Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şimdi yerdeyim. Geldi erkek bozkurt. Dedi: “Ayaklandı baştan başa yurt. Uğuz Kağan kalkmış, cenge çıkacak. Kakımış, acunu vurup yıkacak. Tâ varam diyor Kızıl Alma’ya dek, Bir avuç toprak yada kalmaya tek.” Dr. Rıza Nur (125. Bölüm)
Sayfa 28 - Ötüken YayıneviKitabı okuyor
Zeus tanrınız(!) haklı dağılın
"Bir avuç toprak için, bir parça et için, bir kadeh şarap için yaptığınız onursuzluklar, paslanmış bir demir gibi çürütecek iradenizi."
Sayfa 285 - Yapı kredi yayınları 4.baskı
Reklam
"O bir avuç su,o bir avuç toprak o cehennem bedende."
Sayfa 128Kitabı okudu
Ömür ne kadar dolu bir yolculuk... Kederiyle,neşesiyle, kazandıkların ve kaybettiklerinle... Sonuç bir avuç toprak... Hepsi bu kadar..
Bir avuç toprak kenarında Kendi ırağımda, yalnız, oturdum.
Yaratılış
Bir varmış, bir yokmuş, Tanrı'dan gayrı hiç kimse yokmuş, Ve Tanrı yalnızmış, Yer varmış, gök varmış, dağ, deniz, çöl, sahra, güneş, ay, yıldız, bulut, çiçek, bitki, hayvan... devler, periler... Ama Tanrı'yı tanıyacak, Tanrı'yı sevecek, Tanrı'yla konuşacak hiç kimse yokmuş... Tanrı'nın söyleyecek çok fazla sözü varmış,
Sayfa 65-68Kitabı okudu
Reklam
Maxie Schnadig, Luke’un vefalı arkadaşı, mezarın başında koca bir çelenkle duruyor ve tabut indirilirken belki de bir avuç toprak atıyor. Bu bana sözcüklerle anlatılamayacak kadar aptalca geldi. Neden bu kadar saçma bulduğumu bilmiyorum, ama saçma buluyordum. Maxie avanağın tekiydi. Ona sadece arada sırada borç alabildiğim için tahammül ediyordum. Kız kardeşi Rita vardı sonra. Arada sırada akıl hastası olan erkek kardeşiyle ilgileniyormuş ayağına yatıp onu evinde ziyaret ederdim. Her zaman güzel yemekler olurdu orada, ebleh kardeşi de hayli eğlenceliydi. Şempanzeyi andırırdı, konuşması da şempanze gibiydi, Maxie benim sadece iyi vakit geçirmek için orada olduğumdan kuşkulanamayacak kadar ahmaktı; erkek kardeşiyle gerçekten ilgilendiğimi sanıyordu.
Tabiat ana hem zalim, hem lütufkârdır. O, ne sever, ne de acır. O, yalnız kendi kanununa uyar. Soğuk dondurur. Sıcak yakar. Fırtına dalları kırar, gövdeleri devirir. Hasarat hakkını ister. Adına "çiftliğim" dediğim şu bir avuç varlık, adına tabiat kanunları dediğimiz o haşarı kudretin elinde savrulur durur. Ama insan denilen yaratık, yılmaz ve toprak ana her seferinde emreder: — Yeniden başla! Her gelen afet karşısında sizin hakkınız, sadece bir anlık acı bir tebessümden ibarettir. Güler, geçer ve yeniden başlarsınız.
Sayfa 403 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Bir demet menekşe bir avuç toprak burkulan bir yürek miyim hep
Meğer ruhum savrulan bir avuç toprak imiş
Sayfa 58 - Timaş Yayınları
Reklam
.. göğüs kafesimden martılar uçur, güvencinler gibi sessiz kal sustu uzun bir süre rüzgârın ıslığı el açtı Menekşe'nin bir avuç yaprağı ...kara toprak ağacımın kökünü bana bağışla.
Bir avuç toprak, Biraz da suyum ben. Neyimle övüneyim. İşte buyum ben... ! Yunus Emre
48 syf.
8/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Emile Zola'dan Ölüme Dair 5 Öykü: Nasıl Ölünür Zola'nın titiz üslubu ve gözlem dehasının berrak bir su gibi parladığı bu kısa eserin başrolünde toplumsal bir olay olarak ölüm vardır: Ölüm herkesin başına gelir ama her insan ölümü farklı bir şekilde yaşar, herkes kendi çevresinin içinde ölür.Beklenen şeyler hep geç gelir, vaktinde gelen tek olağan durum ölümdü. İnsan ölünce ilk adı alınıyor. Kimi ölü kimi cenaze kimi ceset. İsmimizin bile bir ehemmiyeti kalmıyor. Cenazeyi unutturan en ufak bir durumda insanlar bu durumu hemen unutuyorlardı. "Ne diye böbürlenip büyükleniyorsun. Doğumun bir damla su, ölümün bir avuç toprak değil mi?" ...
Şems-i Tebrizi
Şems-i Tebrizi
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202215,3bin okunma
Halik ki her mahlüktan başka yarattı bizi Zaman bir avuç toprak yapsa da cismimizi Kainat hayretlerle anmalı ismimizi Yaşamak, asırları bir hamlede aşmaktır...
Dayanılmaz olan...
'' Koskoca okyanusların dibindeki bir avuç toprak o baskıya nasıl dayanıyorsa sen de öyle dayanmalısın Milena. Bugüne kadar insanlara tahammül edebileceğimi yeryüzü ile başa çıkabileceğimi düşünmezdim hiç. Ama sen şunu öğrettin bana dayanılmaz olan aslında yaşam değilmiş, insanlarmış.”.
Franz Kafka
Franz Kafka
,
Milenaya Mektuplar
Milenaya Mektuplar
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.