" Halk bilir, halk sezer..." sözünde, dikkat et, halkı bir küçümseme, hiçe sayma, sevmeme var. Yalan, bir büyük yalan içinde uyumuşuz. Halk hiçbişey bilmiyor, hiçbişey sezemiyor. Bilse, sezse, bunca yüzyıllardan beri aldatılır, kandırılır mıydı?
Dünya da en tahammül edilemeyecek şey de artık aşık olmadığımız birisiyle beraber yaşamak mecburiyetidir. Şu halde aşık olduğumuz biriyle hayatımızı birleştirmek, en hafif tabiriyle, düşüncesizliktir.
-- Hükümet çağdışı yöntemlerle sizleri topluma kazandıramayacağını anlamış bulunmaktadır. Suçluları bir araya tıkıp onlardan hayır beklemek çölde su aramaya benziyor. Toplum kurallarına karşı çıkmış kişileri aynı yerde tutmakla sizleri ilkel davranışlara zorluyoruz...
Kendine inanmak kuvvetini bulamayanlar, tutunmak için böyle dışarıdan inanacak bir şeyler aramışlardır. Bir zamanlar onlara ben de inandım ve her türlü belâmı buldum. Din, mezhep takım takım, tümen tümendir. Her birinin inananları, doğrusunun kendisinin inandığı olduğuna emindir. Hâlbuki onların hiçbiri, doğruyu bulamamıştır. Tanrı birdir; sen, ben, herkes, her şey odur...