutluyorum. Hababam sınıfının uzun bir hikâyesi var, en geçmişi Rıfat Ilgaz'ın kendi yatılı okul dönemlerine dayanır,
Hababam Sınıfı
Hababam SınıfıRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20043,046 okunma
Reklam
Pek çok varoluş mücadelesi, galibi olmayan, birinin kazancının diğerinin kaybı olduğu, toplamı sıfır olan bir oyundur. Bir vadide her yıl aşağı yukarı aynı miktarda ot bittiğini ve bu otlağın 10 bin kadar tavşanı beslediğini, bu tavşanların da yeterince hızlı ve akıllı olmayanlarının ya da şanssız olanlarının yüz kadar tilkiye av olduğunu düşünelim. Zeki ve gayretli bir tilki ortalamadan fazla tavşanı silip süpürdüğünde, diğer tilkiler muhtemelen aç kalacaktır. Eğer tüm tilkiler aynı anda tavşan avlamayı başarırsa, tavşan nüfusu hızla düşecek ve gelecek yıl daha da çok tilki açlıkla boğuşacaktır. Tavşan pazarında ara ara dalgalanmalar olsa da uzun vadede tilkiler, her yıl bir öncekine kıyasla yüzde 3'ten fazla tavşan avlamayı beklemezler.
736 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Rüzgarın Adı - Patrick Rothfuss
Kitabın ve Kvothe'nin hikâyesi o kadar yoğun ki nereden başlasam orası en ortası olur. İlk olarak Kvothe'den ve onun etrafındaki karakterlerden başlamak istiyorum. Genellikle okurken bu çocuk niye böyle düşüncesiz davranıyor dediğim çok yer oldu. Hani bu kadar zeki birinden bahsediliyorsa ben de bunu görmek isterdim. Dersler konusunda
Rüzgarın Adı
Rüzgarın AdıPatrick Rothfuss · İthaki Yayınları · 20193,774 okunma
Onsuzluk
Bugün günlerden yağmurlu bir cumaydı. İşten çıkmış otobüste kafamı cama dayayıp "çok eski şarkı" isimli müziği dinliyordum. Sözlerinde "iznin olmadan hala seviyorum seni" geçiyordu. Evet, onun izni olmadan hala onu seviyordum. Onu "kafamda dönüp duran plaklar" gibi çalıp duruyordum adeta... Sanki bedenime tüm
312 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın haberi çıkıp arka yazısını okuduğumdan beri deli gibi merak ettiğim bir kitap, Rahip. Herkese hitap etmeyen, yetişkin içerikli bir kitap olduğunu hatırlatarak başlamak isterim. Çünkü 'ayyy bu neeeeğğ' gibi salak saçma yorum yapıp beni çıldırtanlar olacak, siz okumayın arkadaşım, rica ediyorum. Neyse, sakinim. Başrolümüz Tyler
Rahip
RahipSierra Simone · Pukka Yayınları · 2024115 okunma
Reklam
Artık liderler, şef ya da başkan olmak için izin almak zorundalar. Başbakan en güçlü, en zeki, en büyük, en yakışıklı, en kibar, en zengin ya da sınıf birincisi olduğu için ülkenin lideri değil… Bütün bunların başbakan olmasıyla hiç ilgisi yok. Lider olmasının tek nedeni, halkın ona lider olma izni vermesi, onu seçmesi. Eğer işini iyi yapmazsa, insanlar da ona bir daha oy vermezler. Eğer işini iyi yapar, sözlerini tutarsa, ülkesiyle gerektiği kadar ilgilenirse, halk ondan memnun kalırsa, herkes yeniden oyunu ona verir. Bu da, kararları veren gerçek şefin halk olduğunu kanıtlar. En büyük şefin bile bir şefi vardır. O da şef olmayan herkestir. Gerçek şef, diğerleridir. İnsanların bir arada daha iyi yaşayabilmek için buldukları bu sisteme “demokrasi” denir.
Sayfa 24 - Günışığı Kitaplığı
The Rational Male
THE RATİONAL MALE Kadınlar aktarılan bilgiden çok iletişimden keyif alırlar. Çözülmesi gereken bir sorun değil, iletişimdir. “Açık iletişim kadınları ne kadar sinirlendiriyorsa, gizli iletişim de bizi o kadar sinirlendiriyor. Dilimizin onlar için hiçbir sanatı yok, bu yüzden kadınlara en iyi ihtimalle aptal veya basit görünüyoruz Ruh eşi bir
Sen cahil değilsin, karıcığım. Senin ilminde belki kitapların büyük payı yok, fakat senin ilminde aşkın, ümidin, ıstırabın, sabrın ve sabırsızlığın, yalnız kendine ait ve kendinle hiçbir alakası olmayan, anlatılamayacak kadar çok sevinç ve kederin payı ve temeli vardır. Ve bundan dolayı şahsen benim en zeki ve şefkatli hocamsın.
Kültürü bilgiden ibaret sanmak, zekâyı hafızâdan ibaret sanmaktan farksızdır. Bu mevzuda kullanılan sayısız teşbihlere kolay anlaşılır bir yenisini katmak lazım gelirse bilgi, zekânın bir endüstrisinden başka bir şey olmayan kültürün ham maddesidir. Ne bilgisiz, ne de yalnız bilgi ile kültür olmaz. En büyük âlimlerin ve en zeki adamların çoğu bunun için kültürlü değildirler.
Reklam
Bu kitabı okuyan herkesin homo sapıens türü olduğunu kabul edebiliriz. Homo (insan) cinsinin sapıens(zeki) türü. Homo sapiens de bir aileye mensuptu. Bu sıradan bili tarihin en iyi korunmuş sırlarından biriydi. Homo sapiens uzunca bir süre kendisini diğer hayvanlardan ayrı, ailesiz(kuzeni veya kardeşi,hepsinden de önemlisi ebeveyni olmayan) bir yetim olarak gördü ama durum böyle değildi. Sevelim yada sevmeyelim, büyük maymunlar adı verilen gürültücü ve şempanzeler, goriller ve orangutanlar var ve şempanzeler bunların en yakını. Yalnızca 6 milyon yıl önce, tek bir dişi maymunun iki kızı oldu. Bunlardan biri tüm şempanzelerin atası olurken, diğeri de bizim büyükannemiz oldu.
Sayfa 20 - KolektifKitabı okuyor
Muazzam tespit
"İnsanlar ne der" endişesi içinde olmak, en iyi ve zeki insanları bile kendine özgü hiçbir özelliği olmayan, ipleri başkasının eline bırakılmış, güzel ama mekanik kuklalar haline getiriyor.
Sayfa 65
Tabakalaşma ve eşitsizlik evrensel birer olgu olmalarına karşın, bunların biçimleri bir toplumdan diğerine göre, sosyal gelişmenin düzeyine, kaynakların kıtlığına, dolayısıyla özel beceri ve yeteneğe duyulan ihtiyaca bağlı olarak değişiklik göstermekledir. Davis ve More'un kuramı, aşağıdaki kısaca dile getirilen önermeleri ileri
sınıfların, aile ve kilise gibi gerçek varlıklar mı, yoksa istatistiksel tahayyülün ürünleri mi oldukları tartışma konusu olmuştur. Bu ikinci görüşün savunucuları, Amerikan toplumunda ödüllerin bölüşümünün yukarıdan aşağıya, az çok kesintisiz bir süreklilik görüntüsü içinde olmasından etkileniyorlardı; böylece daha yüksek bir sınıfı ya da tabakayı daha aşağı olandan ayırt eden sınır çizgilerinin varlığına karar vermek, keyfi ve anlamsız bir süreçmiş gibi gözüküyordu. Keyfiydi, çünkü doğal çizgiler olmayınca, hemen her yerde yapay bir çizgi çizmek mümkündü; anlamsızdı, çünkü böylece ortaya çıkan sınıflar, paylaşılan ve kabul edilen bir üyelik anlamında gerçek toplumsal gruplaşmalara karşılık gelmezdi. Bu görüşün en erken ifade ediliş biçimlerinden birine göre, "alana bir toplumsal sınıf aramak üzere giren araştırmacı, orada olmayan bir şeyin peşinde demektir, onu ancak, zihnin uydurduğu bir şey olarak kendi kafasında bulabilir" (Parkin, 1997: 597).
Weber, Marx'ın sınıfın nesnel olarak belirli ekonomik koşullara dayandığı görüşünü kabul etse de, sınıf oluşumunda Marx'ın öngördüklerinden daha fazla çeşitteki ekonomik faktörün önemli olduğunu düşünmektedir. Weber'e göre, sınıf ayrılıkları yalnızca üretim araçlarının denetiminden ya da denetimlerinin olmamasından değil, mülkiyetle doğrudan doğruya ilişkisi olmayan ekonomik etkenlerden de kaynaklanmaktadır. Bu tür kaynaklar arasında, özellikle insanların, elde edebildikleri işlerin türünü belirleyen becerileri, referansları ya da nitelikleri bulunmaktadır. Beyaz yakalı profesyonel ya da yönetici mesleklerde olanlar, mavi yakalı işlerde çalışanlara kıyasla daha fazla kazanırlar ve çalışma koşulları daha iyidir. Bunların, diplomalar, dereceler ve edindikleri beceriler gibi sahip oldukları nitelikler, onları böyle nitelikleri olmayanlardan daha "pazarlanabilir" kılmaktadır. Daha düşük bir düzeyde, mavi yakalı işçiler arasında, nitelik sahibi zanaatkârlar da, yan-nitelikli ya da niteliksiz işçilerden daha çok ücret elde edebilirler. İkinci olarak, Weber tabakalaşmanın, sınıfın yanı sıra var olan başka iki temel yönünü ayırt eder. Weber bunlardan birisine, statü, ötekine de parti demektedir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.