Sahi nedir Oblomovluk?
Salt tembellik olarak adlandırabilir miyiz? Yoksa kurulu düzene karşı bilinçli olarak hiçbir şey yapmamaya odaklanarak bitip tükenene kadar kendi içine kapanmak mıdır?
Bu kitabı okuyup da oblomovluk kavramıyla meşgul olmayan, kendinde oblomovluk belirtisi var mı diye düşünmeyen yoktur sanırım. Biraz şakayla karışık, biraz
Belkide küçük bir umuttu benimkisi
Yıllar sonra yeniden sevebilme hissi
Duygularımın yoğunlaştığı aşk belirtisi
Tekrardan birine hoş geldin diyebilme cesareti
Mutluluğun adresine gidiyorum
Huzur bulduğum kalbe
Aşk dolu yüreğe
Benimle bir ömür yaşayacak gerçek sevene
O duyguyu hissettiğin anda
Kopar içinde bir fırtına
Şarkılar söylersin yana yakıla
Şiirler yazarsın mutluluk adına
Son sözü söylersin yürekten
Seni seviyorum anlasana…
(ÖNER AKÇA)
Kitapta çok sert eleştiri ve yorumlar mevcut kitabın içeriğini ve yazılanları kaldıramayacak olup kişisel algılayacaklar şimdiden incelemeyi okumadan geçiversin.
•Cenneti satın alan adamın hikayesinden başlayalım...
Yüzyıllar önce kiliseler cennetten topraklar satıyorlardı. halk ise, “ölünce cennette yerimiz hazır olsun” diye bu oyuna alet
İyi kalpli bir insan aynı zamanda acımasız olabilir; yumuşak kalpli ve kibirli, merhametli ve bencil, sağduyulu ve kör, aşk besleyen ve nefret eden kişilikleri barınır benliğimizde. Jekyll’ın bastırdıklarından kaçmak için Hyde’ı yaratmasını buna bağlayabiliriz. Tabii şunun da ayırdına varmak gerekir, kişilik, ortalama çizginin dışına çıktığımız
Sene 2010. HAYATIM yarıya kadar toprağa gömülmüş ağır bir kaya parçası. Kayanın üzerinde toz, toprak, pislikten başka hiçbir yaşam belirtisi yok. Arasıra rüzgar esiyor, rüzgar kayanın üzerinden ancak bir miktar tozu alıyor. Hiçbir yaşam belirtisi yok hayatımın üzerinde. Kafam ağırıyor, kafamın içi ağırıyor nefes alamıyorum. Girdiğim lüzumsuz
Gidemedim bir türlü yanına. Gözlerindeki nefret o kadar keskindi ki kocaman soğuk bir sınır çizmişti etrafına. Ama yorgundu da, merhamete susamış aciz bakışları vardı hem davet eden hem korkan. Bekledim öylece, uzaktan izledim bir süre. Elimdeki hasta listesinde onun da ismi vardı. Tarafıma dirençli bulantı, kusma nedeniyle konsulte edilen genç
Kazım Taşkent Klasik Yapıtlar dizisinden okuduğum 5. kitap Bukleye Tecavüz oldu. Şiirin detaylı okuma ve incelemesini İngiliz edebiyatı dersim için yapmıştım, o zamandan beri bu şiiri okumaktan ve hatta dinlemekten çok keyif alıyorum.
Siz de buradan dinleyebilirsiniz:
youtube.com/watch?v=JoNN7Bd...
Alexander Pope, 18.yüzyıl başlarında
Oğuz Aktürk ''Alıntılarla Yaşıyorum'' okuma grubunda bu ay Oblomov kitabını okuduk. Grubu herkese tavsiye ederim, yeni katıldım, gayet güzel.
Kitap alegorilerle dolu, derin bir kitap. Bu alegorileri ve göndermeleri incelemede vereceğim:
Uzanmak İlya İlyiç için ne hastalarda ya da uykusu gelmiş
insanlarda olduğu gibi bir