25 Nisan 1915 Çanakkale Kara Savaşları vesilesiyle 3. Alay'da Onbaşı rütbesiyle kutsal vatan savunması görevini ifa ederken 7 Ağustos 1915'te şehit düşen dedem müteveffa Beykozlu Mehmet Oğlu Mustafa ile tüm şehitlerimizi saygı rahmet ve minnetle anıyorum. VATAN SİZE MİNNETTARDIR! 🇹🇷 #ÇanakkaleGeçilmez
Anzak birlikleri 25 Nisan 1915'te karaya çıktılar, operasyonu yöneten Britanyalı generalin beceriksizliği yüzünden ağır kayıplar verdiler ve Britanya'nın operasyonun başarısız olduğunu kabullenmesinin ardından 1916'da geri çekildiler.
Mustafa Kemal Paşa'nın Temmuz 1916'da 8. Tümen'e icra ettirdiği "çekilme muharebeleri"nin onun askeri yaşamında önemli bir yeri olduğu anlaşılmaktadır. Bunu daha sonra 6 Temmuz 1918'de şöyle anlatmıştır:
"Askerlik hayatımda en çok zevk duyduran, Muş cephesinde 8. Tümen ile yaptığım geri çekilme manevrasındaki
Mustafa Kemal, 25 Nisan günü elde edilen başarıda en büyük payı 27. Alay ile 57. Alay'a vermektedir. Özellikle 77. Alay ile 72. Alay'ı pek fazla öne çıkarmamaktadır. Bunun nedenleri ne olabilir? 25 Nisan günü, 72. ve 77. Alaylar Mustafa Kemal'in onlardan beklediği başarıyı gösterememiştir. Bu iki alay İstanbul'daki 6.
18 Mart 1915'te Çanakkale Boğazını geçmeye kalkan İngiliz ve Fransız donanması ağır kayıplar verince Gelibolu Yarımadası'na asker çıkarmaya karar verdiler. 25 Nisan 1915'te Arıburnu'na çıkan düşman kuvvetlerini, Mustafa Kemal'in komuta ettiği 19. Tümen Conkbayırı'nda durdurdu.
18 mart 1915 deniz savaşı sonrası 25 nisan 1915te başlayan çanakkale kara savaşlarına dair yerli yabancı yazarlar, tarihçiler, araştırmacılar tarafından yazılmış birçok kitap var.
okumuş olduğum bu kitap dışarıdan bakıldığında bunlardan biri gibi görünse de aslında tam olarak böyle değil.
zira
"Ben size ben taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir."
19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal bu emri; 25 Nisan 1915 günü, Conkbayırı'nda, 57. Piyade Alayı'na vermiştir. 🇹🇷 Çanakkale geçilmez!
Kurmay Albay Mustafa Kemal o dönemde 34 yaşındaydı, İngiliz ve Anzak birlikleri 25 Nisan 1915 tarihinde çıkarma yapmadan önce yarımadada ihtiyatta duran bir tümeninin komutasını zorlukla elde etmişti..
"Düşman 18 Mart Donanma Saldırısı'nda başarısızlığa uğraması üzerine, karadan zorlama yapmak üzere Boğaz dışındaki adalarda yığınak yapmaya koyulmuştu. 25 Nisan 1915'te tanyeri ağarırken Arıburnu ve Seddülbahir bölgesine ilk düşman birlikleri çıktı. Arı burnu 'na çıkan kuvvet, gözetleme taburunu püskürterek sonradan Kemalyeri
Avusturalya'nın ( ve Yeni Zelanda'nın da) en büyük ulusal bayramı 25 Nisan'daki Anzak Günü'dür. Bu günde Avustralyalı ve Yeni Zelandalı birliklerin 1915 yılında Gelibolu Yarımadası'nda feci bir şekilde katledilmeleri anılır.
“Willmer'den aldığım bir haber, 16. Kolordu birliklerinin daha tarafımdan emredilen alana gelmediğini bildiriyordu. Bunun üzerine Kolordu Komutanına gecikme nedenini sordum. Aldığım yanıtta, çok yorgun olan birliklerin bir taarruz yapacak durumda olmadığını bildiriyordu.
Bu nedenle, daha o akşam, Anafarta çevresinde toplanan bütün birliklerin komutasını, Arıburnu cephesinin kuzey kanadında bulunan 19. Tümen Komutanı Albay Mustafa Kemal Bey'e verdim.
İlk askerî başarısını Trablusgarp'ta gösteren Mustafa Kemal, sorumluluk ve görevden zevk duyan bir komutan özelliği taşıyordu. Daha 25 Nisan sabahı 19. Tümenle ve hiçbir yerden emir almaksızın kendiliğinden çatışmaya katılarak düşmanı kıyıya kadar püskürtmüş ve bundan sonra üç ay süreyle kırılmaz bir güçle sürekli düşman saldırılarına karşı koymuştu. Ona tam anlamıyla güvenilebilirdi.
Nitekim 9 Ağustos sabahı erkenden, önceden üç kere emredildiği halde yapılmayan taarruz, Azmakdere'nin iki yanında yapıldı ve düşman çeşitli yerlerden kıyıya doğru sürüldü.
Mestantepe düşmandan geri alınamadı. Kaybedilen 24 saat içinde birçok İngiliz askeri daha kıyıya çıkmış bulunuyordu.
Anafarta savaşlarının ikinci buhranı da böylece atlatılmış oldu. Anafarta'da düşmanın ilerlemesi ancak son dakikada durdurulabildi.”