Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nefret bile olsa alışkanlık ya da bağımlılık yaratan her ilişki biraz aşktır!
En iyi evlilikte bile_ iyi evlilik diye bir şeyden söz edilebilirse_ Ömrünüzü ipotek altında tutan ruhsuz bir gönül borçu; aldığınız solugu boğazınınıza düğümleyen kişiliksiz bir alışkanlık; en yakın şeyleri bile bir uzaklığa yerleştiren kilometrelerce çekip gitme isteği...
Reklam
Her şey geçicidir. Hayat sürekli değişir, bu yüzden eski alışkanlık ve inançlarınızın size hala hizmet edip etmediklerini belirli aralıklarla kontrol etmelisiniz. Öz farkındalık eksikliği zehirdir. Kafa yorma ve gözden geçirme ise panzehir.
Sayfa 268Kitabı okudu
Akıl Krallığı Olasılığı
Kendini fethetme işine girişildiğinde, fikirler ve davranışlar arasında sağlam bir alışkanlık bağı kurulmalıdır. İkisi mutlak şekilde öylesine birleştirilmelidir ki fikir akla geldiğinde eylem de bir refleksin tüm dinçliği ve kesinliği ile onu takip etmelidir.
Tutunabileceğim bir şey yok, tutunmayı ister miydim, o da belli değil. inanacağım bir şey yok, ister miy­dim, o da belli değil. Sadece bu katılıktaki bir şeye mukave­metim yok. Çok acıtıcı bir sertlikteyim. Ben ise galiba gev­şek ve yumuşağım. Bana bir şeyler lazımdı. Nereye dayandı­ğımı bilmesem de, bana bir şey lazımdı. Bilen bilmeyene anlatamıyor, yaşa diyor, sen de yaşa, bu sürece katlan. Bu alış­kanlık değil mi? Alışsaydım ben de, evet rahat ederdim. Ama rahatlık bilmezden gelmek mi, bilmek mi?
Sayfa 138 - iletişim yayınları, ikinci baskı, 2013
-“Benim insanlara inanmak gibi bir alışkanlığım var” -“O zaman hemen bırakmam gereken bir alışkanlık bu.”
Sayfa 299
Reklam
Gözlerimi açar açmaz eski alışkanlık düşünmeye başladım; bugünlük bir ümit var mı diye.
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Yazar, Stanford Üniversitesi'ndeki Davranış Tasarımı Laboratuvarı' nın kurucusu ve yöneticisi. Stanford' lu okuduğum ikinci yazar. Diğeriyse Jo Boaler' di. Bu kitabı daha önce almış ve biraz okuyup yarım bırakıp, elden çıkarmıştım. Uzun bir süre sonra yazarın okuduğu üniversiteyi görünce tekrar ön yargısız aldım. Kitabın başlarında davranışların olabildiğince küçültme vurgulaması yapıyor. Hatta kitabın bir bölümünde zihnimizde 'küçültme' kavramını bile karmaşık yaptığımızdan bahsediyor. Yani davranışlar küçültülmediğinde 'ya hep ya hiç' kurbanı oluyor. Kitapta hem en çok beğendiğim hem de yazarın da savunduğu şey, küçük davranışların hemen sonrası 'kutlama' alışkanlığı. Buradaki mantık şu. Duygular alışkanlık yaratır. Küçük bir davranışın hemen sonrasında bir 'duygu' olan kutlama(parlama) yaparak alışkanlık oluşturuluyor. Davranışın en küçük hali+ kutlama= Davranış devam etmesi. Benim için baya zihin açıcı bir kitap oldu. Beklentiniz normal olsun. Öneririm.
Küçük Alışkanlıklar
Küçük AlışkanlıklarDr. Bj Fogg · Pegasus Yayınları · 202153 okunma
Katılmadığım bir görüşü daha.
Aldatılan eşler de -bu aldatmalar köklü bir alışkanlık halini almadıkça- birbirlerine hoşgörülü davranmalı.
Alışkanlık değiştirmede en büyük zorluklarımızdan biri, gerçekten yaptığımız şeye dair farkındalığımızı korumaktır.
Reklam
Bir alışkanlık siz ancak onu yapmaya muktedirseniz gerçekleşir.
Düşüncelerini karamsar bir vaziyette kurgulamayı alışkanlık haline getiren biri, hastalıklı tavırlara ve şüpheli düşüncelere kapılır ve koşullar onu hastalığa, hasta olanlara iter veya çeker.
Sayfa 9 - Foliant YayıneviKitabı okuyor
Bir yandan sistemle kıyasıya bir mü­ cadeleye tutuşan, bir yandan da açlık ve yoksunlukla sa­ vaşmak zorunda kalan bu kadınlar, ne ilginçtir ki gerek­ tiğinde kocalarını boşamakta hiç tereddüt etmemişler. l226 Sonuç Niyetine ... Belki de, kocaya bağlı, onun iradesine boyun eğen bir yaşam tarzından kopabildikleri için bu kadar özgür ve dirençli olabildiler. Eşini yaşamının sonuna dek bı­rakmayan Sevim Belli gibi örneklere ne diyeceğim me­rak ediliyorsa, söyleyeyim: Eh! Arada sırada da olsa Mihri Belli gibi birkaç doğru dürüst erkek çıkmıyor de­ğil hani. .. Portrelerle ilgili gözlemlerimi -fazla uzatmadan- bu­rada kesiyorum. Çünkü en başında da söylediğim gibi bu çalışma, kadın ve mücadelesi üzerine bir değerlen­ dirme değil, kadınları görmezden gelmeyi, küçümseme­ yi alışkanlık haline getirmiş olan erkek egemen tarih an­ layışından dolayı kadınlardan özür dileme adına minik bir denemeciktir sadece ... Son..
Sayfa 232 - İmge kitapevi Kasım 2015Kitabı okudu
Öğretmen konuşuyor: "Değişim zamanı geldiğini hissettiğimiz zaman, yaşadığımız bütün başarısızlıklar, bozgunlar kendiliğinden bir film şeridi gibi gözümüzün önünden geçer. Sonra kuşkusuz, bizler yaşlandıkça zor zamanların payı ağır basmaya başlar. Ama aynı zamanda, kazandığı- mız deneyimler, bu başarısızlıkların üstesinden gelme ve bizi daha
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.