Kısa bir vaktinizi alacağım ama uygulamadaki bazı arkadaşların Kadir Mısır(lı)oğlu hayranlığı ve paylaşımlarına istinaden bunu paylaşmak istedim.
Öncelikle bas bas bağıran bazı Kadir Mısıroğlu fanlarının "sözü eksik söylüyorsunuz devamını da getirin!" dediği söz tam olarak neymiş, tamamlayınca ne oluyormuş hep birlikte
Falih Rıfkı Atay etkinliği kapsamında yapacağım ilk incelemem olacak. Etkinlik için Link: ->> #27899814
Tarihi bir yolculuğa hazırlanın; geçmişe, bir İmparatorluğun Çöküşüne ve kaybedilen topraklarda yaşanan büyük acılara tanık olacağız. .
Daha önce,
> Adaletin, hak ve hukukun, düşüncenin ve özgürlüğün bizler için daha da önemli olduğu şu son günlerde okumuş olduğum bu güzel kitaba dair incelemem ve düşüncelerimin aktarımıdır. Sen, “SPOİLER AVCISI” arkadaşım, sen bu incelememe sakın yaklaşma! Yaklaşsan bile, zahmete katlanıp okuyacağın bu incelemenin içeriğinden bırak bir spoiler bulmayı,
Türk Tarih Şuurunun İmtihanı
✮ ✮ ✮
Tarih, üreten ve yeni keşifler yapan insanların tarihi nasıl değiştirdiklerini her zaman yazar. Toplumların kurumsallaşmasıyla üretim ve keşifler söz konusu olduklarında ileri ve geri kalmış iki toplum meydana gelir. Uzun sürmeden bu iki toplum arasında çatışma başlar. Akabinde iç değişim ve dönüşüm
Avrupa'da gazeteler Türk takımlarına mağlup oldukları zaman “Anneciğim Türkler” manşetini atarlar. Bu 15-16. yüzyıllardan kalan ve o dönemki İtalyanlar'ın Türk ilerlemesinden duydukları korkuyu ifade eden bir deyimdir. İ
> Bu, bu kitaba daha önce yapılmış Protip v.1.0 incelemenin devamı niteliğinde olan v.1.1 güncellemesidir. Biliyorum, o gün için esprisine de olsa, yayınlamış olduğum kısa inceleme ile hep birlikte çok gülmüş ve çok eğlenmiştik. Fakat işlerimin yoğunluğu ve kişisel durumumdan kaynaklı biraz gecikmeli de olsa, sözümü tutmak ve Ulu Önder Gazi
Meşhur Olmak İçin Hakaret Et!!!
Tarih boyunca Avrupa'da Türkler'e, İslamiyet'e ve Peygamberimiz'eﷺ saldırmak, meşhur bir yazar olmak için ilk adımdı. Fransız yazar Henri de Bornier (1825-1901), Fransız Bilimler Akademisi'ne üye olmak istiyordu. Daha önce yazdığı “Roland'ın Kızı" isimli oyunda İslam düşmanlığı yapmış ama fazla ses getirememişti. Bornier, 1888'de "Muhammed" isimli Peygamberimiz'e hakaret eden oyununu yazmayı bitirdi. Comedie Français'de sahnelenecek oyunun provaları yapılırken piyesin Peygamberimiz'e karşı hakaret içerdiği haberleri gazetelerde çıktı.
Oyun Yasaklandı
____________
Sultan Abdülhamid, Avrupa basınından durumu öğrenince oyunun engellenmesi için diplomatlara emir verdi. Osmanlı Hariciye Nazırı, yani Dışişleri Bakanı Said Paşa, Paris Elçisi Esad Paşa'ya telgraf çekerek harekete geçmesini istedi. Osmanlı yönetimi, Fransa'nın İstanbul elçisini defalarca uyardı. Osmanlılar'ın Paris ve Fransızlar'ın İstanbul elçilerinin teşebbüsleriyle oyunun sahnelenmesi engellendi.
Henri de Bornier, Fransa'da yasaklatılınca oyununu İngiltere, italya ve ABD'de sahneletmek için harekete geçti. Ancak Osmanlı yönetimi yaptığı diplomatik teşebbüslerle oyunun sahnelenmesini engelledi. Oyunun yasaklanması ise bütün dünya Müslümanları arasında sevinç gösterilerine sahne oldu.
Sayfa 125 - II. ABDÜLHAMİD AVRUPA'DAKİ SOYTARILIKLARI YASAKLATTIRMIŞTIKitabı okudu
Hukukçu ve araştırmacı olan İlhan Arsel'den beyinlerde şimşekler çakmasına sebep olabilecek sert bir kitap. İlhan Arsel, okuyucularına İslam dini içerisinde kadına yönelik ayrımcılığı, gericiliği anlatmış ve sert bir şekilde eleştirmiş. Bunu yaparkende Kuran-ı Kerim'den ayet, sahih hadis ve birinci elden İslami kaynakları kullanıyor, yani boşa
“Milletimizin zalim olduğu iddiası da sırf iftiradan, baştan başa yalandan ibarettir. Hiçbir millet, milletimizden daha çok yabancı unsurların inanç ve âdetlerine riayet etmemiştir. Hatta denilebilir ki, başka dinlere mensup olanların dinine ve milliyetine riyetkar olan (saygı gösteren) yegâne millet bizim milletimizdir.”
–
Batılı Türk dostlarından Claude Farrer "Türklerin Manevi Gücü" isimli eserinde der ki: Türk var, Türk sanılan var. Yarı batılı Türk laventenlerle büyümüş ve değişmiştir. Bunlar bana hiçbir zaman işe yarar bir şey söylememiştir. Ve öbür Türk, eski Türk tarlasını belleyen, sürüsünü otlatan, el sanatlarıyla uğraşan sade ve tatlı Türk... Tanıdığım Asya ve Avrupa köylerinde evlerine girip çıktığım Türk... Ah inanın bana dünyada hiçbir kimse onun kadar sevilmeye, hürmet edilmeye layık değildir. İnsanlığın varlığıyla iftihar edilmeye, itibar edilmeye layık değildir. İnsanlığın varlığıyla iftihar edebileceği ondan başka insan yoktur.
Srebrenica Katliamı... 8.300 ölü, onbirlerce tecavüze uğramış genç kız, hâlâ cesetleri bulunan insanlar.. Tam 27 yıl oldu.
Avrupa ülkelerine gelince ...
Bu savaşta herkes şu soruyu birbirine sordu: "Avrupa ülkeleri üç yıl boyunca bu savaşa neden kör kaldı?" Yine üzülerek şunu söylemeliyim ki; Avrupa ülkeleri bu savaşta kör değil, taraftı. Hıristiyan Avrupa ülkeleri, Hıristiyan ve Ortodoks Sırpların yanında yer aldılar. Avrupa ülkeleri de Sırplar gibi Boşnaklara "Müslüman Türkler" gözüyle bakıyorlardı. Halbuki Boşnaklar sadece Müslümandı. Onlar Türk değil Avrupalı bir milletti.Son olarak Birleşmiş Milletler örgütüne gelince ...Birleşmiş Milletler (BM), 24 Ekim 1945'te dünya barışını, güvenliğini korumak ve uluslar arasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir işbirliği oluşturmak için kurulmuş uluslararası bir örgüttür. Birleşmiş Milletler kendisini 'adalet ve güvenliği, ekonomik kalkınma ve sosyal eşitliği tüm ülkelere sağlamayı amaç edinmiş küresel bir kuruluş' olarak tanımlamaktadır.Birleşmiş Milletler bu soykırımda Boşnakların yaşadıkları trajediye neden seyirci kaldı? Yoksa Birleşmiş Milletler, içinde Müslüman devletleri barındıran bir Hıristiyan topluluğu mu?
Nasıl oluyor da Bosna'daki Birleşmiş Milletler'in Kanadalı komutanı General
Lewis MacKenzie, Sırpların zorla alıkoyduğu esir bir Boşnak kadına tecavüz
edebiliyor? Boşnak 3 16
kadına tecavüz ederken de ona hiç utanmadan şunu söyleyebiliyor: "Menfaat ile
motive edilmiş aşk, en güçlü aşktır."
Bu kitap, kurgudan müteşekkil bir roman değildir, öncelikle bunu belirteyim. Tahtta Abdülhamit'in olduğu dönemde Güneydoğu Anadolu'da vuku bulmuş, adli kayıtlara ve tarihi arşivlere geçmiş gerçek bir hayat anlatısıdır. Kitap, Gülo lakaplı Ermeni kızı Gülizar'ın, kızı Armenouhie Kevonian'a anlattığı anılarının yazıya dökülmesi neticesinde birebir
Rus hatip,gazeteci ve yazar Petrov, tüm insanlığın daha rahat bir hayat sürmesini, yücelmesini ve mutlu olmasını arzu etmiş ve bu doğrultuda eserler vermiş. Özellikle yoksul köylü ve işçilerin geri kalmışlıktan ve ezilmişlikten kurtulması yönünde çaba göstermiş.1868 yılında, Petersburg’un Yamburg kasabasında, yoksul bir ailenin çocuğu olarak
YouTube kitap kanalımda Aynalar kitabını önerdim: ytbe.one/dXzhmc2yGYw
Ayna ayna söyle bana var mı benden daha ırkçısı, kadın düşmanı, bilim karşıtı, para kölesi bu dünyada?
Eduardo Galeano - Aynalar kitabı 1000kitap 2. İstanbul Buluşması için oylama usulüyle belirlenmiş kitaptır.
Küçüklüğünüzde ya da etrafınızdaki eğlence mekanlarında