''Yazdıkların şiir değilse kalsın”
…
“Aklınla yapayalnız baş başa
Nice alevli geceler geçtin”
…
“Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla”
Cahit Zarifoğlu
Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok
esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
_Hayat, sürprizlerle dolu bir kumardır ve hayatın ne olduğunu sadece kumarbazlar bilir.
_Eğer cesur değilsen samimi olamazsın, sevemezsin, güvenemezsin, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret gelir. Ve diğer her şey onu izler.
_Risk al. Belirsizlik deme; merak de. Güvencesizlik deme; özgürlük de. Bu güvencesizlik, hayatın
Siyonizm’in “Büyük İsrail” idealini kapsayan bu inanıştaki coğrafya, Tevrat Bab 15’te şöyle açıklanıyor: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları senin soyuna vereceğim!”
Netanyahu, "Yeşaya kehaneti’nin gerçekleşeceğini" söyledi. Netanyahu, Tahrif edilmiş Tevrat’ı işaret ettiği konuşmasında: “Artık tek bir amaç
BENİ KURAYZA GAZASI
(Kutsal Katliam)
Hicret’in 5. Senesi, Zilkade Ayı (Milâdî 627)
Benî Kurayza Yahudilerinin Peygamber Efendimiz (sav) le olan anlaşmalarına gö¬re, Hendek Muharebesi’nde düşman tarafından sarılan Medine’yi Müslü¬manlarla el ele vererek müdafaa etmeleri gerekiyordu.(1) Fakat bunu yapmadı¬lar. Üstelik anlaşma hükümlerini hiçe
_İttihat Terakki Cemiyeti_
_Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi…
_1889 devletin
*Bir çok farklı kitaptan oluşan bir kitaptır. Bir tek parça hâlinde yazılmamıştır. Talmut kitabı ise, İslam literatüründeki hadis veya siyer yerine geçer. Ben burada, toparlanmış olan, yani Talmut kitaplarını da içeren Tevrat'ı okuduğumu belirteyim. Tam 1640 sayfaydı. Üzerinde tek tek duracak olsak bu inceleme de bir 300 sayfa
Harun Reşid'e her sene Bizans'tan vergi olarak çok para ve mal gönderirlerdi. Bir sene, âlimlerle münazara etmek üzere ruhbanlar gönderdiler. Eğer, bizi yenerlerse, onlara vergi vermeye devam ederiz, yoksa vermeyiz, dediler. Dört yüz hıristiyan geldi. Halife, bütün âlimlerin Dicle nehri kıyısında bulunmalarını emretti.
Sonra Harun Reşid, Şafii'yi çağırdı ve: "Onlara sen cevap vereceksin" dedi. Dicle'nin kenarında toplandılar.
Şafii seccadeyi omzuna alıp, nehre doğru yürüdü. Seccadeyi suyun üzerine atıp, üzerinde oturdu ve: "Benimle münazara etmek isteyenler buraya gelsin" dedi. Bu hali görünce hepsi Müslüman oldular.
Bizans imparatoruna, gönderdiği adamların Şafi-i'nin elinde Müslüman oldukları haberi gidince, İmparator, "Allaha şükür ki, o adam buraya gelmedi. Eğer buraya gelseydi, buradakilerin hepsi Müslüman olurdu, kendi dinlerini bırakırlardı" dedi.
IRKÇILIK-TURANCILIK DAVASI DOLAYISIYLA
Bu kitap, 1944 yılında, İstanbul'da Bir Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nde görülen utanç yüklü bir davanın özeti gibidir.
Bazı vatansever kişiler, 1944 yılında suç işledikleri, suçlu oldukları için değil; Türk oldukları, Türkçülük idealine aşkla bağlandıkları için büyük zulümlerden, işkencelerden
Hilâfetçilere göre halife unvanlı bu hükümdar dünya yüzündeki üç yüz milyon Müslüman arasında adalet sağlayacak, umumun hukukunu gözetecek, güvenliklerini bozacak olayları önleyecek, Müslümanlara başka uluslardan gelebilecek saldırıların önüne geçecekti. İslâm topluluğunun durumunun iyileşmesini sağlamaya yarayacak uygarlık ve bayındırlık
Ebu Hanzala namlı Halis Bayuncuk, klasik bir Vehhabi Selefi'dir.
Katı bir tekfircidir. Kendisine tâbi olan bir avuç insanın dışındaki hiçbir Müslümanın muvahhid olmadığını, hepsinin müşrik olduğunu iddia edebilecek kadar ileri gitmiştir.
Önceleri Amerika ve İngiltere'nin yeni Frankeynştaynı olan Daeş terör örgütüne gönül vermiş, bolca methediyorken ve onlara "kardeşlerim" diye hitab ederken, sonra aralarında akide konusunda anlaşmazlıklar çıkması sebebiyle onlardan ayrıldığını söylemiştir.
Dün, mezhepsiz Şii'ler nasıl ki 60 ayrı mezhebe bölündüyse, bugünkü mezhepsiz neo Selefiler de 40 ayrı mezhebe bölünmüştür ve hepsi de birbirini tekfir ederler.
İmam Zahidi Kevseri'nin, "Mezhepsizlik, dinsizliğe köprüdür" sözünün ne kadar doğru bir tesbit olduğu bugün güneş gibi aşikar olmuştur.
Ülkemizdeki ilmi altyapısı olmayan heyecanlı gençleri Suriye'ye gitmeye teşvik ederek, Amerika ve İngiltere'ye Müslüman kanı döken yeni fikir köleleri devşirme gayretinde oldukları çok açıktır.
Her Vehhabi'de görülen, "Oy vermek şirktir", "Allah gökte oturur", "Kabir ziyareti şirktir", "Türk ordusu ve polisi müşriktir…" türünden hezeyanlarından bahsetmeye gerek duymuyorum.
Zira neo Selefilerin tüm bu zırvalarına yazılarım ve sohbetlerimle ayrı ayrı cevaplar vermiş idim zaten.
Sonuç olarak, ümmetin gençlerini bu tür proje adamların ağına düşmekten şiddetle sakındırıyorum.
Yakın geçmişte, yine bir proje adamı olan Fetö'den kılpayı kurtulmuşken, başka başka proje bataklıklarına düşülmemesi ümidiyle...
Lev Tolstoy
Henri Troyat, dünyada biyografi yazarlarının büyük ustası. Lev Tolstoy ile ilgili biyografisi. 2010’da ilk baskısı yapılan kitabı, İletişim yayınları yayımladı. Eser Fransız kültür Bakanlığı’nın katkıları ile yayımlanmıştır. Bin sahifelik bu azametli büyük