Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsanoğlu için en büyük tehlikenin açlık, deprem, mikroplar, kanser olmayıp, yalnızca insanın kendisi olduğu, göz kamaştırıcı bir açıklıkla ortaya çıkmıştır. Nedeni ortada: Ruhsal yaraları saracak, etkili bir çare yok henüz, oysa bu yaralar doğanın en acımasız, en büyük yıkımlarından daha da yok edicidir! İnsanı olduğu gibi, halkları da korkutan en büyük tehlike, psişik tehlikedir. Beliren genel güçsüzlüğün nedenleri, bilinçaltını hiç dikkate almaksızın tek bilinçle, ama yalnızca bilinçle ilgilenilmiş olmasıdır. Bunun sonucu olarak insan için en büyük tehlike, bilinçaltı etkilerin biriktiği kitleden kaynaklanır ve bilincin akılcı direnmelerini susturur. Her kitle örgütü, dinamit yığınından farksız gizli bir tehlike oluşturur. Çünkü buradan, kimsenin istemediği ve hiç kimsenin de engelleyemeyeceği etkiler yayılır! Bu nedenle psikolojinin ve onun bilgilerinin, buluşlarının yaygınlaşması ve böylelikle insanların başları üzerinde dolaşan büyük tehlikelerin nereden kaynaklandığını öğrenmeleri gerekir. İnsanların, modern savaşlar olarak beliren büyük yıkımlardan kendilerini korumaları herkesin tepeden tırnağa silahlanmasıyla olmaz! Silah yığınları savaşları gerekli gösterir! Gelecekte, bilinç setlerini yıkıp kurtularak dünyayı tehlikelere sürükleyen bilinçaltının yarattığı koşulları yok etmek, daha yeğlenir bir durum değil midir?
Acımasız insanoğlu suları kuruttu, ağaçları farıttı!
Sayfa 47 - Literatür Yayınları: 432; Fakir Baykurt Kitaplığı: 01 (34. Basım Aralık 2020)Kitabı okuyor
Reklam
İnsanoğlu özünde acımasız bir varlık mıdır? Bizler sadece evrensel tecrübeleri mi yaşıyoruz? Sadece yüce bir varlık olduğumuz yanılgısıyla yaşıyoruz hepsi bu; her an bir hiç olan böcek, hayvan, irin, iltihap kümesine dönüşebilir miyiz acaba? Hakarete uğrayıp, mahvedilip öldürülmek, tarihte defalarca kez tekrarlanan bütün bunlar insanoğlunun kaçınılmaz kaderi mi acaba?
Sayfa 103Kitabı okudu
Sahi ne zaman bu kadar acımasız, duyarsız oldu bu insanoğlu?
“Biz her şeyimizi, insanlığımızı yitirdik. Bu savaşlar neyimiz var, neyimiz yoksa hepsini aldı götürdü. Yüreğimiz çırılçıplak kaldı.”
Sayfa 274 - YKYKitabı okudu
Reklam
Gerçekten de, insanoğlu için en büyük tehlikenin açlık, deprem, mikroplar, kanser olmayıp, yalnızca insanın kendisi olduğu, göz kamaştırıcı bir açıklıkla ortaya çıkmıştır. Nedeni ortada: Ruhsal yaraları saracak, etkili bir çare yok henüz, oysa bu yaralar doğanın en acımasız, en büyük yıkımlarından daha da yok edicidir!
'İnsanoğlu bazen ne kadar cahil ve acımasız oluyor.'
Sayfa 35 - Can ÇocukKitabı okuyor
Dünya, ıstırap ve acıyla doludur; bir kimse bunlardan kaçış yolu bulursa can sıkıntısı her köşede onu bekliyor olacaktır. Bununla da kalmaz, daha beteri genelde kötülülük ve en çok hır gür çıkaran aptallık olur. Kader acımasız ve insanoğlu acınasıdır..
Sayfa 74 - Aylak Adam Yayıncılık 3.BasımKitabı okudu
Reklam
İnsanoğlu çok acımasız değil mi?
Sayfa 78 - Yapı Kredi yayınlarıKitabı okudu
İnsanoğlu vah­şetten hoşlanan, acımasız bir yaratıktır.
insanoğlu vahşetten hoşlanan , acımasız bir yaratıktır.
Sayfa 423Kitabı okudu
Chambord Kontu (V. Henri) olayını hatırlıyor musunuz? Bu da bir kral, lejitimist [iktidarın meşruluğunu soya dayandıran monarşi taraftarı]... İspanya'da Don Carlos'un yaptığı gibi, o da aynı dönemde Fransa'da iktidar arayışına girmişti. Hatta birbirlerini aynı aileden, aynı kökten sayabilirler, ama ne kadar farklı! Biri inançlarına
Sayfa 296 - 297, 298, 299,300, 301,302,303Yapı Kredi Yayınları
696 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.