Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
'' Dahi olup olmamaktan çok, hiçbir şeyin bir parçası olmak istemeyişim kaygılandırıyordu beni. Yurttaşlarımın hayvani dürtüleri ve enerjileri hayrete düşürüyordu beni; bir insanın bütün gün lastik değiştirmesi ya da dondurma kamyonu sürmesi ya da Meclis'e girmeye çalışması ya da bir insanın bağırsaklarını ameliyat ya da cinayet için deşmesi, benim anlayabileceğim bir şey değildi. Hala da değil. Bu yaşam sisteminden çaldığım her gün bir zaferdi benim için. Şarap içtim, parklarda uyudum ve açlık çektim. İntihar en büyük silahımdı. İntihar düşüncesi biraz huzur veriyordu bana; kafesin tamamen kapalı olmaması bana kafesin içinde kalmaya devam etmek için biraz cesaret veriyordu.''
72 syf.
·
Puan vermedi
Knut Hamsun'un Açlık kitabının arka kapağında ''gerçekten açlık çekmeyenler bu kitabı okumasın'' tarzında bir bölüm vardı. Acıyı gerçekten çeken anlıyor. Hayatının herhangi bir bölümünde mahrumiyet çeken insanlar, bu kitaptan daha büyük anlamlar çıkarıp, daha fazla istifade edecektir. Az sayfayla çok şey nasıl anlatılır? sorusuna cevap bulmak isteyen okurlar bu kitabı okusun.
Palto
PaltoNikolay Gogol · Tutku Yayınevi · 201737bin okunma
Reklam
408 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
“Açlık Oyunları” tarzında olan “Labirent” serisi dört kitaptan oluşuyor. Kitapla önce filmi aracılığı ile tanıştım. Tesadüfen filmin 10-15 dakikasını izledim ve kitaptan uyarlama olduğunu öğrendim. Konusu beni o kadar cezp etti ki -devasal bir taş duvar ardına hapsedilmiş bir gurup genç- hemen ertesi gün büyük bir merakla kitabı okumaya başladım ve birkaç gün içinde bitirdim. Ancak 2. Kitapta olayların çok peş peşe ve yoğun olması beni yordu. İlki kadar keyif alamamama rağmen seriyi tamamlama takıntımdan dolayı üçüncü kitabı da okudum ve zor bitirdim. İlk kitabın ardından konu bambaşka yönlere doğru gitmeye başladı ve sıkıldım açıkçası. Son kitabı okumayı düşünmüyorum. Aksiyon seven okurların zevkle okuyacağı bir seri. Bu arada filmin devamını halȃ okumadım.
Labirent: Ölümcül Kaçış
Labirent: Ölümcül KaçışJames Dashner · Pegasus Yayınları · 20149,9bin okunma
“Ben, imanı yargı korkusu, duası da secde etmek olanlardan değilim. Nasıl mı dua ederim? Güle bakarım, yıldızlara bakarım, yaratılışın güzelliğine hayran kalırım. Yaradan'ın en büyük, en güzel eseri olan insana, bilgiye açlık duyan beynine, sevgiye susamış olan yüreğine, duyularına, uyanışmış ya da doyuma ulaşmış tüm duyularına hayranlık duyarım.”
Avlunun ortasındaki restoran –salt yemek yiyenler yapıyı, pencerelerini, kuleyi görebilsinler de bulundukları yerin tarihselliğini duyumsayabilsinler diye- akvaryum gibi, tabandan tavana geniş, büyük camlarla çevrili. İftar biteli iki saat oluyor. Müslümanların “versace” giyen, dolar milyoneri, “Mercedes”li kesimi, oruçlarını seksen yıl boyunca yüzlerce insanın asıldığı bu avluda, tam darağaçlarının kurulduğu yere kondurulan bu “restoran”da açarken, Cumhuriyet dönemimin ilk açlık direnişinin yetmiş yıl önce tam burada gerçekleştiğini biliyorlar mıydı, diye düşünürken; kulağımı tırmalayan keskin fren sesi, sertçe açılıp kapanan kapılar; yanımdan hızla geçip avluya fırlayan kovboy kıyafetli adamlar, restorana şöyle bir göz atıp, yine fırtına gibi yanımdan geçerek otelin girişine seğirtiyor.
Okuduğunuz eser sizi fikren yükseltir, içinizi iyi ve mert duygularla doldurursa, onun hakkında karar vermek için bu duygu yeterlidir. Alexander Pope Asıl iktidarın kitapta olduğunu gördükten sonra, hükümdarlar da kaleme sarılıp kitap yazmaya başladılar. Alfred de Vigny Kitaplar benim sevgili dostlarım, gerçek yol gösterenlerimdir; çünkü iki
Reklam
Böyle olaylarda yorum yapmak veya fikrimi paylaşmayı aslında sevmiyorum. Çünkü hepimizin yaptığı anlık başıma veya çevreme gelirse ne yaparım. Benim başıma gelse nasıl hissederim duyguların yansıması. Onun en güzel kanıtı yaşanan diğer olaylar ve dünyada sürekli olan toplu veya bireysel vahşiliğin hayatta normal bir şey olarak kabul görmesi.
639 syf.
8/10 puan verdi
Cilt I Nikita Kruşçev Nikita Sergeyeviç Hruşçov, doğru okunuşu Hruşçyov olan soyadı, Türkiye'de genellikle İngilizce Khrushchev yazımındaki gibi Kruşçev olarak telaffuz edilir. Stalin’ in ölümünden sonra 1953-1964 yılları arasında 11 yıl süre ile Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri olarak görev yapmıştır. Anılarını iktidardan
Kruşçev' in Anıları I-II
Kruşçev' in Anıları I-IIEdward Crankshaw · Milliyet Yayınları · 19715 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Bir fakir ne denli zarif olabilir, bir zarif ne denli aç kalabilir, bir kitap bir okuru nasıl parçalayabilir? Açlığın bile ne kadar namuslu ve gururlu yaşanabileceğinin her ne olursa olsun umudunu yitirmemenin güzel kurgusu. Bahsedilen açlık öyle bir açlık ki; kahramanın parmaklarını ısırıp kanıyla midesini yatıştırmaya talaş yiyerek ayakta kalmaya yeleğinin düğmelerini satıp ekmek almaya giden bir süreci anlatır. Yine de tüm bu sıkıntıların amacı yazmaktır. Namusuyla yazmak.Yoksa üç günlük açlığınızla bakkala gidip size uzatılan ekmek yerine ille de mum istemek başka türlü açıklanamazdı. Sefaletin anlatılış şekline hayran olmamak elde değil. Yazarın sefalet ve açlığı bu denli anlatabildiği ve "diğer" lerinin yaşamlarını yüreğinde hissederek kaleme aldığına şahit olmaktan mutluluk duyacaksınız bu kitabı okurken. Hamsun'un kalemindeki ustalığı hissedeceğiniz oldukça farklı ve başarılı bulduğum bir eser. Tasvirleri ile betimlemeleri ile bu kitap çok büyük bir övgüyü sonuna kadar hak ediyor. Hayatınız herhangi bir döneminde parasız ve aç kalmışsanız kitabı çok iyi anlarsınız. Parasızlık ve açlık bu kadar iyi anlatılamaz. Kesinlikle tavsiye ediyorum. Kısa, akıcı, duygusal, sürükleyici...
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,9bin okunma
Mersinli Er Emin ÇÖL '' 1914 Ağustos'unda Adana'nın genel yerlerine büyükçe kağıtlar asıldı.Kağıtta büyük harflerle ' SEFERBERLİK VAR ASKER OLANLAR SİLAH ALTINA ' diye yazıyordu. Halk öbek öbek toplanmıştı. Biri ' Ben cepheden döneli daha 15 gün oldu 5 de çocuğum var ' dedi. Biz Mersinli 4 arkadaş Çanakkale'de 48. Alay'a verilmiştik. Çantaları toplayıp vagonlara doluştuk. Bizim Mehmetçikler de avaz avaz ayrılık türküsü söylüyorlardı. Çantalarımızda bayat ekmekle birlikte çarık iğnesi , kösele , örs , çekiç ve kerpeten vardı. Niye biliyor musunuz ; Çünkü Mehmetçiğin babasından dedesinden öğrendiği iki amansız düşmanı vardı : Açlık ve Ayakkabısızlık...
Reklam
"Ve yazar olmak istiyorsunuz öyle mi ? Böyle bir savaş bu Yaratmak öldürür Çoğu delirir, Kimi yolu kaybeder Devam edemez Azdır yaşlılığı görenlerin sayısı Azdır para kazananların sayısı Kimi açlık çeker ( Vallejo örneğin) Böyle bir savaş bu Zaiyat büyük Pekala,tamam Yapın Ama kör tarafınızdan Kum torbasını kafanıza yediğinizde Bana gelmeyin pişmanlığınızla Şimdi küvette bir sigara İçecek Sonra da Uyuyacağım."
Heranuş, o yıl üçüncü sınıfı da başarıyla bitirmişti. Çok çabuk öğrenen ve sorumluluk sahibi bir çocuk olduğundan ev işlerinde annesine yardım etmekle kalmıyor kardeşleri ile ilgileniyor, onlarla oyunlar oynuyor, okulda öğrendiklerini onlarada öğretmeye çalışıyordu. Havaların ısındığı ekinlerin büyüdüğü günlerden bir gün köylerini jandarmalar
Sayfa 44 - MetisKitabı okudu
PİRAYE İÇİN YAZILMIŞ : SAAT 21-22 ŞİİRLERİ Ne güzel şey hatırlamak seni : ölüm ve zafer haberleri içinden, hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken...
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.