Neden Hindistan’da bu kadar çok yoksulluk var?
Yoksulluğun oluş nedeni bu ülkenin son derece ahmakça davranmış oluşu. Başka hiç kimse sorumlu değildir bundan. Bundan siz sorumlusunuz. Ama bu ahmakça davranışı o kadar asırdır sergiliyorsunuz ki, yalnız aynı şekilde davranmaya devam etmekle kalmıyor, bundan gurur bile duyuyorsunuz. Bu ülke orantısız bir hayat yaşamaya karar verdi. Bu ülke hayat
Öfkeye Kapıldığında
Öfkeye kapıldığın zaman, şunu aklında tut: tutkuya kapılmanın bir erkeklik belirtisi olmadığını, sevecen ve nazik olmak gerektiğini, çünkü bu niteliklerin insancıl oldukları ölçüde erkekçe nitelikler olduğunu; gücenen, incinen insanların değil, yalnızca bu niteliklerle donatılmış olanların gerçek güce, sağlam sinirlere ve sağlam karaktere sahip olduklarını; çünkü insan zihnini tutkulardan bağımsız kılmaya ne denli yaklaşırsa, güçlü olmaya da o denli yaklaşır, çünkü öfke de, acı gibi güçsüzlük belirtisidir, çünkü bunlara yenik düşen yaralanır ve düşmana teslim olur.
Kindle
Reklam
Ne zaman içtenlikle mutlu olmak istersen, birlikte yaşadığın, tanıdığın insanların özelliklerini düşün; örneğin birinin enerjisini, diğerinin alçak gönüllülüğünü, bir başkasının cömertliğini, bir diğerinin ise başka bir özelliğini düşün. Çünkü hiçbir şey birlikte yaşadığımız insanların görünüşüne yansıyan erdemlerinin imgeleri kadar mutluluk veremez, hele hepsi bir arada toplanmışsa. Bunu hep aklında tut.
Sayfa 63 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Mutlu olmak istiyorsan insandan uzak duracaksın . İnsanın aklında kırk tilki döner , Seni satar , seni üzer , senden faydalanır. Gerçekten Mutlu olmak istiyorsan çocukları sevindir, Sokak kedilerine yemek ver , Bir köpeğin başını okşa inan daha çok mutlu olacaksın . İnsan çıkarcıdır, çıkarcı mahlukla mutlu olunmaz gönül çiçeğim.
Anne ve Babamız hakkında yeterince bilgi sahibimiyiz
Annem, ancak yaşlandığı zaman bana kendi çocukluğuna ait bir şeyler anlatmaya başladı. Onun annesi de henüz küçük bir çocukken ölmüş. Annemden önce doğurduğu oğlu şiddetli bir zatürreeye yakalanmış. Bu olayın hemen üstüne doğan annem, yalnızca kız olmak değil, ağabeyinin öldüğü gün doğma şanssızlığını da yaşamış. Bu hazin rastlantıyı anımsamak için bebekliğinden başlayarak yas renkleriyle giydirilmiş. Beşiğinin üzerinde ağabeyinin yağlıboya bir portresi asılıymış. Bu, onun her gözünü açtığında yalnızca birilerinin yerini doldurduğunu, daha iyi birinin soluk bir kopyası olduğunu aklında tutmasına yararmış. Anlıyor musun? Bu durumda annemi, soğukluğu, yanlış seçimleri, her şeyden uzak oluşu yüzünden nasıl suçlayabilirim ki? Sevgi verilmeden bir laboratuvarda büyütülen maymunlar bile gerçek bir anne olamayıp, kedere kapılıyor, kendilerini ölüme terk etmiyorlar mı? Ve daha da geriye gitsek acaba annemin annesinde ve anneannesinde kimbilir neler bulurduk!
"...Her şey aklında kalıyordu. Gerekli olsun olmasın, duyduğu ya da gördüğü bir şeyi hiç unutmuyordu. Bazıları onun boş zamanlarında durmadan bir şeyler okuyup ezberlediğini sanıyordu..." _bazen sadece ^Mustafa İnan^ olmak istersin_
Sayfa 47 - İletişim Yayınevi
Reklam
Son günlerde Cemil’in aklında iki cümle vardı: “Kendin olmak”, diğeri Demir’in bir süre önce söylediği: “Siz bir şeyler olmak istiyorsunuz, zengin, ünlü…Bir şey olmayın, bir şeyler yapın.
Sayfa 214 - Remzi KitapeviKitabı okudu
Kendiyle dost olmak, benliğe iyi bakmanın, kendiyle geçinmeyi kolaylaştıran, böylece başkaları için daha geçinilir birisi olmayı mümkün kılan bir yoludur. İnsanın kendi kendisiyle dostça ilişki kurması, sükünetin zeminini oluşturarak, kalıcı olabilecek bir özgüveni temellendirir. Kendini sevmekten bahsedenlerin birçoğunun aklında da zaten bu vardır. Ama yanlış anlamalar dan kaçınmak için, daha fazla kavramsal açıklıkta fayda var.
Ne zaman içtenlikle mutlu olmak istersen, birlikte yaşadığın, tanıdığın insanların özelliklerini düşün; örneğin birinin enerjisini, diğerinin alçakgönüllülüğünü, bir başkasının cömertliğini, bir diğerininse başka bir özelliğini düşün. Çünkü hiçbir şey birlikte yaşadığımız insanların görünüşe yansıyan erdemlerinin imgeleri kadar mutluluk veremez, hele hepsi bir arada toplanmışsa. Bunu hep aklında tut.
Cansın'a bu yaşından sonra söylenen ise mutlu olmasıy­ dı. "Mutlu ol Cansın, sofistike merakların olsun, gözlerin parlasın, gençsin, öyle ölük ölük durma, mutlu ol, bir kiraz sapı, taze ekmeğin tuşesi..." Zengin olmak vardı Cansın'ın aklında bir tek. Bu sıkıntı­ sına iyi gelecekti. Başka çaresi yoktu. Şık bir araba, kendine ait bir ev
574 öğeden 361 ile 370 arasındakiler gösteriliyor.