Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Yaşam, yaralardan kabuk oluştururken ruh, bu yara kabuklarından oluşan koleksiyonla nasıl baş edeceğini düşünür."
Sayfa 142Kitabı okudu
Mobbing Bank Diyor ki;
Türk Fırtınası Nereden bilebilirdim yaşamımın bir fırtına estirmeye ait bir görev olduğunu! Dokuz yaşında aldım ilk yaramı on iki Eylül sabahında! O yara büyüttü beni!
Reklam
Aile bir muamma, bir duygusal yumak ki çöz çözebilirsen. Hem böylesine sevgi ve şefkat dolu, hem bunca yara bere ve arıza. Aynı çatı altında bu kadar yakınken nasıl bu kadar uzak düşüyoruz? Ailenin bir ferdinin yüreğinde fırtınalar koparken, diğeri ne hisseder? Bir odanın kapısı kapandığı zaman, o kapının ardında anne çocuğunun ya da çocuk annenin ne yaşadığını biliyor mu?
Papa Eftim Fener Rum Patrikhanesinin İç Yüzünü Anlatıyor
1964 yılının Mayıs ayında "Akşam" gazetesine oldukça geniş bir mülakat veren Papa Eftim, Fener Patrikhanesi'nin çevirdiği entrikaları ve Türklük aleyhine faaliyetlerini kamuoyuna anlatmıştır. Fener Rum Patrikhanesi'nin halen Doğu Roma İmparatorluğu'nu kurma hayalinde olduğunu belirten Papa Eftim sözlerine şöyle
"Kendini nasıl bir şeyin içine soktuğunun farkında mısın Angelina?" diye sordu. Baldırındaki kılıftan bir bıçağa uzandı- ğında kocaman gözlerle izledim. Göğsüme doğru yönelttiği kocaman bıçağı takip ettim ve bıçağın hafif kıvrımlı ucunu gömleğimin ilk düğmesinin altına taktı. Pürüzsüz metal yüzeyinin üstünde kurumuş kana benze- yen
Sayfa 158
Sarayda şarbon hastalığı
Sultan Hamid'in hususi operatörlüğüne tâyinimden birkaç sene sonraydı. Bir gün Hünkârın en sevgili gözdesi hastalanmış. Ecnebi saray hekimlerinden biri bakmış: «Ehemmiyetsiz bir çıban, låpa koyunuz, geçer!» demiş! Ama, kadıncağız bu tedavi tarzıyle iyi olmamış. Üstelik sırtındaki yara büyüdükçe büyümüş… Padişahın vehmi, malüm… Hünkâr telâşa
Reklam
Yara koleksiyonu (muz)..
Sen gelememişsin üstesinden ben nasıl geleceğim? İyisi mi bu yara da koleksiyonumda dursun.
İthaki YayınlarıKitabı okudu
Nasıl bir yara insanı bu kadar uzağa savururdu ki?
Zeyd bin sabit radıyallahu anh şöyle diyor: Resulallah sallallahu aleyhi ve sellem Uhud günü beni Sa'd bin Er-Rebii'yi aramam için gönderdi. Bana şöyle dedi: "Eğer onu görürsen, ona selamımı söyle! ona de ki: Resulallah sana, kendini nasıl hissettiğini soruyor?" Zeyd dedi ki: öldürenlerin arasında dolaşmaya başladım. Onun yanına geldiğimde son nefesini vermek üzere olduğunu gördüm. üzerinden mızrak yarası kılıç ve ok darbesi olmak üzere 70 yara vardı. "Ey Sa'd! Rasulallah sallallahu ve sellem sana selam ediyor ve sana kendini nasıl hissettiğini bana haber ver diyor." dedim. Sa'd dedi ki selam Allah Resulü aleyhi sellamin üzerine olsun. ona de ki: "Ey Allah'ın resulü cennetin kokusunu duyuyorum." kavmim ensar'a da de ki: "Gözleriniz bakarken eğer peygamberimize bir zarar ulaşırsa, bu konuda Allah katında hiçbir mazeretiniz bulunmaz"!
Durdu Aybüke. Yine sessizce baktı karşısındaki adama. En son kim onu bu denli düşünmüştü? Zihninde bu soruya beliren hiçbir cevap yoktu. Ne bir anne ne bir baba ne de başka biri. Derin bir kalp kırıklığı ve terk edilip duran bedeninden başka hiçbir şey kalmamıştı ondan geriye. Çok küçükken bir yetimhanenin bahçesindeki ağaçtan düştüğünü hatırlıyordu. Anne kuşun, yavru kuşların nasıl beslendiğini görmek için çıkmıştı. Gözlerini açtığında en yüksekten yere çakılmıştı. Kanlar içindeki bedenini kucağına alıp başında ağlayan tek kişi ise Nurgül Öğretmen olmuştu. Gördüğü en son sevgi de birinin hayatında arkasında gözyaşı dökecek kadar kıymetli olduğunu hissettiği tek an da buydu. Yıllar öncesinde sevdiğini sandığı adamın yanına, eğitimler yüzünden yara bere içinde giderdi. Ama o hiç bakmazdı yaralarına. Bedenine bakardı sadece. Yaraları görmezden gelirdi. Kendi işini hallederdi. Açtığı yaraları bilmezdi. Ama Süleyman biliyordu. Süleyman sadece Aybüke'ye değil, yaralarına da bakıyordu. Süleyman farklı bakıyordu. Bunu en derininde hissettiği ilk anda buydu.
Sayfa 386Kitabı okudu
Reklam
"Nasıl kapanır bu kanayan yara? Nasıl anlatılır sana bu hâl?"
Yara
Ben şimdi bu acıyla nerelere giderim Hangi taşa vururum bu akılsız başımı Etimle budum ne benim bununla nasıl baş ederim Gözün aydın içim yanmıyor artık İçim öldü!
"Peki neden? Neden onunlayken böyle hissettin?" "Gözlerim yüzünden." "Gözlerin mi?" "Evet. Her zaman gözlerimin içine bakıyordu. Genelde çoğu kişi gözlerimin içine değil de sadece yara izime bakardı. Sonra da benimle göz göze gelmekten korkarlardı çünkü gördükleri şeyden hoşlanmadıklarını ya da gerçekten nasıl hissettiklerini anlamamı istemezlerdi. Ama Ryan? İstemediğim zamanlarda bile, her zaman gözlerimin içine bakıyordu. Bu yaptığının cesurca olduğunu düşünmüştüm. Onun cesur oldugunu düşünmüştüm ve bu bende de öyle olma isteği uyandırmıştı. Aslında biraz aptalca bir düşünceydi çünkü... yani, bana bir baksana. Kocamanım, korkutucuyum ve canavara benziyorum. Ve benden çok daha cesur olan bu küçük güzelin karşısında zayıf hissediyorum."
Sayfa 264 - RhodesKitabı okudu
gitmek mi istiyorsun? kanayacaksın, kapıdan çıkacak cesareti bulana kadar ve çıktığında küçüğüm, kalacaksın yaraların iyileşene kadar bu kısır döngü nefes aldığın sürece devam edecek zihninde ağlayacaksın, gözyaşlarını silemeyecek duruma gelene kadar kanayacaksın saçların örülemeyecek kadar kısalacak, dudakların öpülemeyecek kadar kuruyacak, kesilecek avuç içlerin ciğerlerin nefes alamayacak kadar sönecek yara bandı tutmayacak açık yaraların, neşter kesti iğne dikmeyecek ipler yeterince uzun değildir, bilirsin kavuşamazlar sevdiklerine bana nasıl bir kalp verdiğinin farkında değilsin, zehir pompalıyor zihnime ve bir kapı görmediğinde artık dört duvar arasında anlayacaksın, yalan söylediler küçüğüm, bize yalan söylediler bu dünya gerçek cehennemdi ve senin kolların cennetine hiç yetişemedi..
"Yüreğime dört vurgun yapan sensin." "Üç," diyerek düzelttim. "Üç vurgun." Bakışlarım göğsüne düştüğünde, gömleğinin altında duran yarasını merak etmeye başlamıştım. "Yaran nasıl oldu?" "Katilimsin," dedi. "Kalbimde parmak izin var. Nasıl olsun bu yara?" "Kalbinden vurmadım yalnız." "Ama vurmak istedin."
Sayfa 340
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.