Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
384 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir büfede olan soygun teşebbüsünde olayların figüranı konumundaki bir siyahi vatandaş olan Jefferson idama mahkum edilir. Köydeki öğretmen olan Grant Wiggins ise Jefferson'un vaftiz annesi tarafından adam olması talebiyle görüşmelere gönderilir. Kendisine mahkeme sürecinde domuz denmesini unutmayan Jefferson hayata karşı kinlidir ancak Grant onun kapılarını açar. İnsani ilişkiler ve Amerika'da o dönemde yaşanan siyah-beyaz ayrımı ile ilgili çok güzel tasvirler içeren bu roman, mutlaka okunması gerekenlerden
Ölmeden Önce Son Ders
Ölmeden Önce Son DersErnest J. Gaines · Olimpos Yayınları · 201249 okunma
SARHOŞ GEMİ Ölü sularından iniyordum nehirlerin Baktım yedekçilerim iplerimi bırakmış; Cırlak kızılderililer, nişan atmak için Hepsini soyup alaca direklere çakmış. Bana ne tayfalardan; umurumda değildi
Reklam
Güzel ve emsalsiz bir kar tanesi değilsin. Herkes gibi sende o çürüyen organik maddeden yapılmasın. Hepimiz aynı pürenin parçasıyız. Kültürümüz hepimizi aynı yaptı. Artık kimse gerçek anlamda beyaz ya da siyah, zengin ya da yoksul değil. Hepimiz aynı şeyi istiyoruz. Teker teker, hiçbirimiz hiçbir şey değiliz.
...Ve benim tüm yaşamım boyunca yalnızca siyah karga görmüş olmam, dünyada beyaz karga olmadığı anlamına gelmez. Hem bir filozof, hem de bir bilim adamı için beyaz bir karganın varolabileceği olasılığını reddetmemek son derece önemlidir...
Şimdi siyah ile beyaz tek ve aynı kişilikte birleştiklerinde, ortaya tek ve aynı beynin eşzamanlı olarak bir şeyi bilmesinin ve ama bilmemesinin gerekmesi, beyaz olarak hareket ettiğinde daha bir dakika önce siyah tarafken istemiş ve amaçlamış olduğunu bir komutla bütünüyle unutmayı başarabilmesi gibi saçma bir durum ortaya çıkar. Bu tür bir çifte düşünme eylemi, bilincin mutlak anlamda bölünmesini, beynin işlevinin sanki mekanik bir aygıtmışçasına istendiği zaman açılıp kapatılabilmesini koşul kılar; demek ki satrançta insanın kendi kendisine karşı oynamak istemesi, kendi gölgesinin üzerinden atlamak istemesi gibi anlamsız bir zıtlık durumudur.
Sayfa 53 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Arkadaşlarımdan biri şimdi içeriye bir karga girse ne yapardın diye sordu ona şöyle bir cevap verdim: eğer o karga beyaz olsaydı ona NİÇİN geldiğini sorardım ama siyah kargalarda yapılacak bellidir nerden geldiğini sormak...
Reklam
sana giden yolların kavşağında bir adam direniyor izini bulmak için siliyor tan yerine akan alın terini ufkunda sapsarı umudun rengi mavi yitik, beyaz kızgın ve siyah arıyor sessizce kaybolan günlerini
224 syf.
7/10 puan verdi
Bir babanın oğlunun hayatını değiştirmeye çalışması ve bunu sinema yoluyla yapması..Sinema tarihiyle yeni yeni ilgilenmek istiyorsanız bu babanın yöntemini kullanabilirsiniz; Siyah beyaz filmler belki ilk anda itici gelebilir onun için araya son 10 yıllık dönemlerden yaratıcı filmleri serpiştirmek gerekir.
Film Kulübü
Film KulübüDavid Gilmour · Domingo Yayınevi · 2010165 okunma
Beyazın gelişi olaydır. Aniden çıkar açığa. Sökün eder. Karadeniz’in siyah dalgaları üzerinde birdenbire beliren köpüklü taçlar bembeyazdır. Kar aniden örter bütün çirkinlikleri. Işıklı bayırlar bir gecede donanır papatyayla. Mevlevi cübbesi siyahtır, beyaz tennure onun ardından bir anda açılır.
Ah ! Güzel İstanbul, çocukluk anılarımda kalan o saf dürüst, dingin, siyah-beyaz kent. Bakırköy'e doğru yol alırken, trenin penceresinden bakan çocuk gözlerime takılıp kalan; pencereleri sardunyalarla süslü ahşap Kumkapı evleri, bir beygirin çevirdiği dolapla sulanan yeşil yemyeşil Langa bostanları, ya da arsız İstanbul martılannın üzerinde uçuştuğu Yedikule'nin burçları...
Reklam
Hüzün
Gayet iyi biliyordu ki, hüzün denilen şey tıpkı siyah, dalgalı saçlarının arasına nasılsa yerleşivermiş beyaz bir saç teline benziyordu. Hüzün, kopardıkça çoğalıyor, çoğaldıkça arsızlaşıyordu.
Sayfa 30
Siyah ve beyazdan oluşan her iki ben de yarışa girişmeden edemiyordu ve her ikisi de yenmek, kazanmak için kendine göre bir hırsa, bir sabırsızlığa kapılıyordu; siyah olan ben, beyaz olan ben'in yapacağı her hamleyi heyecanla bekliyordu. Bir tanesi bir yanlış yapınca, öteki ben sevinçten havalara uçuyor ve aynı anda da kendi beceriksizliğine kızıyordu.
Çanta "Muhteşem bir hikaye" Genç yönetmen yeni filmi için yüzü düzgün, kamera karşısında rahat, düş gücü gelişkin bir kadın oyuncu arıyordu. Gazeteye ilan vererek adayları davet etmişti. Gün boyu peş peşe girdiği mülakatlardan yorgundu. O, kendine yeni bir kahve koyarken, sıradaki oyuncu adayını içeri aldılar. Alımlı genç kız, yüzünde
290 syf.
10/10 puan verdi
Orhan Erdem çevirisinde Arya yayıncılık kitabını kiralayarak okuduğum ve hoşuma gittiği için Sabahattin Eyüboğlu çevirisinde iş bankası yayınını aldığım neredeyse bütün rubailerini sevdiğim arada sırada bir iki rubai okuyarak okumayı bırakmayacağım bir kitap konu olarak genelde öbür tarafa hiçbir şeyin gitmediğini , cahil gösteriş dindarlarını yerden yere vurduğu , kader konusunda yaratana sitem içinde olduğu , şarabın yasaklanmasını anlam veremediği , şarabın ve sevgilinin verdiği keyif hiçbir şeyden vazgeçmeyeceği işleyen bir nevi halkın sesi. Yayın evlerine gelecek olursak iş bankasının dil bakımından daha iyi ama rubai fazla bakımından(Hesaplarıma göre 5-6 rubai fazla) ve tasarım bakımından(aryada 4 rubai alt alta yanında siyah beyaz resim var iş bankasında bir sayfada 2 rubai var ve alt kısmında bazen açıklama var okuduğum kadarıyla) iyi geldi.
Rubailer
RubailerÖmer Hayyam · Kabalcı Yayınevi · 201222,2bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.