Ümit Kıvanç’ın kahramanı erkek olan birkaç hikayesi. Üzerine yazılabilecek çok fazla şey olmayan hikayeler. İlk kısımdaki hikayeler, erkek olmak ve karşı cinse yaklaşmaya dair. İkinci kısımdaki hikayeleri ilk kısma ve kitabın başlığına bağlayabilecek tek şey ise, bence kötü bir şaka ama, hikayelerin kahramanının erkek olması.
Ümit Kıvanç’ı pek tanımam. Ama tanıdığım kadarıyla da saygı duyarım. Fikirlerine katılmakla ilgili değil bu saygım -zira kimsenin fikrine tamamen katılmam, inandığım doğrularda buluşmuş olmayı da bir saygı kıstası saymam-; fikirlerini açıklamakta gösterdiği cesaret, vicdanlı duruşu, çok yönlü bir insan olması ve Hrant’ı çok sevmesinden kaynaklı. Bu kitap ise kendisine dair büyük bir hayal kırıklığı benim için.
Zira hikayelerin çok kusuru var. Ümit veren ama geliştirilmesi gereken hikayeler her biri. Kahramanların yapay kaldığı, gereksiz detaylar arasında konunun kaybolduğu, inandırıcılığı zayıf bir anlatımı var. Son kısımdaki iki hikaye; öğretmen Naci Bey ile Usta bence başarılı hikayeler ve maalesef bu kaotik kitabın arasında kaybolmuşlar.
Biraz acele edilmiş, incelemeden yayına sunulmuş bir kitap izlenimi yarattı bende. Yine de şans vermek isterseniz, buyurun.