Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
bak sen :))
"Bir ceketin içinde kaybolan ufak kızın, Savaş Deneylerindeki meydanı dağıttığına inanmak çok zor," dediğini duyunca gözlerimi kıstım. Bir yetmiş boyla pek ufak kategorisine girmezdim ama yaklaşık bir doksan boya sahip bir adam bana öyle olduğumu söylediğinde aksini iddia de edemezdim. "Bir silahı ateşleyen şey tetiğidir," dedim. "Tetikler de tehlikeli görünmez ve ufak tefektir.' "Evet, öyle,' derken gözleri yüzümde gezindi. " Ama ben senin tek olayının bir silahı ateşlemek olduğunu düşünmüyorum." Sohbet fırsatını kaçırmadım. "Öyleyse nasıl biriyim?" diye sordum. Arka planda aynı sözleri duyuyordum {dostuna yakın ol, düşmana daha yakın.} "Sen daha çok silahın kendisisin ama sadece bir tetiğin harekete geçireceği küçük bir silah olduğunu zannetmiyorum."
Sayfa 239 - Parola YayınlarıKitabı okudu
tmm düzeldi adam ol 1K
Nazo

Nazo

@atesinkizii
·
04 Mayıs 12:11
bildirim yerine nolmuş 1K napıyosun
Reklam
Kendini her yerde bulabilir ve her yerde tanıyabilirsin, ister Fransız ol, ister Alman, istersen Hotanto ol, yeter ki kendi yüzüne bakacak cesaretin olsun.
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde Kirpiklerin yüreğime batıyor Telaşlı bir kalabalığın ortasında Ayaküstü konuşuyoruz Nedimin nigehban nergisleri gibi Üstümüzde bütün nazarlar Çok utanıyorum Sitare
An değişir, insan onunla birlikte değişmeye hazır olmalı. Yoksa yüzüstü kalakalır. Adapte ol.
Sayfa 162 - Metis Yayınları - E-pubKitabı okuyor
“Sen sen ol, ne adam öldürürken düşün ne sevişirken. Yoksa bütün hünerin, keyfin yok olup gider. Mermi yolunu şaşırır. Kadının doyumsuz kalır.”:::!!!
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
Julia sorgulayan gözlerini Clay'e sabitlemişti. Onun uzun mesafeli bir ilişki istemeyecek bir adam olduğu- na emindi aslında. Ama Sabrina'yla uzun yıllar bera- ber olduğunu söylediğine göre, gözü dışarıda, çapkın bir adam da değildi herhalde. Julia, Clay'den tam ola- rak ne istediğini bilmiyor olmakla birlikte, bildiği tek bir şey vardı ki o da onu tekrar görmek istediğiydi. Clay, onun dünyasını birden fazla şekilde sallamıştı. Ona yaşattığı zevkle, onu güldürmesiyle, nazik ve yu- muşak haliyle. Zaten asıl problem de buydu işte. Clay, onun için fazla iyiydi. Julia, bu potansiyele karşılık verebilecek kadar sağlam adımlarla basmıyordu yere. Biri veya her ikisi de bunun sonunda üzülecekti. Ama yeterince problemi olduğunu düşünerek his- settikleri hakkında aniden dürüst olmaya karar ver- mişti. "Bunu ben de isterim," dedi hiçbir art niyeti ol- madan ve dalga geçmeksizin. "Ama ben ülkenin öteki ucunda yaşıyorum." "Bunun farkındayım ve seni tekrar tekrar görmek isitiyorum. Görüştüğün başka biri yok, değil mi?" Julia gözlerini devirdi. "Hayır, tabii ki yok. Ben bu- nu yapacak biri değilim." "Ve muhtemelen benimle olmaktan keyif alıyorsun?" "Belli ki."
Sayfa 195
İnsanlara böcek gibi, karınca gibi bakamazsın. Şu evren içinde ne kadar yaratık varsa en kutsalı insandır. Hiçbir insanı küçük göremezsin, aşağılatamazsın. İnsanı aşağılatan önce kendisini aşağılatmış demektir. Kendine saygısı olan, olumlu, sağlıklı bir adam başkalarına da en büyük saygıyı duyar. (...) Ne olursan ol, ister padişah ister bey, ister dünyaları zaptetmiş kumandan ol... İnsanlara saygıyı yitirdin mi yandın bittin , on paralık oldun demektir .
"Bunu..." dedim, "Bunu polise anlattın mı? Haber verdin mi?" Telaştan ne yapacağımı bilemez bir haldeydim, "Ağabeyine söyledin mi!?" Uraz omuz silkti ve bana gülümseyip içimdeki endişeyi almaya çalıştı. "Sakin ol," dedi, "Bunları seni endişelendirmek için anlatmadım. Ağabeyime anlatacağım. Biz burada yokken kendini koruması gerektiğini bilmesi için. Sana anlatma sebebimi ise söyledim, senden gizlemek istemedim. Endişelenecek hiçbir şey yok. Polisin haberi var. Merak etme, tamam mı?" "Nasıl merak etmem!" dedim korkuyla "Adam basbaya tehdit etmiş seni!" "Kumru.." dedi Uraz elleriyle bileklerimi tutarken, "Merak etme." dedi bir kez daha, "Hiçbir şey olmayacak. Söz veriyorum lütfen beni sana anlattığıma pişman etme. Endişelendirmek için anlatmadım."
Ebû Müslim (r.a.)' den rivayet edildiğine göre bir adam Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in yanında sol eliyle yiyordu. Rasulallah (s.a.v.) ona: "Sağ elinle ye." buyurdu. Adam: "Yapamıyorum." dedi. Bunun üzerine Rasulallah (s.a.v.): "Yapamaz ol." dedi. Adam bunu kibrinden dolayı yapmıştı. Bu sebeple de sağ elini bir daha ağzına götüremedi.
Reklam
... "herhangi bir bahane altında" öldürülen her insan murdar gitmiştir... Yâni, "emir kulu" bilmem ne diye bu rejimi korurken filân... Allah'ın emir kulu ol!.. Size bir inceliği söyleyeyim: Bir Müslümana, Müslüman olduğu için saldıran adam, kâfirdir!.. Emir kuluymuş; insanda bir mukavemet payı olur... Anlatabildim mi?.. Ben, emir kulunu bilmiyorum, Allah'ın emrini ve O'nun kulu olmayı biliyorum, tanıyorum!..
Sayfa 97 - İbda YayınlarıKitabı okudu
Özgürlükler dilerim sana. Tutsak hissettiğin benden özgürlükler dilerim sana. Bir daha dönmemen dileğiyle, hatta en özgüründen, en deli-dolusundan dilerim. O kadar özgür ol ki bensiz, bencilliğin kadar. Özlem dolu özgürlükler dilerim sana. Özletsin sana beni tüm kahroluşların, tüm kayboluşların. Özleye-özleye özgür ol.. İki özlem çeksen ne olur yani, demi canım?!.. Benimkide lafmı oldu şimdi.. Bak bana, nasıl bir özgürüm ama.. Tebessümü diyorum insanın, dağ gibidir dağ! Hani dağlar arkasında olan şehirleri, dünyayı gizler ya? - Hah, öyle işte! Bir tebessümüm var yüzümde.. Dağ gibi maşallah, dağ! - Arkasında ne özlemler gizler, ne yorgunluklar, ne kederler gizler. - Tebessümüm kadar özgürlükler dilerim sana, o tebessümün arkasına saklanan tebessümün kadar özgürlükler sana be adam.. #kitapdanadam
Ağlamaklı bir hallerim vardır benim hep... Sürekli bir sulugözlülük, dinmeyen bir gözüyaşlılık... "Bırak şu halleri" diyorlar bana, "sen erkeksin, adam gibi ol..." Deniyorum... Kaşlarımı çatıyorum herkese, hayata karşı... Bu bir süre sonra kalbime yansıyor, katılaşıyorum... Kötülük ve kötülükler düşünüyorum hep... İşte, başkalarını suçlamak, hep bir savunma ya da saldırma hallerine bürünüyorum... Kimseyi affetmemek, intikam almak gibi şeyler işte... Kötüleşiyorum yani, sert bakınca, kaşlarımı çatınca... Gözlerimden kalbime böyle bir yol iniyor... Oysa ben böyle bir karakterin adamı değilim... Kötüleşemem ben... Kin, nefret, şiddet, intikam... Bunlar bana göre değil... Çoğu şeyi Allah'a havale ederim... Ben kötüleşemem... Karışmasın kimse bana, ağlamak istediğim de ağlarım, bu kimseyi ilgilendirmez... Buyum ben...
Hayri Varol
Hayri Varol
Bir kişi, yâ Resülallah, beni cennete götürecek bir ameli bana öğret, deyince Peygamber Efendimiz: “Müezzin ol”, adam yapamam,  Peygamberimiz “İmam ol” yine yapamam deyince, o hâlde imam ardında kıl. Diye buyurmuştur.(sav)
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.