Arkadaşla memleket problemlerinden bahsediyoruz. Konu hep gele gele insan çürümüşlüğüne geliyor. Ben diyorum ki:
-Hangi siyasi parti olursa olsun şayet biz millet olarak dürüst ve ahlaklı olmazsak Allah bize güzellik vermez. Herkes hükümet şöyle çalıyor böyle çalıyor derken en çok şikayet edenler ilk fırsat eline geçtiğinde onlarda aynı ahlakla ahlaklanıyorlar. Bence diyorum Allah bu adama fırsat verse de devlette bir makam mevki alsa heralde dibini sıyırır..
Neyse, böyle şeyler ben diyorum o diyor hak veriyorum, hak veriyor. Sonrasında hanımının tayini olmuyor diye devlette görevli arıyorum diye bana anlatıyor. Ulan oğlum biz az önceden beri ne konuşuyoruz? Boşa mı anlattık biz bunları babayiğit? Vallah boşa... Sana da diyorum güzel abim; sen düzelmezsen kimse düzelmeyecektir. Yamuk olarak kaybetmektense bence düzgün kaybetmek daha şerefli, onurlu ve izzetli bir hâldir...
Bugün, tam 3 kuş gömdük.
Bahçemize yuvası dağılarak düşmesi daha olası, daha tüyleri dahi çıkmamış, tam 3 yavru kuş... Tuhaftır, güzel bir tevafukatın üzerine geldi. Gömdüğümüz yerin baş ucunda bulunan duvara, çamura bulanmış eller ile الله yazdık. Elif'i
Kısasta hayat vardır. Bir insanı öldüren bir insanı yıllarca hapiste tutmak yerine öldürdüğü cana karşılık onun canını almanız hem ileri de daha az ölüme neden olur hem de şiddete dolaylı yoldan engel olur. İslâm yaşatır diyoruz ama dinleyen yok ki! Öldürülen müdüre Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı diliyorum.