22 Şubat 2018
İstanbul
Ahmed abime;
Mektubuma yeni başlamış gibi görünüyorum değil mi abi, ilk hitap edişimmiş, ilk cümleye başlayışımmış gibi. Yok ama. Sana mektup yazmayı dördüncü deneyişimdir bu. Sen nasıl yazıyordun ki acaba, canından çok sevdiğin Leylin'e? Hiç düzeltmeden içinden geldiği gibi mi, yoksa törpüleyerek mi? Ah, evet. Okudum
1992/1995 yıllarında Bosna da gerçekleşen Sırpların Boşnak Müslümanlarına uyguladıkları soykırımı anlatıyor. Ve bu soykırımı Suada’nın hayatından yola çıkarak anlatılıyor etkilenmemek ağlamamak elde değil bu kitabı lise zamanlarında okumuştum üstünden 5-6 yıl geçmesine rağmen hala aklımda etkisi devam ediyor birileri bana kitap öner dediklerinde ilk söylediğim kitaptır kendisi okunmasını ve okutulmasını öneririm bu yapılan vahşeti herkes bilsin herkes hissetsin.
Kitabın en etkileyici kısmı savaştaki insanların nelerle uğraştığı, kadınların tecavüze uğramaları, insanların canice öldürülmesi ve bunca acıyla nasıl uğraştıklarıdır. Okurken durup bunları sorguluyorsun bazen bazı satırlar ikinci kere üçüncü kere okunuyor insan insana bunları nasıl yapar diye sorguluyorsun kesinlikle uzun süre etkisinden çıkamayacağınız bir kitaptır çıkmayında bu vahşeti bu zalimliği unutmayın.
Suada karakterimizden bahsedecek olursak kızıl saçlı, iyi kalpli, inançlı, hayalperest, dinine bağlı ve çok güzel birisidir. Konservatuar okulunu kazanır ve orada biri Müslüman Boşnak genci diğeri ise Hıristiyan Sırp olan bu iki genç de Suada’ya aşık olmuştu birisi karşılık bulurken diğeri ise ‘’kalbimde iki kişi yok’’ cevabını almıştı. Ve ne acı ki Suada sadece aşık olduğu insanı seçtiği içinde ayrı bir insan dışı olaylar yaşamıştır.
…Savaş onu hayır dediği adamın ellerine esir bırakmıştır…
Kitapın ilk satırları; Hızla daldım nehirin sularına. Suyun berraklığında kayboldum adeta. Utanç verici günlerin lekesini bedenimden silip atmak istercesine başımı bir süre sudan çıkarmadımdır.
Cemal Süreya
Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa.
Şems-i Tebrizi
Düzenim bozulur,
Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
Romanlar dinlendiği yerdir okurun. Dinlenme dediysek keyif çatma manasında değil. Dünyanın yükünü bir kenara bırakıp uzaklaşma, içine çekilme, rahatsız olduğumuz ne varsa mola verme anlamında kullanıyoruz bu dinlenmeyi. Yeni bir sayfa açmak, önem verdiğimiz bir yazarın dünyasına tanıklık etmek, biraz da onun gözünden bakmak, onun gözüne bakmak.
İNCELEME DEĞİL YORUMLAMA;
Nerede kendini bilmez çocuklar
Bir sabah öylece çekip gittiler
Çınladı alkışlar kör sokaklarda
Yankısı kime kaldı
Deniz koydum adını
Herkes bilsin çok güzel bir kitap okudum…
Nasıl bir sevgidir bu nasıl dökülürsatırlara nasıl bir naifliktir sevginiz bu yeryüzüzüne.. Hayranlıkla her satırınızı yeryüzündeki gizli kalmış ve hala yaşadığına inandırdığınız gerçek sevgilere inanarak okdum kitabı...
Hüznüm ağır geldi gözlerime,nucûma,mâha öyle baş başa kaldık.Bende kitabın
Mümkün müdür, henüz hiç bir gerçek ve önemli, görülmemiş, bilinmemiş, söylenmemiş olsun? mümkün müdür, görmek, düşünmek ve yazmakla binlerce yıl geçmiş bulunsun ve binlerce yıl, tereyağlı bir dilim ekmekle bir elma yenen bir okul teneffüsü gibi kaybedilmiş olsun?
Evet, mümkündür.
DİKKAT DİKKAT!
Bu bir kitap incelemesinden ziyade kitabın içindeki bir şiirin incelemesidir. Çünkü bence sadece o şiiri kitabın tamamına bedeldi :)
Başlamadan önce bu etkinliği (#31053074) düzenlediği için
Ged'e teşekkür ediyor ve bu incelememi de ona armağan ediyorum. Ayrıca bu kitabı
Nasıl anlatsam,nerden başlasam...
"4 kez idam yedim,740 yıl hapis kestiler.48 yıl 38 ayrı cezaevinde hapis yattım.Ben Abdullah Dayıyım.Baba değilim!."
Şahin Bey'in sağ kolu olarak Antep savunmasında yer alan,sol elini ve ailesini kurban veren,kentte efsaneleşen Kilisli Savcılı aşiretinin Reisi Ali Ağa'nın hayatta olan tek evladı,tek
Kalbinde yangın olanlar bunun kıymetini bilsin. Çünkü onu karanlık dünyamıza bir fener yapmak mümkündür; aşığa yol gösteren bir fener. Ve kalbinin feneriyle ilerleyen birisi asla yanlış yola gitmez ...