Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sinemaya Başarıyla Uyarlanmış Romanlar
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası
Edebiyat Atlası
‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729) Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
80 syf.
·
Puan vermedi
Nerdesin aşkım?
"Aşka gönül vermem aşka inanmam Yıllarca boş yere ağlayıp yanmam Böyle bir arzuya meyledip kanmam" (Beste-Güfte: Baki Çallıoğlu) Meşhur fıkradır; Bektaşiye sormuşlar: "Hiç aşık oldun mu?" diye. "Bir kere tam olacaktım, bastılar" demiş. Bektaşi ile Schopenhauer'ın birleştiği
Aşka ve Kadınlara Dair (Aşkın Metafiziği)
Aşka ve Kadınlara Dair (Aşkın Metafiziği)Arthur Schopenhauer · Say Yayınları · 202013,4bin okunma
Reklam
“İsa’nın yani Tanrı’nın veya Tanrı’nın oğlunun insan oğlunun günahını bağışlatmak için insan kılığına bürünerek dünyaya inmesi, cisimleşmesi… yönündeki Hristiyan inancı da birçok bakımdan geleneksel Yunan felsefesini devam ettirenlere ve bu arada Yeni-Platonculara kabul edilemez görünmüştür. Onlar
Platon (Eflatun)
Platon (Eflatun)
’dan hareketle Tanrı’nın evrene karşı hayırsever bir ilgisinin varlığını, inayetini, evreni iyiliğinden ötürü yaratmasını kabul etme konusunda Hristiyanlarla uzlaşmaya hazırdırlar. Ne var ki bu ilgiyi Tanrı’nın evrene, özel olarak insana karşı gösterdiği bir aşk (amour), bir lütuf (grâce) olarak yorumlayan Hristiyan görüşünü kabul etme konusunda aynı derecede istekli değildirler. Çünkü onlara göre Platon’un ve daha sonra
Aristoteles
Aristoteles
’in de ifade etmiş oldukları gibi, yukarı bir varlığın aşağı bir varlığa karşı bir aşk veya sevgi duyması mümkün değildir. Bu tür bir aşk (eros) ancak aşağıdan yukarıya doğru olabilir, aşağıda bulunan bir varlık tarafından kendisinin üstünde bulunan bir varlığa karşı duyulabilir. Plotinos da bu görüşü tamamen paylaşır.”
“Amour” derin kökleri olan biyolojik bir dinamiktir.
“Sevgi yoksa, başka insanların yanımızda olmasını kabul etmiyorsak toplumsal süreç olmaz ve dolayısıyla in­san olmak imkânsızdır… Yalnızca biyolojik olarak sevgi olmadan, diğerlerini kabullenme olmadan hiçbir toplumsal fenomen olmayacağını ifade ediyoruz... Sevgi derin kökleri olan biyolojik bir dinamiktir. ” -Francisco Varela, Bilgi Ağacı, Metis Yayınları, syf: 242-243 Not: Orijinalinde, Sevgi kelimesi “Amour” yani Aşk olarak geçiyor.
Sayfa 242Kitabı okudu
Stendhal aşkı dörde ayırıyor, Cemil Meriç açıklıyor
Birincisi gerçek aşk. Yani amour-passion. .. (sevgili ölse bile) sevgi.. ölünceye kadar devam eder. Amour-passion bu. Bütün şartları yenen, fiziğe aldırış etmeyen bir nevi communion. İkinci aşk bir övünme vesilesi: Amour-goût. Başkaları için sevişilir, gösteriş için sevişilir. Erkek genç ve güzel metresiyle fiyaka satacaktır. Kadın meşhur bir
Reklam
“Eski bir Fransız şarkısında da söylendiği gibi ‘l'amour est l'enfant de la liberté’ “Sevgi özgürlüğün çocuğudur; hiçbir zaman zorbalığın çocuğu olmamıştır..”
317 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Yazmak ve Büyü Yapmak
Düşünce hakikati kavrar. Descartes: "Düşünüyorum şu halde varım." derken bütün maddi varlıkları bir anda yok sayar ve varlığın temelini düşünceye bağlar. Düşünce Zemzem gibidir. Akmaya meyillidir. Eğer ki Hz. Hacer etrafını çevirmeseydi; Zemzem durmayacak ve bir pınar olup akacaktı. Lakin Hz. Hacer Zemzem' in akıp gideceğinden korktu ve
Sevgi ve İlim
Sevgi ve İlimMehmet Kaplan · Dergah Yayınları · 2014105 okunma
"Aşk Medeniyeti"
Medeniyetimiz bir aşk medeniyetidir. Bunu dilimizde aşk ile ilgili kelimelerin çokluğundan anlayabiliriz: Aşk, sevgi, sevdâ, meveddet, muhabbet... Oysa Batı dillerinde aşk da, sevgi de, muhabbet de, sevda da bir tek kelime ile anlatılır: sevgi. İngilizcesi "love", Fransızcası "l'amour" kelimesidir.
Sayfa 230 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
"Amour aime aimer amour" - Sevgi, sevgiyi sevmeyi sever.
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.