Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
517 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Su damlasından okyanus olan kardeşimiz.
Türkiye'de en çok önerilen kitaplardan biri. Makamına hak ettiğini düşünüyorum. İlk başta "Abartmayın, ne yükselttiniz kitabı?" demiştim. En sonunda "Tamam, kesinlikle okuyorum artık." dedirttiler. Evet, minik Martin'imiz. Bir bilgi birikimi olmayan Martin'imiz. Ama sorun bakalım, Martin o zaman mutlu muydu?
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,3bin okunma
...yine de uyandırıcı hamleler, yüzümüze balyoz gibi inerek aymaz tenimizi huzursuz bir anlayışla billurlaştırıyordu... duyuyorum... dinle Paro... "Geceden bile siyahım Tanrım! Yine de kalbim tertemiz duygularla bezenmiş, yüzü ak; kalpleri kara bu insanlardan uzaktayım... beni affet!" Koridorlar ilerliyor, geceyle dans ederek... "Hissizliğe yürek salmış bu bedenim, artık ıstıraba dayanamıyor... artık ölmek istiyorum, bedenim dayanamıyor..." Dehşet soluyor insanlık, geceden arta kalan bir garip hüzün... "Çocuklarım bensiz büyüdüler, kendimi tutamadığım kirli öfkem, birçok kötülüğe neden oldu, ah... biri elimden tutsa ve bu körlükten uzaklaştırsa beni..."
Reklam
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Meltem Gürle’nin zamanında Birgün gazetesinde çıkan köşe yazılarından oluşan, öykü tadı veren denemeler var bu kitapta. Benim okuma hızıma göre epeyce uzun bir sürede, bir haftada okudum ben bu kitabı. Çünkü eski bir dostla sohbet etmek, anılara dönüp orada biraz kalmak, ortak yaralarımızın kabuklarını kaldırıp iyileşmiş mi diye bakmak için bir
Kırmızı Kazak
Kırmızı KazakMeltem Gürle · Can Yayınları · 2016191 okunma
Bir "Dünya İnsanı"nın Cenaze Töreni (Bir Yahudi kızın mektubu)
84 yaşında hayata gözlerini kapayan doktor Hildenburg'u bugün toprağa verdik. Protestan olduğundan cenaze önce kirche'ye [kilise] götürüldü, oradan da mezarlığa... Tören sırasında hiçbir zaman böylesine içli duygular, böylesine yürekten kopan sözler ve acılı gözyaşlarıyla karşılaşmadım... Öyle darlık içinde öldü, ki cenazesini bile
Sayfa 751 - 752, 753 Yapı Kredi Yayınları
Devşirme usulü sebebiyle, Osmanlıyı eleştirenler, bu çocukların aile ocağından zorla koparıldığını ve bunun insanlık dışı bir hareket olduğunu savunurlar. Çoğu maddi imkânsızlık içinde çırpınan aileler, 'ah bir Osmanlı yetkilisi gelip oğlumuzu İstanbul'a götürse' diye dua ediyorlardı. Memleketinde domuz çobanlığı yapanların bile sadrazam olabildiği bir devlete bu yönden temayül fazlaydı.
Sahipsiz mektuplar! Ölü insanları çağrıştırmıyor mu? Yapısı gereği ve bahtsızlık sonucu soluk bir umutsuzluğa sürüklenmiş bir adam hayal edin... Sürekli bu ölü mektuplarını elden geçirip alevlerin arasına atılmaları için onları sınıflandırmak kadar bunu perçinleyecek başka bir iş olabilir mi? Her yıl yığınla yakılır bu mektuplar... Kimi zaman, katlanmış mektubun arasından solgun memur, bir yüzük çıkarır ;onu takmış olan parmak belki de mezarda çürümektedir... Yardıma yetişsin diye yollanmış bir banknot -onunla rahatlayacak kişi ne bir şey yer ne açlık duyar artık- Yeis içinde ölenlere merhamet, umutsuzluk içinde ölenlere umut, çaresizlik içinde boğulanlara müjde... Yaşam için yola çıkan bu mektuplar,ölüme koşarlar. Ah Bartleby, ah insanlık...
Reklam
Ah Mekke… Eski adıyla Bekke;yani gözyaşı vadisi…. Bugün gözlerden vadilere yaş akmaya başladı Ve sanırım bu yaşlar daha çöpe akacak Ta ki bütün insanlık bu gözyaşı vadisinden yıkanıp geçesiye kadar….
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Mobbing Bank Diyor ki;
Kuklalar Arasında ki Kör Dövüş Kuklacı ile savaşan bir tek Mustafa Kemal Atatürk'ü tanıdı dünya ve insanlık. Gerisi kuklacı lehine kuklalar arası dövüşten ibaret. Kuklacı ile savaşalım diyen çok az olduğu için fırsat büyük. Kuklalar iplerinin oynatıldığı kadar hareket edebilirler. Kukla yaratanlar ve kukla oynatanlar farkını
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
Reklam
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
192 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Birinci Dünya Savaşı sonrası, Türkiye ve Yunanistan arasında gerçekleşen #mübadeledönemi konu edilen pek çok roman okudum, dahası canlı canlı pek çok hikaye dinledim.Hem de bizzat dedemin ağzından. Çünkü benim de annemin dedesi ve babaannesi mübadillerdi. #yunanistan #selanik #kilkis kasabasında doğmuş Apo dedem. Büyük dedemin doğduğu toprakları
Geride Kalanlar
Geride KalanlarErhan Demirkoparan · Düş Kurguları Yayınevi · 202310 okunma
DOMIN: (kendisiyle yüzleşir) Belki de biz yüz yl önce öldürüldük de şimdi ondan korkuyoruz; belki çoktan ölüyüz de bir zamanlar neydik diye anlatmak için dönmüşüz, hayaletten başka bir şsey değiliz. Bütün bu olan biten sanki daha önce yaşamış gibiyim; sanki şuramdan, boğazımdan ölümcül bir yara almışım. Sen de Fabry. FABRY: Nolmuş bana? DOMiN: Sen de vuruldun HALLEMEIER: Tanrım! Ya ben? DOMİN: Bıçaklayıp doğradılar seni DR. GALL: Bana bir sey yapmadılar mı? DOMİN: Parçaladılar seni (sessizlik) HALLEMEIER: Saçmalık bu! Ha ha ha, kimse beni bıçaklayamaz. Asla teslim olmam ben! (sessizlik) HALLEMEIER: Ne oldu, sesiniz soluğunuz niye kesildi, aptallar? Diliniz mi tutuldu? Konuşsanıza! ALQUIST: Peki kim suçlu? Bütün bu olan bitenden kim sorumlu? Ha, kimin suçu bu? HALLEMEIER: Saçmalama. Kimseyi suçlayamayız. Robotlardan başka. Değiştiler çünkü, bir sey oldu değistiler. Robotları suçlayan yok mu? ALQUIST: Her şey öldürüldü. Bütün insanlık! Bütün dünya! (ayağa kalkar) Bakın, ah bakın şuraya, her tarafta kan ırmakları, her esikten dişarı kan fışkırıyor! Her evden akan kan! Tanrım, Tanrım! Kimin suçu bu?
Ah be kızım bu insanlık nereye gidiyor? Herkes menfaat peşinde. Yalan ağızlardan değil gözlerinden okunuyor.
Sayfa 316Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.