Genel olarak ılımlı, anlayışlı, çocuğa özgürlükler tanıyan, çocuğu birey olarak görüp, ona saygı gösterdiğimiz bir ebeveynlik yaklaşımını tavsiye ediyor Doğan bey. Anlattığı şeyler teoride harika bir model sunsada toplumumuza, ailelerimize uyarlaması çok zor görünüyor. Nitekim bu modeli, anlattığına göre kendi evlatlarına uygulama imkanını bulamamış ve bunun pişmanlığını yaşadığını paylaşıyor okuyucuyla. Yani pratiğini kendi de yapma imkanı bulamamış ama böyle olmalı,doğrusu bu diyor. Kitabı okuduğumdan bu yana okuduklarımı tatbik etmeye çalışıyorum çocuğuma ama her seferinde memnumiyetsizliği katlanarak artan bir çocuk profili bana “kendine gel” diyor sanki. Kitaptaki örneklerin,beklentilerinde ki sonucu alamıyorsunuz gerçek hayatta. Yani “çocuğa anlatırım,o da beni anlar ve bu davranışı sürdürmez” mantalitesine uymuyor gerçek bir çocuk. Daima sınırları zorluyor. Bir şekilde otorite kurmadan olmuyor bizde. Çocuğun sınırı yok ve anlatarak ikna bizde mümkün olmadı. “Çünkü çocuk istiyor” sonuna kadar şansını zorluyor ve doymuyor. Doğan beyin bahsettiği modelin belki başka bir ailede karşılığı vardır lakin bizde olmadı. Yine de iyi niyetiyle bir bilinç oluşturmaya çalıştığı için teşekkürü hakediyor.